"metafor" - Translation from Turkish to Arabic

    • استعارة
        
    • إستعارة
        
    • الاستعارة
        
    • مجازي
        
    • تشبيه
        
    • مجازى
        
    • أستعارة
        
    • مجاز
        
    • مجازا
        
    • المجازي
        
    • المجازية
        
    • استعاره
        
    • الاستعارات
        
    • التشبيه
        
    • منيفورت
        
    Bu ekonomi, bilanço tablosu, muhasebe, alışveriş hakkında bir metafor. TED استعارة من الاقتصاد ورقة الميزانية من المحاسبة من المعاملات
    Eğer eğitimi bahçe sulamaya beznetirsek, ki adil bir metafor, ne yazık ki, suyun büyük kısmı çiçeklere ulaşamadan buharlaşıyor, özellikle bazı gruplar için... Örneğin, işitme bozukluğu olanlar. TED إذا كان ممكنا تشبيه التعليم بسقي حديقة، وهو استعارة عادلة، للأسف، فالكثير من المياه يتبخر قبل أن يصل إلى الزهور، خاصة بالنسبة لبعض المجموعات، على سبيل المثال، ضعاف السمع.
    Hayatla ilgili de mükemmel bir metafor oldu aynı zamanda ha dostum? Evet. Open Subtitles نوعاً ما إستعارة للحياة , أليس كذلك يا صديقي ؟
    Eğretileme yani metafor, hakkında konuştuğumuz şeyden farklı bir şey tanımlayarak yapılan bir ifadedir. TED يقوم أسلوب الاستعارة على التحدث عن شيءٍ ما عبر وصف شيءٍ آخر.
    Ve şu sonuca vardım, yaşlanma için daha uygun olan metafor bir merdiven -- insan ruhunun göğe yükselişi, bize bilgelik, bütünlük ve gerçeklik getiriyor. TED واكتشفت ان افضل تعبير مجازي عن التقدم في العمر هو الخط التصاعدي انه خط تصاعد الروح البشرية التي ستوصلنا الى الحكمة و الكلية و الأصالة
    Bana fırtına kovaladığını söylediğinde... içten içe bunun bir metafor olduğunu düşünmüştüm. Open Subtitles عندما أخبرتنى أنك تطارد الاعاصير ظننت أنه قول مجازى
    Sonunda ağaçlar çok güçlü bir görsel metafor hâline geldi, çünkü çoğu açıdan insanların sıralama, denge, birleştirme ve simetriye olan eğilimlerini gerçekten cisimleştiriyorlar. TED وقد أصبحت الأشجار في نهاية المطاف استعارة بصرية قوية؛ لأنها حقًا تجسد في مناحٍ كثيرة هذه الرغبة الإنسانية للترتيب ،و التوازن، و الوحدة، والتماثل.
    Tüm denklemlerin bu şekilde olduğunu söyleyecek kadar ileri gideceğim, eşitlik işaretini gördüğünüz tüm matematiksel denklemler aslında bir metafor. TED وأريد أن أذهب أبعد وأقول أن كل معادلة هي بهذا الشكل، كل معادلة رياضية تستخدم إشارة المساواة ما هي إلا استعارة مجازية.
    Ve bir metafor daha: Zihniniz su gibi olsun. TED ولاستخدام استعارة أخرى: امتلك عقلًا مثل الماء.
    Ve bu yolculuk, bence, bütün yolculuklarımız için bir metafor. TED وأعتقد أن هذه الرحلة هي استعارة لكل رحلاتنا.
    Belki de batan bir geminin üstündeki sıçanlar daha doğru bir metafor olacaktır. Open Subtitles ربما فئران على سفينة تغرق قد يبدو أفضل إستعارة دقيقة
    Zeki biri değilim ama bu popo mazileriyle ilgili bir metafor değilse nedir ki? Open Subtitles الآن أنا لست طالب مدرسة، ولكن إذا لم تكن تلك إستعارة لدوري الكبار، أنا لا أعلم ما هي
    Artık cini şişeye geri koyma vakti geldi bu çok kötü bir metafor çünkü bu adam cin falan değil. Open Subtitles والآن لدي فرصة للمساعدة في إعادة الجني إلى الزجاجة، وهذه إستعارة سيئة لأنه ليس جني
    Fakat iyi bir metafor bir yapboz ya da gizli anlamlar iletme yöntemi değildir. Bir şeyi daha farklı duyumsamanızı ve bilmenizi sağlayan bir yoldur. TED لكن الاستعارة الجيدة ليست لغزاً أو أسلوباً خبيثاً للإقناع بمعانٍ خفيةٍ بل هي على الحقيقة طريقةٌ تدعوك للإحساس و التعرف على شيء ٍما بطريقةٍ مغايرةٍ،
    Bu metafor, sanatın gerçekliğini aşarak dış dünyaya uzanır. TED إن هذه الاستعارة تتجاوز مجال الفن لتمتد إلى العالم الحقيقي.
    Burda asıl söz konusu olan tıbbın kendisi değil, aslında bir metafor TED ما هو حقًا على المحك ليس الدواء نفسه لكن الأمر مجازي .
    Al sana eski günlerin hatırına bir metafor. Open Subtitles ها قد بدأنا ثانيةً، تعبير مجازي من الأيَام الخوالي
    Ve fikir şuydu: Bu karışık konsepti açıklamak için Basit bir metafor kullanacağım. TED وهنا كانت الفكرة: سأقوم باستعمال تشبيه مبسّـط لأشرح لكم هذا المفهوم المعقد.
    Bu bir metafor William. Open Subtitles انه تعبير مجازى يا ويليام
    Tamam, yani bu herhangi birşey için bir metafor değil. Open Subtitles صحيح كأن هذه ليست أستعارة لشيءٍ ما
    Bu hikayeyi anlatıyorum, çünkü bu Yeryüzünde hepimizin birbirimize bağlılığımızın seviyesi hakkında benim için bir metafor olarak hep işe yaradı ve yaramaya devam ediyor. TED أنا أقص تلك القصة، لأنها خدمت وما تزال تخدم بمثابة مجاز بالنسبة لي حول مستوى الترابط الذي لدينا جميعاً على هذه الأرض.
    - Onu böyle uyarlayamazsın, o bir metafor. Open Subtitles - هذا لا ينطبق على هذه الحالة ، يعتبر مجازا
    Ve metafor bize Juliet hakkında Shakespeare'in onu birebir tanımlayacağından çok daha net bir fikir verir. TED و التعبير المجازي يعطينا فهم اكثر وضوحاً بكثير لجولييت بدلاً عن وصف شكسبير لها حرفياً
    Ancak metafor bir konuşma biçiminden ziyade bir düşünme biçimidir. TED و لكن المجازية هي طريقة تفكير قبل ان تكون طريقة للتعامل مع الكلمات.
    Fakat farklı bir metafor düşünmenizi istiyorum. TED ولكن أريدكم أن تنتبهوا إلى استعاره أخرى
    Daha fazla şifreli saçmalık, metafor yok. Open Subtitles هراء لا أكثر خفي. لا مزيد من الاستعارات.
    Bu metafor kafamda -- anagnorisis ve peripeteia çenemde. (Kahkahalar) Fakat söylemeliyim müthiş bir alet. TED وهذا التشبيه في رأسي -- حصلت anagnorisis وperipetia على ذقني. ضحك يجب أن أقول لكم، أن هذا الجهاز عظيم.
    Ama bir seri katil romantik metafor içeren çiçek gönderir miydi? Open Subtitles ولكن ... هل السفاح سوف يرسل لكِ نبتة منيفورت رومانسية؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more