"nefsi" - Translation from Turkish to Arabic

    • عن النفس
        
    • حفظ الذات
        
    • دفاع عن النّفس
        
    • كدفاع
        
    • دفاعًا
        
    Kızın o andan itibaren yaptığı her şeyin nefsi müdafaa olduğu anlamına gelebilir. Open Subtitles مما قد يعني أن كل ما فعلته بعد ذلك كان دفاع عن النفس
    Bu kaçıncı tekrar, sıkıldım ama polis bey, tamamen nefsi müdafa. Open Subtitles أنا تعبت من ذلك. من المؤكد أنها كانت دفاعا عن النفس.
    Üstüne üstlük nefsi müdafaa için yaptığım büyüleri de kaldırmamı istiyorsun. Open Subtitles وتطلب مني أن أزيل التعويذات التي ألقيتها عليهم دفاعا عن النفس.
    Bu mahkeme Julian Randol'ın nefsi müdafaada bulunduğuna kanaat getirmiştir. Open Subtitles تجد هذه المحكمة جوليان راندول قد تصرف دفاعاً عن النفس
    Sonra geliş ya da gidiş her halükarda nefsi müdafaa olur. Open Subtitles ومن ثمّ سواءً كنتَ قادمًا أو ذاهبًا، فهو دفاع عن النفس.
    Birkaç şey öğrendim yardımcınla yatması gibi mesela ve sonra onun evinde ölmesi, ama polis raporunda sen onu nefsi müdafaadan öldürmüşsün. Open Subtitles كيف أنها كانت تنام مع مندوبك والذي انتهى به الأمر ميتاً فوق ممتلكاتها , تقرير الشرطة قال بأنك قتلته دفاعاً عن النفس
    nefsi müdafaa için 3 el mi ateş etmen gerekiyordu, Binbaşı? Open Subtitles سيدي القائد هل أطلاق ثلاث رصاصات ضروري للدفاع عن النفس ؟
    Eğer dediğin gibi sana saldırdıysa, o halde nefsi müdafaaya girer. Open Subtitles لو انه هاجمك كما تقول اذا لقد كان دفاعا عن النفس
    Aleni bir şekilde nefsi müdafaa olur. Open Subtitles وهذا هو الحال النظيفة في الدفاع عن النفس.
    Annen denizciyi kendisinin öldürdüğünü söyledi. nefsi müdafaa olarak. Open Subtitles أخبرت أمك الشرطة بأنها قتلت البحار دفاعا عن النفس
    nefsi müdafaanın ilk kuralını unuttum. Open Subtitles كاتو .لقد نسيت القاعده الأولى للدفاع عن النفس
    Sadece bir soru daha. Öldürdüğün ilk adam mıydı, Talby? Yani demek bu bir nefsi müdafaa, ha? Open Subtitles سؤال واحد ، أهو الرجل الأول الذي قتلته دفاعا عن النفس
    Evet, ama anlattığına göre, nefsi müdafaa gibi görünüyor. Open Subtitles نعم, ولكن بالطريقة التي قلتيها بدا وكأنه دفاع عن النفس
    Üstelik, Şerif dedi ki burada sadece kavgadan bulunuyoruz ve o da nefsi müdafaaydı. Doğru. Open Subtitles كما أخبرنا المأمور بأننا هنا بسبب الشجار وقد كان دفاعاً عن النفس
    Boks yapmasaydı, nefsi müdafaa sayılırdı. Open Subtitles لو لم يستعمل الملاكمة كان يمكن أن يكون الدفاع عن النفس
    nefsi müdafaaydı, ama adamın ölmüş olduğu gerçeğinden sıyrılamıyorum. Open Subtitles لقد كان هذا دفاعاً عن النفس ولكن لا يمكنني إبتلاع حقيقة أنه قد مات
    Ne olduğuna bakmak için yukarı çıktım ve bana saldırdı. nefsi müdafaaydı. Open Subtitles وذهبت لرؤية ما يحدث, وهو هاجمني, لقد كان دفاعاً عن النفس.
    Saldırı mıydı, nefsi müdafaa mı bilemiyoruz. Open Subtitles لا ندري فقط إن كان إعتداءً أو دفاعاً عن النفس
    Yumurta kapıya dayandığında, sen ya da onlar durumu yaşandığında insanın kanında var doğamız böyle, nefsi müdafaa. Open Subtitles كفصيلة، توجد فى حمضنا النووي في طبيعتنا، لأختيار حفظ الذات.
    nefsi müdafaa idi. Haydi, çağır polisi. Open Subtitles هذا كان دفاع عن النّفس حسنا اتصللى بالشرطة
    nefsi müdafaa olarak bir çocuğu vurmuş suçluluktan kurtulamayıp uyuşturucuya başlamış ve hapse girmiş. Open Subtitles كانت شرطية اطلقت النار على ولد كدفاع عن نفسها لم تتخلص من الذنب فبدأت بتعاطي المخدرات
    Savcıya tanık olduğumu ve bunun... nefsi müdafaa olduğunu söylemiştim. Open Subtitles ،سأخبر المدعي العامّ أنني كنتُ شاهدة وقد كان هذا دفاعًا عن النفس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more