"okuması" - Translation from Turkish to Arabic

    • القراءة
        
    • يقرأ
        
    • قراءته
        
    • يقرأها
        
    • لقراءة
        
    • بقراءة
        
    • تقرأها
        
    • تقرأه
        
    • قرائته
        
    • القراءه
        
    • ليقرأ
        
    • قرائتها
        
    • للقراءة
        
    • لقرائتها
        
    • المقروءة
        
    Bu arada herkesin bu kitabı okuması mecburi, tamam mı? TED بالمناسبة، تعتبر القراءة للجميع أمرا إلزاميا، فهمت؟
    Sadece günlük hayat lisanı için bize kafiyeli şiirler okuması mı gerekiyor? Open Subtitles ألا تكفي مصطلحات الحديث اليومي أم ينبغي عليه أن يقرأ لنا القصائد
    Hey,sanırım burda birşey yazıyor, fakat okuması zor. Open Subtitles هيي، أظن بأن هناك شيئاً مكتوباً هنا ولكن من الصعب قراءته
    Bak ne diyeceğim. Basılması gerekmiyor, kimsenin okuması da gerekmiyor. Open Subtitles سأخبرك بشيء، لن يتم نشرها أبداً لن يقرأها أحداً أبداً
    Oğlunu kitap okuması için kütüphaneye getiren masum bir kadın. Open Subtitles إنها إمرأة بريئة والتى أتت بإبنها إلى المكتبة لقراءة الكُتُب.
    Hayır, hayır, Bay Corleone'ye demecini okuması için izin veriyorum. Bunu kayıtlara geçireceğim. Open Subtitles لا, سأسمح للسيد كورليونى بقراءة تصريحه و سأسجلة
    Bayan Oliver bize gelip, Norma'nın okuması için bir kitap bırakmıştı. Open Subtitles لقد تلطفت السيدة أوليفر بالقدوم إلى الشقة لتترك رواية لنورما لكي تقرأها
    Her kadının okuması gereken bir şey verelim diye düşündük. Open Subtitles لقد قررنا بأن نهديك شيء. ينبغي على كل امرأة أن تقرأه.
    Şu an için okuması biraz zor olabilir, ama çabalarına değecektir. Open Subtitles الآن قد تجدين صعوبة في قرائته لكنه يساوي الجهد
    okuması kötü olan bazıları ise projeden ilham alarak okuma becerilerini geliştirmek için eğitimlere katıldılar. TED وألهمت بعض ضعاف المستوى في القراءة نظرًا لما استطاعوا تحقيقه بالذهاب للصفوف التعليمية لتطوير مهارات القراءة لديهم.
    Bir İngiliz kadınının ata binmek dururken kitap okuması olağandışı olabilir, ama mümkündür. Open Subtitles لابد ان اقولو انه شئ غير مألوف على المرأة الأنجليزية ان تفضل القراءة على ركوب الخيل, ولكن هذا جائز
    Steve Pink günlüğünü okuması eve geldikten beş ay sonra gerçekleşti. TED ستيف بينك يقرأ جريدته بعد خمسة اشهر من رجوعه للوطن .
    Buz kesildim, çünkü O'nun okuması bir yana harfleri söyleyebildiğini bilmiyorduk. "Isaac, Bunu nasıl yaptın?" TED ولقد ذُهلت، لأننا لم نعلم انه يستطيع أن يتهجى وأقل من ذلك أن يقرأ لذلك سألتةُ، كيف فعلت ذلك يا آيزاك؟
    Yazması bir saat sürdü, okuması da bir saat sürer diye düşündüm. Open Subtitles استغرقت ساعة في كتابته، حسبت أن قراءته ستستغرق ساعة أيضاً.
    Ben de dedim ki okuması uzun süren bir kitap getireyim bari. Open Subtitles لهذا فكرت في إحضار كتاب تستغرق قراءته وقتًا
    -Onun okuması yazması yoktur. İnatçılık etmeyi kes. Open Subtitles انه لا يعرف حتى كيف يقرأها - انتهى عن ان تكونى عنيده لتلك الدرجه -
    Yasak kitapları okuması için özel öğretmen tuttular. Open Subtitles أحضروا معلّم خصيصاً لقراءة الكتب التي منعتها الرقابة في بوسطن
    Jefferson'ı suçlayamayız ama. İncil okuması ağır bir eser. Open Subtitles نحن بالطبع لا نستطيع لومه لأنّ الكتاب المقدّس ليس بقراءة خفيفة
    Natasha'nın okuması için bir kart vardı. Ne yazıyordu... "Yeni şarkın için tebrikler. Open Subtitles كان يوجد عليه بطاقة الى ناتاشا لكي تقرأها
    Annenin okuması için birşey bırakmama izin ver. Open Subtitles سوف أترك لك شيئا لوالدتك كى تقرأه
    Tüm yeni muhafızların okuması zorunlu. Open Subtitles مطلوب قرائته من كل المراقبين الجدد
    Ve okuması oldukça zor ama eğer hala isterseniz... Open Subtitles و انه صعب القراءه نوع ما لكن ان كنت تــريــديـنـه
    Bu da okuması için çobana bir sürü zaman sağlar. Open Subtitles مما يعطي الكثير من الوقت للمرء ليقرأ
    Ortalara gidildikçe mezarlar daha eski. okuması zorlaşıyor. Open Subtitles الاضرحة التى فى الوسط اقدم بكثير من الصعب قرائتها
    Kriiptonlu dna'sını insan biliminin okuması çok zor değil mi? Open Subtitles الحمض النووي الكربتوني معروف من الصعب للعلم البشري للقراءة
    Roy, okuması için güvenebildiği tek kişiydi, Roy da bunu gayet iyi biliyordu. Open Subtitles الوحيد الذي وثق به لقرائتها كان روي وروي كان متأكداً
    Desenli rüzgarlık tırnaklardaki iyot kalıntısı ve skor kağıdına yazdığı okuması zor yazıyı da göz önüne alırsak tek bir sonuca varabiliriz. Open Subtitles عندما تحسبين حروف نقش الزينة المخصصة على السترة وبقع اليود تحت الأظافر، ولفائف الورق غير المقروءة على بطاقات تسجيل الأهداف فيمكنكِ إستنتاج شيء واحد فرجلنا هنا كان طبيباً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more