| Maaşlar öğleyin alınacakmış. | Open Subtitles | حسنا , الرواتب محددة الموعد لكييتمنقلهافيفترة الظهيرة. |
| Maaşlar teslim alındı ve ödendi. | Open Subtitles | كلا، كلا، كلا، إنّ الرواتب وصلت ولقد دُفِعَت |
| Maaşlar kesattı, herkes işini birden kaybetmeye başladı Wall Street'in trilyonları vardı ve herkes onlarla dalga geçiyordu. | Open Subtitles | كانت الرواتب راكدة, والوظائف تختفي, وال ستريت حصل على تريليونات الدولارات, وكان الجميع يضحك عليهم. |
| Çünkü burada adam gibi bir iş yok. Maaşlar desen, iki-üç kuruş. | Open Subtitles | لأنه لا يوجد أعمال لائقة هنا، الأجور لا يمكن ان تناسب المتسولين. |
| Çalışma saatleri artarken Maaşlar düşüyor. | Open Subtitles | أجورهم أنخفضت للحد الأدنى بشكل قسري في حين أن ساعات العمل تزداد |
| Bankada ödenecek Maaşlar için yeterince para var. | Open Subtitles | ثمة الكثير من الرواتب ومعاشات المتقاعدين في البنك. |
| Maaşlar o kadar yüksek ki, çalmaktan yorulacağız. | Open Subtitles | الرواتب عالية جداً و قابلة للسرقة |
| Maaşlar ve sigortalarla uğraşıyorsun aileleri mutlu ediyorsun, gençlere yol gösteriyorsun herkesi besliyorsun. | Open Subtitles | أعني، مع الرواتب المخيم والتأمين للتعامل معها. حفظ الآباء سعيدة، والإشراف على الموظفين الصغار. - حفظ الجميع تغذية. |
| Maaşlar aylarca ödenmedi. | Open Subtitles | وعجزت الدولة عن سداد الرواتب لأشهر |
| Denizdeyken dağıtılacak Maaşlar. | Open Subtitles | جدول الرواتب أثناء وجودهم في البحر. |
| Güvenin bana, Maaşlar yolda. Ufak bir gecikme yaşandı o kadar. | Open Subtitles | صدّقوني، الرواتب في الطريق، مجرّد تأخير |
| Maaşlar, Bay Gatewood. | Open Subtitles | هـا هي قـائمة الرواتب يـا سيّد (غايتوود) |
| Maaşlar, erzak, yemekler. | Open Subtitles | الرواتب ، اللوازم ، الطعام |
| Merak etmeyin, bütün Maaşlar ve iş taahhütleri yerine getirilecektir. | Open Subtitles | و لا تقلقوا جميعُ الرواتب |
| - Maaşlar tarihinden önce dağıtılmaz. | Open Subtitles | الرواتب لا أصدارها سيتأخر |
| Paketlerin içinde iyi Maaşlar, koşullu nakitler ve 4 yıl sonra hak kazanabileceğimiz Hooli stokları var. | Open Subtitles | و عروضنا تشمل الرواتب و الحوافز أسهم في (هولي), التي تُفعّل بعد أربع سنوات من العمل هناك |
| RAND, TESİSİ KAPATIYOR Maaşlar KESİLMEYECEK | Open Subtitles | "راند) يغلق المعمل)، العمال على قائمة الرواتب" |
| Bu işte çalışanların köle olmadığı anlamına gelen adil Maaşlar olduğunu var sayar ve mali desteği hesaplamadan çıkarırsak harita buna dönüşür. | TED | إن افترضنا أن الأجور المعطاة عادلة، أي أنها ليست عمالة رق، وحذفنا المعونات الحكومية من حساباتنا، فستصبح الخريطة هكذا. |
| Maaşlar arttığında yine fakirlerin ve işçi sınıfının sırtından bir yük kalkar. | TED | بينما تزيد الأجور هذا أيضاً يرفع العبء عن الفقراء والطبقة العاملة |
| Maaşlar yükselir, sonra da enflasyon yükselir. | Open Subtitles | يعني انه يجب ان ترفع الأجور لتوظيفهم يعني أن التضخم يرتفع، فهمت؟ |
| Sen ortada öylece duruyorsun, maaşlarını ödüyorsun ki bu Maaşlar da Roma'dan geliyor. | Open Subtitles | أنت تجلس في المنتصف تقوم بإيصال أجورهم إليهم والتي تصدر من خزانة (روما) |
| Sen ortada öylece duruyorsun, maaşlarını ödüyorsun ki bu Maaşlar da Roma'dan geliyor. | Open Subtitles | أنت تجلس في المنتصف تقوم بإيصال أجورهم إليهم والتي تصدر من خزانة (روما) |