"mevsimin" - Translation from Turkish to Arabic

    • الموسم
        
    • الفصول
        
    • إنه موسم
        
    Bonapart martıları mevsimin en lezzetli yiyeceklerini topluyor, somon yumurtaları. Open Subtitles نوارس بونابرت تقوم بجمع ،إحدى أفضل طيّبات الموسم بيض السلمون
    Nantucket'da mevsimin son günüydü. Open Subtitles أن هؤلاء المساكين لم يحظوا بفرصةٍ أبدا كان اليوم الأخير من الموسم في نانتوكي
    Hogwarts'da mevsimin ilk Quidditch maçına hoş geldiniz. Open Subtitles مرحباً بكم في أولى مباريات هوجوورتس للكويدتش هذا الموسم
    Her yeni mevsimin yeni bir dönem olması gibi Avatar'ın da yeni döneminin zamanı gelmişti. Open Subtitles و مثل دورة الفصول دورة الأفتار بدأت من جديد
    Fırtınalı mevsimin geri kalanında derin suların sağladığı sığınakta güvende kalırlar. Open Subtitles ..طوال بقية الموسم العاصف سيبقون وسط ملاذ المياه العميقة .بعيدا عن مكان المخاطر
    Bu mevsimin etkinliği ve gerçekten dünyaya dönmek için hazır olduğumu hissediyorum. Open Subtitles انه حدث الموسم أنا أحس أنني مستعدة فعلا للعودة الى العالم
    Ayılar, mevsimin ilk gerçek öğününü burada yiyebileceklerini biliyorlar. Open Subtitles تعلم الدببة أن ذلك هو حيث يمكنهم الحصول على وجبة الموسم الملائمة الأولى
    mevsimin bu kadar geç bir zamanında böyle kusursuz bir biçimde bulunmazlar pek. Open Subtitles لا تكون دائماً بهذا النضج الكامل ، بهذا الوقت المتأخر من الموسم.
    mevsimin en önemli resmi ziyafeti için, arızalı garson droidler göndermişler. Open Subtitles لاجل المأدبة الاكثر اهمية فى الموسم لقد ارسلوا لنا ندلاء اليين مع قصور فى العدادات
    - Çilekli pasta! - mevsimin ilk çilekli pastası. Open Subtitles فطائر الفراولة - إنها الأولى هذا الموسم -
    Resmî polislik görevinde olun ya da olmayın, mevsimin en hareketli zamanı ve otel dolu. Open Subtitles سواء كنت هنا في مهمة عملشرطيهأم لا ... هذا هو قمة الموسم... و الفندق كامل.
    Sıcak mevsimin bereketi olmazsa acı soğuğun olduğu uzun aylarda hayat devam edemez. Open Subtitles بدون الكثير من الموسم الدافئ حياة لا تستطيع أن تبقى على قيد الحياة في شهور البرد االطويلة القاسية .
    "...bu mevsimin ipek ve moda sunumuna ev sahipliği yapıyor. Open Subtitles يقيم عرضاً لحرير و موضة هذا الموسم
    Bırakın bu mevsimin, tüm dört mevsimin olayı. Open Subtitles انسيا حالة الموسم انه موسم كل اربعة
    mevsimin ilk karı bu. Open Subtitles انه سقوط الثلوج الأول في الموسم
    Bu mevsimin en büyük olayıdır. Open Subtitles لقد كان هذا الحدث من الموسم.
    Her yeni mevsimin yeni bir dönem olması gibi Avatar'ın da yeni döneminin zamanı gelmişti. Open Subtitles و مثل دورة الفصول دورة الأفتار بدأت من جديد
    Ama mevsimin değiştiğine dair işaretler de var. Open Subtitles لكن هناك إشارات لتغير الفصول

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more