"kutsama" - Translation from Turkish to Arabic

    • مباركة
        
    • نعمة
        
    • البركات
        
    • المُهداه
        
    Haham, dikiş makinesi için bir kutsama var mı? Open Subtitles هل هناك مباركة لماكينة الخياطة أيها الحاخام؟
    İçimizde, kanın kutsama olduğunu, sevginin de nefret olduğunu söyleyen bir hain var. Open Subtitles هناك أفعى بحديقتنا، الشخص الذي يقول أن الدماء مباركة والكراهية حب،
    Belki de geleneksel bir kutsama istenmeyen ruhları kovabilir. Open Subtitles ربّما نجري تعويذة مباركة تقليديّة لطرد الأرواح الغير مرغوبة
    Son üç yıldır adet gördüğünü sanmıyorum ki... bence bu insan nesli için kutsama. Open Subtitles لا أعتقد أنها جاءتها العادة منذ ثلاث سنوات أعتقد أن هذا نعمة لجيناتها ..
    -Bu bir kutsama ayni zamanda bir lanet. -Genelde yalniz olacaksin ve, yanlis anlasilacaksin. Open Subtitles وهذه نعمة ونقمة في آنٍ غالباً ما ستكونين وحيدة وغير مفهومة
    Bugün bisiklet kutsama günü. Open Subtitles " اليوم هو يوم " البركات والدراجات
    Haiti'de, bir çocuğa " grande bénédiction" denir, harika bir kutsama. Open Subtitles في هايتى كنا نسمى الطفل بالـ الرحمه المُهداه
    Özel kutsama ayinlerini cemaatiyle paylaşan papaz bu mu? Open Subtitles هل هذا هو القديس الذي منح جماعته المتدينة مباركة خاصة ؟
    Sinyal sesinden sonra mesaj bırakın, ama geveleyecekseniz, boş verin, çünkü bir ses sadece bir kutsama değil, aynı zamanda bir seçimdir. Open Subtitles اتركوا رساله عقب سماع الصفارة ،لكن لكن لا تفعلوا إذا كنت ستهمهمون لأن الصوت ليس فقط مباركة انه اختيار ،
    Çar için özel bir kutsama var mı? Open Subtitles هل هناك مباركة ملائمة للقيصر؟
    Sade bir kutsama, Daniel ama önemi büyük. Open Subtitles إنّها مباركة بسيطة يا (دانييل) ولكنّها مباركة مهمّة
    - Bu bir çeşit kutsama. - Evet, öyle. Open Subtitles هو عبارة عن مباركة
    Peder Mike liderlerin kendilerini kesip tarikat üyelerini kanla işaretlediklerini söylemişti, kutsama gibi yani. Open Subtitles الأب (مايك) قال أن القواد يجرحون أنفسهم وبعدها يضعون علامة على أتباعهم وكأنها مباركة
    Çar için kutsama mı? Open Subtitles مباركة للقيصر؟
    Harika bir ses, sadece bir kutsama değil, aynı zamanda bir seçimdir. Open Subtitles أتعرفون , الصوت العظيم ليس مجرد نعمة , انه اختيار أيضاً
    Ameliyat yaptırmayı seçmek yerine, sağırlığın yetersizlik değil bir kutsama olduğunu görebilmeliyiz. Open Subtitles الذين يعتبرون الصمم، بالمناسبة، نعمة وليس إعاقة، بدل اختيار الجراحة.
    Ben - bunu kutlamayı seviyorum, ... bilirsin... her yerdeki kadınlara bunun bir lanet değil , kutsama olduğunu göstermek için. Open Subtitles انا... أحب الإحتفال بذلك، كي... أُري الناس بأن تلك نعمة وليست نقمة
    Bir kutsama olarak gönderildin. Open Subtitles أنت نعمة أرسِلت إلينا
    Bu bir kutsama, genç yaşta ölüyor. Open Subtitles موته صغيراً نعمة
    Bisiklet kutsama. Tabii ya. Open Subtitles البركات والدراجات " أجل "
    Gördün mü, harika kutsama. Oğluna mı hamileydi? Open Subtitles إترين إنه الرحمه المُهداه

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more