"oğullar" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأبناء
        
    • أبناء
        
    • وأبناء
        
    • والإخوة
        
    Hem kızlar, hem de Oğullar bütün yaşamlarını annenin ailesi ile geçirir. TED حيث يقضي كل من الأبناء والبنات كامل حياتهم مع عائلات أمهاتهم.
    Ormanın ağaçları arasında elma ağacı ne ise benim sevdiğim de Oğullar arasında öyledir. Open Subtitles كشجرة التفاح بين أشجار الخشب وكذلك محبوبى بين الأبناء
    Sana yakışıklı Oğullar vereceğine eminim. Open Subtitles أراهن بأنها ستعطيك بعض الأبناء الوسيمينِ
    Beni hor görüyor, bana oyun oynuyorlar. Arzu ettiğim Oğullar bunlar. Open Subtitles ربما يعارضوننى ويتأمرون علىّ وهذا يجعلهم أبناء من النوع الذى أريدة
    Bu durum Osmanlı tarihinde süregelen bir sorundur, Oğullar sonuçta, babalarının yerini almak isterler. Open Subtitles لقد كانت مشكلة متكررة فى التاريخ العثمانى أبناء يحاولون إزاحة اّبائهم من على العرش
    Ve harika kocalar, harika anneler, arkadaşlar, kızlar, Oğullar olduğunuz için hepinize teşekkür etmek istiyorum TED وأريد أن أشكركم كل من في الحضور، لكونكم أزواجا رائعين وأمهات رائعات، أصدقاء، بناتا، وأبناء.
    Bu öykü, aşk ve kaybetmek, babalar ve Oğullar ve uluslararası ticarette öngörü sahibi olmak hakkında. Open Subtitles هذه قصة الحب و الخسارة الآباء و الأبناء و الحفاظ على حقوق التسويق الدولية
    Bay John Daswood babamızın tek oğlu, ve Oğullar her zaman varis olur. Open Subtitles السيد جون داشوود لديه ابن واحد فقط و الأبناء هم الورثة
    Unutma ki babalar değil sadece Oğullar şöhret kazanır. Open Subtitles لاتنسى أن الأبناء هم من يحصل على الشهرة, وليس الآباء
    Gayri meşru dediğin aşktan doğar. Gerçek Oğullar, görev icabı. Open Subtitles , الأبناء غير الشرعيين . وُلِدوا من الحب
    Sadece sancaklarındaki kırık kılıçtan. İkinci Oğullar denir onlara. Open Subtitles فقط من خلال لوائهم الموشى بسيف مكسور يطلق عليهم الأبناء الآخرين.
    İkinci Oğullar, daha kötüleriyle karşılaşıp kazanmıştır. Open Subtitles لقد حارب الأبناء الأخرون بظروف أصعب وفازوا.
    İkinci Oğullar, daha kötüleriyle karşılaşıp kaçmıştır. Open Subtitles لقد حارب الأبناء الآخرون في ظروف أصعب وفروا.
    Oğullar annelerini dinler. Ben oğluma iyi dersler vermeyi planlıyorum. Open Subtitles الأبناء يتعلمون من أمهاتهم وأخطط لتعليم إبني الكثير.
    Bunların hepsi - bu Oğullar ve kızlar - artık yaşamıyor. Open Subtitles كلهم، كل هؤلاء الأبناء والبنات الآن ميتون
    İkinci Oğullar olabilir. Bana uyar gibi duruyor. Open Subtitles أخوية الأبناء الآخرين، ستفي بالغرض ومناسبة لي
    Oğullar sadece babalarının günahlarından sorumlu değildir. Open Subtitles تعرف، هي ليس فقط ذنوب أبانا أننا أبناء لسنا مسؤولين
    Babama "Oğullar"daki "lar" ekini atmasını yıllar önce söyledim. Open Subtitles لقد أخبرت أبانا أن يحذف الجمع من كلمة أبناء قبل عام
    Bir de Harpiya'nın Oğulları'na yardım ederek Lekesizler ile İkinci Oğullar'ı öldürmelerini sağlamışsın. Open Subtitles وقد ساعدتِ أبناء الهارابي فى قتل ذا انساليد والابن الثانى
    Bu orkestra babalar, Oğullar, büyük babalar, anneler, kardeşlerden oluşuyor. Open Subtitles الفرقة الموسيقية هذه مكونة من أباء وأبناء وأجداد ، أمهات ، أخوة ، أخوات
    Erkekler, babalar, Oğullar, kardeşler. Hepsi öldü. Open Subtitles الرجال، والآباء والأبناء والإخوة جميعهم موتى.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more