Biri bana her meleğin eşsiz olduğunu hatırlatmıştı ve bunu senin yaptığını anladım. | Open Subtitles | شخص ما ذكـَّـرنى بأن كل ملاك فريد فى نوعه وكنت أعرف أنه أنتِ |
O zaman sana kendini adamış bir koruyucu meleğin olmalı. | Open Subtitles | حسناً، لا بدّ أن لديك ملاك حارس متخصص بالاهتمام بك |
"Simone, genç Jane Fonda'nın sesine Sophia Loren'in vücuduna Grace Kelly'nin zerafetine ve Audrey Hepburn ve bir meleğin yüzünün karışımı gibi bir yüze sahip." | Open Subtitles | سيمون تملك صوت جين فوندا وجسد صوفيا لورين وسمو جريس كالى ووجة اودري هيبرن مثل الملاك |
Bayan Harmony, bu küçük meleğin tek ailesi biziz. | Open Subtitles | سيدة هارموني، نحن كل العائلة التي يمكن أن يحتاجها هذا الملاك الصغير |
meleğin sana geri döndü. ...ve seni bir daha asla terk etmeyeceğim. | Open Subtitles | إن ملاكك عاد إليك. إن ملاكك عاد إليك، ولن أغادرك ثانيًا أبدًا. |
Bir meleğin diliyle konuşsanız bile, merhamet yoksa, pirinç bir heykel kadar sesiniz çıkar. | Open Subtitles | حتى لو تكلمتم بلسان الملائكة ولم تكنوا لي المحبة فما انتم سوى نحاس يرن |
Arkadaşlarım tek bacaklı bir meleğin sesine sahip olduğumu söyler... | Open Subtitles | أصدقائي يقولوا بأن صوتي مثل صوت ملاك لديها ساق واحدةً |
Bir askerin cesaretine, bir meleğin idrakine sahip olarak doğuyorsun, ama bunlar bir halta yaramıyor. | Open Subtitles | عندما تولدين رجلاً وتملكين شجاعة جندي, وفهم ملاك |
Bir meleğin tüm varlığını bir arada, tutan esas şey ne olabilir? | Open Subtitles | ما هو الشي الوحيد الضروري لأي ملاك ؟ الشيء الذي يمسك كل وجوده ببعضه ؟ |
Özellikle de, kıskançlığın hiç de hoş durmadığını düşünürsek Bir meleğin üzerinde, yani. Günah işlediğimi mi kastettin? | Open Subtitles | خاصة إذا وضعنا في الاعتبار أن صفة الحسد ليست من الصفات التي يجب أن تتواجد في ملاك |
Sahip olabileceğin hiçbir kristal küre, bir meleğin şarkısı kadar güzel olamaz. | Open Subtitles | مامن جرم صغير تنظرين اليه الا بدا مثل ملاك يغنّي؟ هذا الإنسجام في الأرواح الخالدة |
Muhtemelen bir meleğin kanadıdır, odundan yapılmış, tıpkı Kont'un söylediği gibi. | Open Subtitles | ربما يكون جناح ملاك مصنوع من الخشب مثلما قال الكونت |
Bayan Harmony, bu küçük meleğin ihtiyaç duyabileceği tek aile biziz. | Open Subtitles | سيدة هارموني، نحن كل العائلة التي يمكن أن يحتاجها هذا الملاك الصغير |
Yürüdükçe biz, kalabalığın ve gürültünün ortasından meleğin sessizliğiydi başımızı derde sokan. | Open Subtitles | ونحن نمضي وسط الزحام والضجيج والحشود. هزنا صمت الملاك. |
Bir meleğin bu kadar sert olması doğru mu acaba? | Open Subtitles | هل من الجيد أن يكون الملاك بهذه الدرجة من العنف ؟ |
Ben meleğin anlamı üzerine kafa yorarken senin tellerle ilgilenmen hoşuma gidiyor. | Open Subtitles | أنا مهتمة جداً .. أحب أنني عندما أثرثر بشأن معنى الملاك |
Senin meleğin beni içki için aldatıyordu. Tanesi 60 sente. | Open Subtitles | حيث كان ملاكك يبتزني لأشرب ، 16 سنت للجرعة |
O zaman meleğin, onu yakaladığımda bir köpek gibi ölmez. | Open Subtitles | و حتى لا يكون على ملاكك الصغير أن تموت ككلاب الشوارع عندما أقبض عليها |
meleğin AT-Alanının yok edilmesi beklentilerimizin ötesindeydi. | Open Subtitles | تخلِّف الملائكة أثرًا غير متوقع بعد تدميرها نتيجة فقدانها حقل الرعب المطلق |
Öğretmen her çan çalışında bir meleğin kanatları olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | المعلّمين يقولون بأن كلما يدق الجرس فإن ملاكاً يحصل على جناحيه |
Herbir yarısı bir kadından meleğin doğuşu, fakat her ikisinede ait. | Open Subtitles | ولد لملاك في إمرأة نصف من الكل، لكن العودة إلى لا. |
Sesi bir meleğin sesi gibi güzel değildi ama güzel ıslık çalardı. | Open Subtitles | لم يتسم بصوت ملائكي عذب، لكنّه تحلّى بتصفير ملائكيّ. |
İhtiyar bir meleğin yokuştan indiğini gördüm. | Open Subtitles | ملاكا القديمة القادمة أسفل التل. |
Ölen on bin meleğin çığlıklarını duyacağım. | Open Subtitles | وسَمعَ النداءاتَ المُحْتَضرةَ ل10,000 ملاكِ. |
Öğretmenin dediğine göre, bir meleğin sesine sahipmişim. | Open Subtitles | المعلم قال لى ان لدى صوت كالملاك |
En kolay yolu meleğin gidip gemiyi batırması. | Open Subtitles | أوتعلم، الطريقة الأسهل هي أن نُجبر ذاك الكائن السامي على إعادة إغراق السفينة |
"...çünkü meleğin teki senin o salak suratını görüp kafasını patlatmış." | Open Subtitles | لأن ملاكًا رأى وجهك الغبي وقام بتفجير عقله |
Birlikte olup olmamamız gerzek bir meleğin isteğine kalmış. | Open Subtitles | لا يعني أن بقاؤنا سوياً في يد كائن سامي أحمق |
O, günahkâr bir cadıya ait suretinin arkasında, bir meleğin varlığını görmüştüm. | Open Subtitles | خلف تلك الوجوه الساحرة الشريرة رأيت حضورك كملاك |