"o sıralar" - Translation from Turkish to Arabic

    • في ذلك الوقت
        
    • دور أيًّا يكُن ما تدعو
        
    O sıralar ortaokula yeni başlamış bir öğrenciydim, ...el sanatları kulübüne üye oldum, ...ve güzel nakışlar yapmaya karar verdim. Open Subtitles في ذلك الوقت كنت طالبة في المستوى الاعلى كما كنت عضوة بنادي الحِرف و صممت أن يصبح التطريز الجيد هدفي
    İnanın bana O sıralar sadece İsrail ve Filistin arasındaki çatışmadan bahsediyorlardı. TED اعني ,في ذلك الوقت, ثقوا بي, كانو فقط يشيرون الى الصراع الفلسطيني الاسرائيلي
    Ama O sıralar onu tedavi ediyordum ve birileri bizi öldürmeye kalktı. Open Subtitles ولم اتعامل معه لقد كنت اعالجه نفسيا في ذلك الوقت ثم حاول بعض الأشخاص قتلنا
    Her neyse, onu yalnız bıraktım. O sıralar altı kişiyi boğazlayan birinin davasıyla ilgileniyordum. Open Subtitles تركتها هناك لوحدها , في ذلك الوقت كنت أعمل على قضية
    Ama senin bundan haberin olamaz çünkü O sıralar Arrow olmakla meşguldün.. Open Subtitles لكنّك ما كنت ستعلم، لأنّك كنت بالخارج تلعب دور أيًّا يكُن ما تدعو به نفسك هذه الآونة؟ السهم!
    Elka O sıralar John Glenn ile... berebermiş ayrıca. Open Subtitles بل هو شيء جيد الكا كان يرجع تاريخها جون غلين في ذلك الوقت.
    O sıralar başka bir sanat öğrencisiyle çıkıyordum. Zavallı çocuk. Open Subtitles لقد كنت أواعد طالباً آخر بالمعهد في ذلك الوقت فتى مسكين
    O sıralar Odeo'da aynı zamanda SMS'ler ile uğraşıyorduk, sonra bu ikisini bir araya getirdik, 2006'nın başlarında Twitter'ı Odeo'nun yan bir projesi olarak başlattık. TED في ذلك الوقت كنا نلهو مع الرسائل القصيرة في أوديو، فكأننا أدخلنا المشروعين مع بعضهما الآخر، وفي بداية 2006 أطلقنا تويتر كمشروع جانبي لأوديو.
    Dahi Humbert, O sıralar hala gündemde olan varoluşçulukla ilgili... bir filmin yapımında baş danışman olmuştu güya. Open Subtitles أنا سأكون في المستقبل ...المستشار الأول في مشروع فيلم يتحدث عن نظرية الوجود .لقد كان الموضوع شيق في ذلك الوقت
    Biliyorum. O sıralar 173. tümendeydim. Open Subtitles لقد كنت في رقم 173 في ذلك الوقت
    Aslında, ben de görmedim. O sıralar Güney Afrika'daydım. Open Subtitles - لم أره بنفسي كنت في جنوب أفريقيا في ذلك الوقت
    O sıralar Amy'nin patronu gibiydim. Open Subtitles - عَملنَا سوية. أنا كُنْتُ نوعا ما رئيسا لأيمي في ذلك الوقت.
    Ben O sıralar bir sürat teknesi modeliyle takılıyordum. Open Subtitles كنت أواعد عارضة ازياء . في ذلك الوقت
    Dışişleri Bakanlığı'nın söylediğine göre de O sıralar Londra'da yaşıyormuş. Open Subtitles حسناً ، قسم الولاية قال أنه كان يعيش في " لندن " في ذلك الوقت
    O sıralar Jay çok fazla içiyordu. Open Subtitles لقد أصبح (جاى) يشرب بشكل سيء جداً في ذلك الوقت
    - O sıralar, görünen-- - Dur tahmin edeyim. Open Subtitles في ذلك الوقت بدا أن- دعيني احزر-
    (Kahkahalar) Ve dedim ki; dört sene bu işi yapacağım, para biriktireceğim -- O sıralar aile kuruyordum -- biraz olgunlaşırım, ve belki bu sırada nöroloji de biraz olgunlaşır. TED (ضحك) و قلت, أريد أن أقوم بهذا لمدة أربع سنوات, أجمع بعض المال, و كنت في ذلك الوقت أكوّن عائلة, و أنضج قليلاً, و ربما ينضج علم الأعصاب قليلاً.
    Ama senin bundan haberin olamaz çünkü O sıralar Arrow olmakla meşguldün.. Open Subtitles لكنّك ما كنت ستعلم، لأنّك كنت بالخارج تلعب دور أيًّا يكُن ما تدعو به نفسك هذه الآونة؟ السهم!

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more