| Eğer şehvetle baktığınız kişinin gerçekte Oğlunuzun ya da kızınızın, annenizin ya da babanızın kılık değiştirmiş halleri olduğunu keşfederseniz yine iş değişir. | TED | سوف تشعر بصورة مختلفة عندما تكتشف ان الشخص الذي تشعر بالرغبة تجاهه هو صورة معدلة عن ابنك او ابنتك او والدك او والدتك |
| Sorduğum için kusura bakmayın ama Oğlunuzun burada ne işi vardı? | Open Subtitles | سيدتي، أنا آسف لسؤالي، ما الذي كان يفعله ابنك في الحي؟ |
| Tersini söyleyebilecek tek adamın da şu an boynu yok Oğlunuzun kurdu sayesinde. | Open Subtitles | الوحيد الذي يمكن أن يقول عكس ذلك ليس لديه حنجرة شكراً لذئب ابنك |
| Oğlunuzun neden Afganistan'a geri gittiğine dair bir fikriniz var mı? | Open Subtitles | هل لديكِ أي فكرة لماذا قد يعود إبنك إلى أفغانستان ؟ |
| Peki, o zaman, Oğlunuzun beyaz bir kızla çıktığını öğrendiğinizde nasıl hissettiniz? | Open Subtitles | حسنا,إذن ما الذي شعرت به عندما إكتشفت أن إبنك يواعد فتاة بيضاء؟ |
| - Evet, ama öncelikle Oğlunuzun kayboluşundan dolayı duyduğumuz derin üzüntüyü belirtmek isterim. | Open Subtitles | ـ نعم ولكن أولاً، أود أن أعبر عن قلقنا العميق حول اختفاء أبنك |
| Tamam, Oğlunuzun bu tür semptomları göstermesi için yüzlerce sebep olabilir. | Open Subtitles | حسناً , هناك العديد من الأسباب تسبب تلك الأعراض على ابنكِ |
| Bunlardan birisi Oğlunuzun arabasında bulundu. Bu hayır kurumunu o mu kurdu? | Open Subtitles | أحد هذه، وجدتَ في سيارة ابنك هل هو من فتح هذه الجمعية؟ |
| Oğlunuzun son istirahat mekanı olarak kendi mezarımı önermek isterim. | Open Subtitles | أود أن أتقدم قبر الخاصة كمكان ابنك النهائي من الراحة. |
| Keşke yalnızca artan ağrıları olduğunu söyleyebilseydim fakat Oğlunuzun ciddi bir hastalığı var. | Open Subtitles | كنت أتمنى أن خبرك بأنها مجرد آلام النمو لكن ابنك مصاب بمرٍض خطير |
| Oğlunuzun onu elinde gitarla koltuğun üstünde sarhoş bulduğunu söylemiştiniz. | Open Subtitles | ظننت ان ابنك وجده ثملا على الاريكة مع الغيتار المستطيل |
| - Roger Voorhees'le Oğlunuzun vurulduğu gece gerçekte neler olduğunu konuştuk. | Open Subtitles | حسنا تحدثنا الي روجر فوريس عن حقيقة مقتل ابنك تلك الليله |
| Ve Oğlunuzun işlemediği bir suç nedeniyle hapse girdiğine inanıyoruz. | Open Subtitles | أن ابنك قضى وقتاً في السجن بسبب جريمة لم يرتكبها |
| ve bir doktorun bana doğru gelip şunu söylediğini düşündüm, "Oğlunuzun ölümcül bir beyin kanseri var, ve yapabileceğiniz hiçbirşey yok. | TED | و تخيتلت طبيبا يخبرني ابنك في المرحلة الأخيرة من سرطان الدماغ، و لا يوجد شيئ يمكنك فعله. |
| Son zamanlarda aile rutininde bir değişim oldu mu sizin veya Oğlunuzun sosyal olarak veya işte tanışmış olabileceği biri? | Open Subtitles | هل كانت هناك أي تغييرات بروتين العائلة مؤخرا هل هناك أشخاص جدد إلتقيتهم أنت أو إبنك بشكل إجتماعي أو بالعمل؟ |
| Erken olduğunu biliyorum ama Oğlunuzun öldürülmesiyle ilgili birkaç sorum olacak. | Open Subtitles | أعرف أن الوقت مبكرًا ولكني لديّ بعض الأسئلة حول مقتل إبنك |
| - Neden? Bence önemli. Oğlunuzun öldüğü gün ne olduğunu öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنها هامة ،اريد أن أعرف ما حدث يوم وفاة إبنك |
| Sadece gözlemle ve biraz araştırmayla sizin ve Oğlunuzun bu aileden olduğunuzu anladım. | Open Subtitles | من خلال المراقبه والقليل من التطفل أدركت أنتِ و أبنك من تلك العشيره |
| Ama biz de sizin kadar Oğlunuzun katilini bulmak istiyoruz. | Open Subtitles | لكننا نريد العثور على قاتل ابنكِ بقدر ما تريدن انتِ |
| Öldüğünde Oğlunuzun kaç yaşında olduğunu söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | هل يمكنك إخبارنا كم كان عمر ولدك عندما قتل؟ |
| Kısa bir süre zarfında, Oğlunuzun ölümünden sorumlu iki kişinin yargılanması sonuçlanacak ve hiç görmediğiniz yedi erkekle iki kadın William'ın neden öldüğünün açıklamasını size sunmaya çalışacaklar. | Open Subtitles | بعض فترة وجيزة محاكمة الرجلين المتهمين يقتل ابنكما ستنتهي و سبعة رجال و امرأتان لم تروهم من قبل |
| Öyle, yada böyle, Oğlunuzun sizinkinden daha iyi bir yaşamı olacak. | Open Subtitles | بطريقة أو بأخرى فإن ابنكم سيحظى بحياة أفضل من التي عشتموها |
| Doktor, Oğlunuzun Giulia ile ilişkisinden mutlu musunuz? | Open Subtitles | دكتور، أنت سعيد بشأن علاقة إبنكِ مَع جيوليا؟ |
| Eğer Robert Oz iseniz lütfen kapatmayın. Oğlunuzun bir arkadaşıyım. | Open Subtitles | إن كنت هو أرجوك لا تغلق الخط أنا صديقة لابنك |
| Oğlunuzun sizin onu sevdiğini bilmesini istiyorduysanız, bunu ona hayattayken söylemeliydiniz. | Open Subtitles | لو أنّكَ أردتَ ابنكَ أن يعلم بحبّكَ له، كان حريّاً بكَ إخباره عندما كان حيّاً |
| Oğlunuzun sahip olabileceği çete bağlantılarından haberdar mıydınız? | Open Subtitles | هل كنت تعرفين بأي علاقات لأبنك بالعصابات؟ |
| Oğlunuzun harika yeni kitapları için tebriklerimi ifade etmekte zorlanıyorum. | Open Subtitles | لقد حاولت جاهداً و لكني لم أنجح بان أبارك لإبنك, على كتاباته الجديدة الرائعة. |
| Tahminime göre, devlet hastanesi Oğlunuzun tedavisi için daha donanımlı gibi. | Open Subtitles | برأيي المشفى الوطنية قد تكون أفضل لمعالجة أبنكِ |
| Oğlunuzun onu neden attığı hakkında bir fikriniz var mı? | Open Subtitles | ألديكَ فكرة عما كانَ يفكر بهِ إبنكَ بإسقاطهِ ذلكَ الشيء؟ |
| Bunu kabullenmenin zor olduğunun farkındayız ama gerçeklerle yüzleşip Oğlunuzun fazla ömrü kalmadığını kabul etmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | أعرف هذا صعب لكنّك يجب أن تواجهون الحقيقة بأنّ إبنكم قد لا يعيش أطول كثير |