"leğen" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحوض
        
    • حوض
        
    • الحوضي
        
    • للحوض
        
    • الورك
        
    • إناءاً
        
    • وكسور
        
    • وعاء غسيل
        
    • مغروز
        
    • حوضك
        
    • حوضه
        
    • حوضها
        
    • حوضي
        
    Evet, leğen kemiğinin küçük bir parçası ve birkaç azı dişi bulabildiler. Open Subtitles أجل, حصلوا فقط على بضعة كسور قليلة من تجويف الحوض وبعض الضروس
    Göğüs kaburgaları şekline göre yaşı 35 ile 39 arasında ve bu leğen girişi bize kadının hiç doğum yapmadığını gösteriyor. Open Subtitles إن محيط شكل الأضلاع القصية يضع عمرها بين 35 و الـ39 سنة, و عظم الحوض هذا لإمرأة لم تلد في حياتها
    Sol dirsekte yaralanma, leğen kemiğinde 10 santimlik yara var. Open Subtitles تمزق في الكوع الايسر تمزق ب 10 سنتميترات فوق الحوض
    Erkeklerin leğen kemiği kelebek şeklindedir. Open Subtitles تجويف الحوض الذكري يشبه الفراشة حوض الأنثي أوسع و لديها
    leğen kemiği osteon miktarını doğruluyor. 30 ila 34 yaşları arasında. Open Subtitles العظم الحوضي يؤكد حساب الأوستيون عمره ما بين 30 و34 عاماً
    Eğer Sanjay spesyalini gördüyseniz leğen kemiğime sıkıştırdıkları devasa vidaları da görmüşsünüzdür. TED وان شاهدتم فلم سانجاي سوف ترون البراغي كيف تم حفرها داخل عظم الحوض
    Bacakları ve leğen kemiği doğuştan bozuktu. TED لقد ولدت بعيب خلقي على مستوى القوائم الخلفية و الحوض.
    Ama leğen kemiğinin iki tarafında da kırıklar yaratamayacak kadar esnek. Open Subtitles كسـور كاملة في عظـام الحوض من كلا الجانبين
    Yüzbaşı Schilz'in leğen kemiği ve bel omurlarında ince kırıklar buldum. Open Subtitles لقـد وجدت كسـور طفيفة على منطقة الحوض وعموده الفقري في جثة الملازم شيلز
    Erkeklerin leğen kemiği daha dar olur ve alt tarafındaki açıklık oval değil kalp şeklindedir. Open Subtitles منطقة الحوض فى الذكر اكثر ضيقا و الاسفل على شكل قلب، بدلا من الشكل البيضاوى
    Posta çantasını bunca yıldır hep sağ omzumda taşıdığım için leğen kemiğimde dengesizlik oluştuğunu söylüyorlar ama ben onların dediklerine katılmıyorum. Open Subtitles يقولون بإنه عدم اتزان في الحوض بسبب حمل أكياس البريد على كتفي الأيمن طوال هذه الفترة لكنّي لا أتفق معهم
    Dr. Brennan röntgenlerden birinde leğen kemiğine yakın iki tane siyah küme görünüyor. Open Subtitles إحدى صور الأشعة تظهر وجود كتلتين سوداوتين قرب تجويف الحوض
    Ayrıca, leğen kemiğindeki oyukluk kurbanın beş ila sekiz yıl önce doğum yaptığını gösteriyor. Open Subtitles أيضاً, إن التمددات باتجاه الحوض تظهر بأن الضحية كانت قد أنجبت طفلاً منذ 5 إلى 8 سنوات مضت
    Geleneksel olarak, temizleme işlemi için bir leğen kullanılırdı ancak hijyenik nedenlerden ötürü günümüzde, vücudu silmek için steril bezler kullanıyoruz. Open Subtitles حسب التقاليد، فإن حوض الإستحمام كان يستخدم في التطهير ..ولكن لأسباب صحية ..فإننا نستخدم اليوم أقمشة معقمة
    Doğmaya hazır olduğunuz sırada başınız artık annenizin leğen bölgesiyle nerdeyse aynı boya gelmişti. Open Subtitles حين تصبح مستعداً لولادتك، يكون رأسك قد نمى ليقارب حجم حوض والدتك.
    Kadınların leğen kemikleri daha geniş bence. Open Subtitles اعتقد الاناث لديهن عظام حوض اوسع احبك عزيزتي الغالية
    leğen kemiğine bakarak kurbanın kadın olduğunu söyleyebiliriz yirmilerin sonlarında, otuzların başlarında. Open Subtitles بالنظر للحوض إن الضحية إنثى في أواخر الـ20 و أوائل الـ30
    leğen kemiğin doğum kanalını genişletmek için yer değiştirmeye başlamış bile. Open Subtitles الجزء العلوي من الورك منذ الآن بدأ بالتوسع بسبب الجنين
    Ayaklarım ağrıyor. Ilık su dolu bir leğen ve tuz istiyorum. Open Subtitles أقدامي متورمه لهذا أريد إناءاً به ماء دافئ و ملح
    Dalağı yırtılmış, leğen kemiği kırılmış, femur ve humerusunda da çoklu kırıklar mevcut. Open Subtitles لديه تمزّق بالطحال وكسور دورانيّة بالحوض وكسور مضاعفة بعظام الفخذ والعضد
    Yatağın yanında leğen bulunmasının sebebi bu mu? Open Subtitles ألهذا السبب كان هناك وعاء غسيل بجوار الفراش؟
    leğen kemiğinin, üst ön kısmındaki çıkıntıda bir şey var. Open Subtitles شيء مغروز في الشوكة الحرقفية الأمامية العلوية
    Bir milyon yaşındasın ve o arabadan düşüp leğen kemiğini kırdın. Open Subtitles انت بعمر مليون سنة و قد كسرتي حوضك عندما سقطتي من سقف السيارة.
    Ayak bileklerinin ikisi de kırılmış. leğen kemiği de kırılmış gibi duruyor. Open Subtitles وكسر في الكاحلين ، كما ان حوضه ايضا مكسور
    Hayır, leğen kemiğini öylece açmana izin veremem. Open Subtitles لا ، لايمكنني ترككَ تقطع لتفتحَ حوضها هكذا
    Doktor diyor ki, yakında leğen kemiğim daha güçlü ve her zamankinden daha güzel olacakmış. Open Subtitles الطبيب يقول أنه قريبا حوضي سيكون أقوى وأجمل من ذي قبل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more