"nedenlerim" - Translation from Turkish to Arabic

    • أسبابي
        
    • الأسباب
        
    • يدفعني
        
    • اسبابى
        
    • دوافعي
        
    • اسبابي
        
    • أسبابى
        
    Benim nedenlerim benim nedenlerimdir ve onlardan hoşlanmak zorunda değildir. Open Subtitles أسبابي هي أسبابي وليس من الضروري أن تعجب الناس
    Evet, söyledim. Ama nedenlerim vardı. Open Subtitles نعم ، نعم ، لقد فعلت ولكن كانت لي أسبابي
    Benim nedenlerim kademeli olarak hayalleri kaybetmek ve gerçeğin, dünyanın doğasına uyanmak merkezinde toplanıyor. Open Subtitles أسبابي تتمحور حول فقدان تدريجي للإيمان و تنوير تدريجي
    Uyuşturucudan arındığımda, bu pisliğe başlama nedenlerim ciddi anlamda gün yüzüne çıkmaya başladı. Open Subtitles عندما توقفتُ عن التعاطي، بدأت كلّ الأسباب المزرية التي استخدمتها بالمقام الأوّل بالظهور
    Katilin bu odada olduğunu düşünmek için nedenlerim var. Open Subtitles ثمة ما يدفعني للاعتقاد بأن القاتل موجود داخل هذه القاعة.
    Katilin tekrar öldüreceğine inanmak için nedenlerim var Open Subtitles لدىّ اسبابى التى تجعلنى اعتقد ان القاتل قد قتل ثانية
    Tamam, elimi biraz kana buladım, ama iyi nedenlerim vardı. Open Subtitles حسناً، لقد قتلت بعض الأشخاص. لكن أسبابي كانت محقة.
    Seni korumak isterkenki nedenlerim oldukça bencilceydi, Harlan. Open Subtitles أسبابي للحفاظ عليك هي أنانية تماما، هارلان
    - Onu alakadar etmeyen özel nedenlerim var. Open Subtitles لديّ أسبابي الخاصة التي لا تهمه
    nedenlerim kesinlikle kişisel değil. Open Subtitles أسبابي ليست لها علاقة بك شخصياً
    nedenlerim var ve ortaya dökmek istemiyorum. Open Subtitles لدي أسبابي و لا أريد الإفصاح عنها.
    Kendi bencil nedenlerim için değil, sadece iyi vakit geçirip, mutlu olmak için de değil- ama doktoranı bitirmek zorundasın. Open Subtitles ليس من أجل أسبابي الأنانية ...ليس فقط لأقضي وقت ممتع ، وأكون مسروراً لكن لتتحصل على الدكتوراه
    Kendi nedenlerim de vardı. Open Subtitles كانت لدي أسبابي الخاصة ، أيضا.
    nedenlerim var; ancak anlatmak yerinde olmaz. Open Subtitles لديّ أسبابي, وقد تكون أسباب بليدة
    - Geri gelecektim, sürekli haberleşiyorduk ve nedenlerim vardı. Open Subtitles -كنتُ دائمًا أعود -كنت على تواصل، وكان لي أسبابي
    Bazı nedenlerim vardı, çıkış yoktu. Open Subtitles كان لدي أسبابي لم يكن هنالك سبيل أخر
    Yalan söylememi gerektiren bazı nedenlerim olduğunu kabul ediyorum. Open Subtitles أعترف أنه قد يكون لديّ بعض الأسباب للكذب
    Ele geçirilmiş olduklarına inanmam için nedenlerim var, efendim. Open Subtitles لدى من الأسباب ما يدفعني الى الاعتقاد بأن هذا الأمر وصل لجهات عليا , سيدى
    Tek demek istediğim seni sevme nedenlerim aynada görebileceğin bir şey değil. Open Subtitles كل ماأريد قولة هو إن السبب الذي يدفعني إلى حبك ليس بأمر يمكنك أن تريه في المرآة
    Sizin kendi nedenleriniz var, benim de kendi nedenlerim. Open Subtitles لديكَ أسبابُكَ، وأنا لدى اسبابى
    Benim nedenlerim tamamen bencilce. Open Subtitles إذْ أنّ دوافعي أنانيّة خالِصة.
    Onun bir kadın olduğunu düşünmem için nedenlerim var. Open Subtitles لدي اسبابي للاعتقاد بانها امرأة
    Tanrı'nın işine akıl sır ermez, hem benim burada olmak için nedenlerim var. Open Subtitles للرب طرقه الخاصة ولدى أسبابى الخاصة لوجودنا هنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more