"listesini" - Translation from Turkish to Arabic

    • القائمة
        
    • بقائمة
        
    • قائمه
        
    • قوائم
        
    • قائمة بأسماء
        
    • قائمة بكل
        
    • على قائمة
        
    • أسماء
        
    • لقائمة
        
    • قائمةً
        
    • لائحة بأسماء
        
    • قائمة بجميع
        
    • وقائمة
        
    • القائمه
        
    • لائحة بكل
        
    Ölmeden önce görmen gereken süper yerlerin bir listesini yaparsan Universal İthalat bu listenin ilk sırasında yer alır. Open Subtitles إذا كنت ستضع لائحة بالأماكن الرائعة تماما لزيارتها قبل موتك فإن مبنى الصادرات العالمية سيكون على رأس تلك القائمة.
    Gün be gün, raporları okudukça, ...verilen kayıpların listesini çıkarırken hissettiği çaresizlik duygusu. Open Subtitles يوماَ بعد يوم يقرأ التقارير بكلف بقائمة الضحايا يشعر بالعجز لفعل أي شيء
    Senden gelen yolcuların ve havaalanı çalışanlarının listesini ev adreslerini telefon numaralarını istiyorum. Open Subtitles كل ما اريده منك قائمه بامسافرين اساميهم عناوينهم ارقام التليفون, هذه تفي بالغرض
    İş bulma merkezine gitmiş iş listesini kontrol etmek için. Open Subtitles توقعتُ أنّه ذهب إلى مركز المِهن للنظر في قوائم الوظائف.
    - Peki bize o zamanlarda burada bulunan cerrahların listesini verebilir misiniz? Bunun için sizi kovamazlar, değil mi? Open Subtitles وأنت يمكنك إعطاؤنا قائمة بأسماء الجراحين الذين كانوا هنا خلال تلك المدة أعني لن تطردي من عملك لأجل ذلك
    150 Km çapı içindeki olası bütün bölgelerin listesini çıkaracağım. Open Subtitles أنا سأكتب قائمة بكل المواقع المحتملة فى غضون 100 ميلا
    Vericilerin listesini alan ki si, BOPRA bilgisayarlarına girmiş olmalı. Open Subtitles الشخص الذي حصل على قائمة المتبرعين اخترق كمبيوتر خدمة المجتمع
    Herkes, diğerlerinin sevdiğini söylediği, sonra kendilerinin de okuyup sevdiği bu senaryoların listesini paylaşıyordu. TED الجميع كان يشارك هذه القائمة من النصوص التي قال الجميع أنها تحب يقرأهم ثم يحبهم أنفسهم
    Annelerinin listesini sana vermemi istediler. Teşekkür ederim. Open Subtitles طلبوا مني أن أقدم لك هذه القائمة من أمهم
    Bayan Lemmon, önerilen sanatçılar listesini yollar mısın? Open Subtitles الآنسة ليمون، سَتُرسلُ في القائمة المُقتَرَحة للتسالي.
    Şey, sadece merak ediyordum, madam, acaba bütün o Bay Brady'nin hayranları, film üzerine yazdıklarını okuyan şu insanlar, onu aradıklarında, telefonların listesini tutar mısınız? Open Subtitles حسناً كنت أتسائل كل هؤلاء المعجبين للسيد الذين يقرأون رواياته ويشاهدون أفلامه حين يتصلون به هل تحتفظون بقائمة سجلات ؟
    İstersen tüm kız arkadaşlarımın listesini faksla gönderebilirim... Open Subtitles إذا تريدي يُمْكِنُني أَنْ أُرسلَ إليك بقائمة صديقاتِي.
    Evet, ayrıca ihtiyacı olan şeylerin listesini sana yollarım, çünkü oldukça titizdir. Open Subtitles نعم، اتعلم ماذا سأرسل لك قائمه بالاشياء التي يحتاجها لانه محدد جدا
    Kusura bakma. Bu davetli listesini 100'ün altına çekmem lazım. Open Subtitles أسفه , يجب على ان أجعل قائمه الضيوف تحت مائه
    Yemek listesini koyacağın yer burası, öyle değil mi? Open Subtitles هنا حيث يجب أن تضع قوائم الطعام، أليس كذلك؟
    Ben sonra bu pezevenklerin listesini yaptım ve bunları tek tek öldürmeye başladım. Open Subtitles بعد ذلك قمت بعمل قائمة بأسماء هؤلاء القوادين وبدأت بقتلهم الواحد تلو الآخر
    Mümkün olan tüm dikdörtgenlerin ve alanların bir listesini çıkaralım. TED لنعمل قائمة بكل الأشكال المستطيلة الممكن عملها مع مساحاتها.
    Daha fazla kişi davet edebilmem için e-posta listesini verip veremeyeceğini soracağım. Open Subtitles لأرى إن كنت أستطيع الحصول على قائمة إتصاله لأدعوا أناسً أكثر للحفله
    Bugün burada tedavi gören herkesin listesini çıkar. Herkesin. Open Subtitles إحصلى على كل أسماء المصابين الذين دخلو المستشفى اليوم.
    Orada uzanıp otobüs beklerken insanların nasıl kaybolacağının bir listesini çıkardım. Open Subtitles عندما كنتُ مستلقي هناك أنتظر الحافلة كان لدي الوقت وذهبت لقائمة
    Eski usulle yapmamız gerekebilir. Dava numaralarının bir listesini al. Open Subtitles ربما علي فعلها بالطريقة القديمة آخذ قائمةً من أرقام الأجندة
    Bu bir talep değil. Mangasındakilerin listesini istiyorum. Open Subtitles هذا ليس طلباً أريد لائحة بأسماء الرجال في وحدته
    Polise o gece kütüphanede bulunan herkesin listesini verdiniz mi? Evet. Open Subtitles قدّتم للشرطة قائمة بجميع من كان في مكتبة في تلك الليلة؟
    Çünkü Chris arkasına ders programı ve korktuğu şeylerin bir listesini yapmış. Open Subtitles لأن كريس تعبث بها وكتب على ظهر الصورة جدوله الدراسي وقائمة بمخاوفه
    Mercan Denizi'ne doğru yol aldığını sanılan gemilerin listesini ver bana. Open Subtitles ساخذ تلك القائمه بالسفن اليابانيه التى تشعر بانها متوجهه الى بحر الكورال
    Bu yıl ayı avı izni için başvuran avcıların listesini çıkarabilirim. Open Subtitles يمكنني جلب لائحة بكل صياد مرخص له بأدوات صيد الدببه هذا العام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more