"o şeyler" - Translation from Turkish to Arabic

    • تلك الأشياء
        
    • هذه الأشياء
        
    • تلك الاشياء
        
    • الأشياء التي
        
    • تلك المخلوقات
        
    Allahtan buradaki insanların elinde O şeyler olmadan konuşabilmeyi unutmuyorlar. Open Subtitles لحسن الحظ الناس هنا بإمكانهم التحدث بدون ذكر تلك الأشياء
    Hepimiz aynı şeyleri istiyoruz, O şeyler bazen söylenmeden kalsa da. TED كلنا نريد نفس الشيء، حتى تلك الأشياء التي لا يتم الحديث عنها.
    Buna inanmayacaksın ama O şeyler burada, garajdaydılar ve beni yakalayacaklardı. Open Subtitles لن تصدق هذا لكن تلك الأشياء كانت هنا بالكراج و كانوا سينالون مني
    O şeyler sizi ya da arkadaşlarınızdan birini yakalarsa siz de bilirsiniz. Open Subtitles إذا أمثكثك هذه الأشياء أو أمسكت أحد من أصدقائك , ستعرف أيضاً
    O, duygusal beyniniz. Bütün O şeyler ve içgüdüsel tepkileriniz o işte. TED كل هذه الأشياء و كل ردود الأفعال المعوية التي لديكم.
    O şeyler hala dışarıdayken atış talimi ve yanaşık düzen eğitimi yaptık. Open Subtitles اننا لدينا تمرين رماية ومسير عسكري بينما تلك الاشياء لازالت في الخارج
    İkincisi, artık köpek maması yok. O şeyler şişmanlatıyor. Open Subtitles ثانياً، لامزيد من طعام الكلاب تلك الأشياء مقرفة
    O şeyler sizin kata çıkarken ayrıldım. Open Subtitles لقد غادرت عندما خرجت تلك الأشياء من الأرضية
    Çünkü O şeyler bizimle oyun oynayacaklarsa biz de yeniden onlarla oyun oynarız. Open Subtitles لأنه إذا حاولت تلك الأشياء أن تعبث معنا سنرد لهم الصاع صاعين
    Haydi, O şeyler bizi bulmadan çıkışı bulmamız lazım. Open Subtitles هيا نحتاج لأن نجد الطريق للخارج قبل أن تجدنا تلك الأشياء
    Bırak O şeyler biraz nefes alsın. Open Subtitles فكي الأزرار التى في الاعلى, دعي تلك الأشياء تتنفس
    ve tabii siz biliyorsunuz O şeyler çok hasar verebiliyor. Open Subtitles وأنا لست بحاجةٍ إلى أن أخبرك بأن تلك الأشياء يمكن أن تحدث بعض الضرر
    Senin hakkında yazdığı tüm O şeyler sebebiyle canını acıtmış olmalı. Open Subtitles لابدّ أنّه كان مؤلما للغاية لقراءة كل تلك الأشياء التي كتبتها عنكِ
    Tüm O şeyler canını yakıyor gibi göründü bana. Open Subtitles اعتقدت بأنّ جميع تلك الأشياء يبدو أنها تضرك
    Ve düşündüğüm şey de eve döndüğümde bütün O şeyler orada olmazsa iyi olur. Open Subtitles وما أفكر به هو كل تلك الأشياء من الأفضل أن تكون خارج منزلي عندما أعود إليه
    O şeyler için ölünür resmen. Open Subtitles حسناً ، إنّها تلك الأشياء التي يموتون لأجلها هناك
    - Haydi ama Coffey. O şeyler 6500 metre derinlikteki cehennemi bir çukurda yaşıyorlar. Open Subtitles هذه الأشياء تعيش على بعد 3.5 ميل بالأسفل فى خنادق
    Demek bundan. O şeyler yüzünden kızı öldürdüğünü sandın. Open Subtitles هذا هو الأمر , هذه الأشياء جعلتكِ فقط تفكرين بأنكِ قتلتيها
    O şeyler kim bilir kaç zamandır orada duruyor. Hâlâ işe yaradığını ne bilelim? Open Subtitles هذه الأشياء كانت هناك مليارات السنين كيف تعرف بأنهما ما زال يعملان؟
    Dua edelim de bot hala orada olsun ve O şeyler etrafında yüzüyor olmasın Open Subtitles صلى لله لان قاربى لا زال هناك و تلك الاشياء لاتزحف فى كل انحائه
    Çin Lokantası'nın ordaki ev, orda bulduğun tüm O şeyler. Open Subtitles بالبيت الذي بقرب المطعم الصيني .كل الأشياء التي وجودت هنالكَ
    Ama kamyon çok garip hareket ediyordu ve O şeyler de onu yakalamaya çalışıyordu. Open Subtitles ولحقت تلك المخلوقات بالشاحنة وتعلقت بها و فجأة، وجدت الشاحنة تعبر الطريق

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more