"nedenim" - Translation from Turkish to Arabic

    • أسباب
        
    • سبباً
        
    • الأسباب
        
    • أسبابي
        
    • وسبب
        
    • سبب وجيه
        
    • سببي
        
    • اجله
        
    • سببا
        
    • حافزي
        
    • سببين
        
    • سببٌ
        
    • سبب وجودي
        
    • السبب أني
        
    Ama bu yaptıklarım için bir nedenim olduğunu bilmelisin. Open Subtitles لكن، أردتُكِ أن تعرفى أنّهُ كان لدىّ أسباب لما فعلتُه
    Onunla hep konuşmak istemişimdir, ama şimdiye dek hiç nedenim olmadı. Open Subtitles لطالما رغبت في التحدّث معها، لكني لم أجد سبباً لذلك حتى وقتنا هذا.
    Baksana, eski hayatıma dönmem için her türlü nedenim var. Open Subtitles أنظر , لديّ كل الأسباب كي أعود إلى حياتي السابقة
    Gözyaşlarım için nedenim var. Ama hiç biri sizin için değil. Open Subtitles سيدتي , لدي أسبابي لأبكي و لكن لا يمكنني أن أفهم لماذا تفعلين أنت
    Tesadüfen bulduğumuz şey günümüzde pozitif psikoloji denen şey, ki bu benim bugün burada olma ve her sabah uyanma nedenim. TED ما مررنا به هو شيء يسمى علم النفس الايجابي وهو سبب وجودي هنا اليوم وسبب استيقاظي في الصباح كل يوم
    ...emirlerine uymamak için iyi bir nedenim olduğunu bilmesini istiyorum. Open Subtitles فأنا أريدهم أن يعرفوا أنّي لديّ سبب وجيه لعدم إطاعتهم
    Burada olma nedenim de bu, bayım. Open Subtitles إنّها سببي الوحيد لآتي لهنا يا سيّدي
    Bir nedenim mi olmalı? - İnsanların daima bir nedeni vardır. - İnsana benziyor muyum? Open Subtitles الناس دائما لديها أسباب.هل أبدو كالناس.نعم لقد كنت لوحدي لفتره
    Gerçeği söylemek gerekirse bunun için bir sürü nedenim var. Open Subtitles ولأكون صادق لقد منحتها عدة أسباب لتظن ذلك
    Kaçırıldığıma inanma nedenim var ..çünkü bu bilgileri açığa çıkarabilirim. Open Subtitles لدي أسباب لأعتقد أنه تم خطفي لأمنع من كشف هذه المعلومات
    İyi bir nedenim olmasa gelmezdim. Open Subtitles أنا لن آتي إلي هنا إذا لم يكن هناك سبباً وجيهاً
    Ne? Dogville'de kalman lehine oy verdiğimde bencilce bir nedenim vardı. Open Subtitles أريد فقط أن أخبرك أنني عندي سبباً أناني من أجل التصويت لكي أبقي عليكِ هنا في دوجفي.
    Haklılığımı kanıtlayacak geçerli bir nedenim yoktu. Open Subtitles لم يكن لدي سبباً موضوعياً يثبت صحة نظريتي
    Hem durumum da o kadar fena sayılmaz. Şuan neşelenmem için her türlü nedenim var! Open Subtitles وموقفى ليس بهذا السوء حاليا لدى كل الأسباب كى أكون مبتهجا
    Senin kadar benim de buradan dışarı çıkma nedenim var. Open Subtitles لدى نفس القدر من الأسباب لأخرج من هذا المكان مثل ما عندك
    Sana bir özür borçluyum, kim olduğumu söylemeliydim ama bir nedenim vardı. Open Subtitles أنا مدينٌ لكَ بإعتذار كان عليّ أنْ أُخبركَ بمن أكون لكن كانت لديّ أسبابي
    Ancak bu olayın üzerinde durma nedenim ağzından başka bir kelime çıkarmasını umut etmemdir. Open Subtitles وسبب توقفي هنا، السبب الذي آمل أن يختلف عن السيناريو الطبيعي. هو أن مايحدث، كما أعتقد بشدّة،
    Benim çok iyi bir nedenim var. Son kez deprem olduğunda ölmüştüm! Open Subtitles لدي سبب وجيه للقلق، المرة الأخيرة التي وقع فيها زلزال توفيت
    Benim tek nedenim o. Open Subtitles هذا سببي الوحيد
    Bana klasik, "Yaşamak için bir nedenim yok." lafları söyleme. Open Subtitles لا تتفوهى بهذه العبارات"لايوجد لدىّ شئ لأعيش من اجله "
    Hep oraya gitmek istemiştim. Ve şimdi bir nedenim var. Open Subtitles أردت دائما سببا للذهاب الى هناك, والأن انا لدى واحدا.
    Peki nedenim ne? Bir nedenim yok. Open Subtitles نعم و لكن ما هو حافزي لكي اقوم بذلك ليس هناك ما يدفعني إلى القيام بذلك.
    Dedi ki "Shugs, İzlanda'ya gitmek için iki nedenim var: Open Subtitles يقول:"شاجس, يوجد سببين لذهابى إلى أيسلندا
    Sana değil de ona inanmak için bir sürü nedenim var, bu yüzden sana bir şey söyleyeceğim. Open Subtitles حسناً، لدي سببٌ لتصديقِه أكثَرَ مِنك لِذا سأُخبركَ شيئاً
    Buraya gelme nedenim o aslında. Open Subtitles هو في الحقيقة السبب أني هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more