| Metresini görmeye gitti ve ona kendisini kesin olarak terk ettiğini söyledi. | Open Subtitles | ذهب لرؤية عشيقته و أعلن ببلادة أنه سيتخلى عنها. |
| İkinci Charles misal saray ressamı, adamın Metresini, çıplak göğüsleriyle ölümsüzleştirmiş. | Open Subtitles | جعل رسّامه المفضل في البلاط يخلّد عشيقته برسمها عارية النهدين |
| En başından beri kurgulamıştı. Metresini öldürecekti. | Open Subtitles | كانت مكيدة من بادئ الامر كان سيقوم بقتل عشيقته |
| Çünkü değilsen, karını, aileni ve Metresini alıp, hepiniz Las Vegas'a taşınabilirsiniz. | Open Subtitles | لأنة لو كانت اجابتك لا فيمكنك أن تأخذ زوجتك و أطفالك و عشيقتك الى لاس فيجاس |
| Çünkü değilsen, karını, aileni ve Metresini alıp hepiniz Las Vegas'a taşınabilirsiniz. | Open Subtitles | لأنة لو كانت اجابتك لا فيمكنك أن تأخذ زوجتك و أطفالك و عشيقتك الى لاس فيجاس |
| Ama tabii, hem karısını hem de Metresini idare edip sahtekarlıklar yapan adamın profesyonel olması gerekir. | Open Subtitles | لكن عندما تفكر بالأمر بشكل مختلف,أي رجل يتلاعب بزوجة و عشيقة و الله أعلم ماذا أيضاً لا بد أن يكون محترفاً |
| Adamın biri Metresini evli çiftlerin terapisine getirdi. | Open Subtitles | أقصد، قام الرجل بإحضار عشيقته إلى متعزل للمتزوحين. |
| Şimdi seninle görüşebildiğine göre Metresini saklamak, eşyalarını attırmak yerine oğluna "utanıyorum, özür dilerim" demesi gerekmiyor muydu? | Open Subtitles | الان بعد ان التقى بك عوض اخفاء عشيقته الا يجب عليه ان يطلب منك ايصال رسالة تأسف او انه محرج لابنه؟ |
| En iyi arkadaşıyla barıştı, Metresini terk etti, bir vergi müfettişiyle yüzleşti! | Open Subtitles | تحالف مع أعز أصدقائه ، ترك عشيقته ، واجه مدقق ضرائب! |
| Charles Metresini ispiyonlamanı istedi ve sen evet dedin. | Open Subtitles | تشارلز طلب منك ...ان تتجسس على عشيقته... و انت فقط قلت نعم؟ |
| Acımasız bir Kolombiyalı uyuşturucu mafyası-- Metresini öldürüyor | Open Subtitles | قتل عشيقته تاجر مخدرات كولومبي عنيف |
| Belki Batman Metresini kurtarmak için uçmaya çalışırken kaydı. | Open Subtitles | ربما انزلق "باتمان" عندما حاول الطيران وإنقاذ عشيقته المحتاجة للمساعدة |
| Eğer değilsen karını, çocuklarını ve Metresini alıp hep beraber Las Vegas'a taşınabilirsiniz. | Open Subtitles | لأنة لو كانت اجابتك لا فيمكنك أن تأخذ زوجتك و أطفالك و عشيقتك الى لاس فيجاس |
| Çünkü değilsen, karını, aileni ve Metresini alıp, hepiniz Las Vegas'a taşınabilirsiniz. | Open Subtitles | لأنه لو كانت إجابتك لا فيمكنك أن تأخذ زوجتك و أطفالك و عشيقتك إلى لاس فيجاس |
| Beni bu karnavala getirdin böylece Metresini görebilecektin. | Open Subtitles | أحضرتني إلى هذا الأحتفال لتتمكن من رؤية عشيقتك |
| Şu her ay 10,000 rupi yolladığın Metresini de Teğmen'e anlatıyım mı? | Open Subtitles | ماذا عن عشيقتك التى ........ ترسل أليها عشرة الاف روبية كل شهر ؟ |
| Başkan olduğun zamanlar bitecek, ama sen hala Metresini geri kazanmaya çalışıyorsun? | Open Subtitles | لن تكون رئيساً مرة أخرى، وأنت قلق، تريد استرجاع عشيقتك! |
| Metresini götürebileceğin bir yer. | Open Subtitles | مكان لك لتأخذ فيه عشيقتك |
| Karını sevmediğini söyleyeceksen, onlar evli adamın Metresini kandırma sözleri. | Open Subtitles | يبدو كما لو أنّك قلت لي إنّك لا تحب زوجتك بالطريقة التي يقيم بها رجل متــــزوج علاقة مع عشيقة. |
| Sanırım co-pilotun Metresini bulduk. | Open Subtitles | أعتقد أننا عثرنا على عشيقة الطيار المساعد لتونا |
| Hem karısını hem Metresini isteyen zavallı bir aptaldır. | Open Subtitles | أي خندق سيّئ الذي يُريدُ كلتا a زوجة وa عشيقة. |
| Kocamla Metresini uyandırmak hadi neyse ne ama havuzumuzda keyif çatmanı kaldıramam. | Open Subtitles | إنه فقط تحذير لزوجي وعشيقته ولكن لدي عزة نفس تجعلني أراكِ تسترخين أمام بركه سباحتنا |