"okyanus" - Translation from Turkish to Arabic

    • المحيط
        
    • المحيطات
        
    • البحر
        
    • المُحيط
        
    • للمحيط
        
    • المحيطية
        
    • المحيطَ
        
    • للمحيطات
        
    • بالمحيط
        
    • المحيطِ
        
    • محيط
        
    • محيطات
        
    • والمحيطات
        
    • محيطاً
        
    • أوشن
        
    Pek çok derin deniz canlısı okyanus havzasındaki aynı genetik dağılıma sahip. TED والكثير من المجتمعات العميقة لديها توزيع جيني الذي يتوزع على قاع المحيط
    Bütün akarsular en sonunda okyanusa ulaşır çünkü okyanus onlardan alçaktadır. TED إن كل التدفقات تجري في النهاية إلى المحيط لأنها أقل منه.
    okyanus için çalışan gönüllü bilim insanı birliğine ihtiyacımız olduğunu düşünüyorum. TED وأعتقد بأننا نحتاج إلى تحالف من العلماء المواطنين من أجل المحيط.
    Aksi takdirde Dünya'nın kendi bakterileri ile okyanus gezgenlerini kazara kirletebiliriz ki bu da uzaylı yaşamını yok edebilir. TED وإلّا سوف نلوّث عالم المحيطات بغير عمد وذلك عن طريق البكتيريا الأرضيّة، والتي قد تسبب دمار حياة الكائنات الفضائيّة.
    okyanus dünyanın en geniş sıradağlarını, yani okyanus ortası sırtını içeriyor. TED يحتوي المحيط على أكبر سلاسل الجبال في العالم قمة منتصف المحيط.
    okyanus gezegenimizi tanımlıyor ama bir bakıma okyanusu biz tanımlıyoruz. TED المحيط يُعرِّف كوكبنا، لكن وبمعنىً حقيقي للغاية، نحن نُعرِّف المحيط.
    Yani Paskalya Tavşanı okyanus zeminine değişik şeyler bırakıyor ve araştırma yaptığımız bu sıra dağ üzerinde kocaman metal yataklarına sahipsiniz. TED فهل قام ميكي ماوس بوضع هذه الأشياء في قاع المحيط, ولدينا احتياطيات ضخمة من المعادن الثقيلة هنا في هذه السلسلة الجبلية.
    Ve böyle bir odada oturup elinizde joystik, kulağınızda kulaklık ile bunun gibi bir robotu okyanus tabanında oradan oraya sürebilirsiniz. TED ويمكنك الجلوس في غرفة مثل هذه مع عصا تحكم وسماعات رأس وقيادة روبوت مثل ذاك حول قاع المحيط في الوقت الحقيقي.
    ERVIS, okyanus yüzeyindeki atığı emen ve temizleyen akıllı bir gemi. TED إيرفيس هي سفينة ذكية تمتص المخلفات من على سطح المحيط وتنظفه.
    Belki zehirli kimyasallar, belki de küresel ısınma sonucu okyanus asitleşmesi bile. TED ربما المواد الكيميائية السامة، أو حتى تحمض المحيط الناجم عن تغيُّر المُناخ.
    Ama asıl korkutucu şey okyanus ile ilgili fiziksel ve kimyasal şeylerdir. TED هناك حقا اشياء مخيفة بالرغم من ذلك جسدي وكيميائي الصور داخل المحيط
    Ancak okyanus plastiğini engellemek insanoğlunun karşısına çıkabilecek en büyük fırsat. TED ولكن منع البلاستيك من تلويث المحيط ربما سيصبح أفضل فرصة للبشرية.
    Çoğunuz bunu hayal bile edemiyorsunuz belki ancak okyanus cebinizde olacak. TED الكثير منكم لا يفكر بهذا الآن لكن المحيط سيكون في جيبكم
    Şeklini ve okyanus yüzüşü için kuvvetlendirilmiş aerodinamik dizaynını görebilirsiniz TED يمكنكم رؤية شكلها وتصميمها الانسيابي تملك القوة للسباحة في المحيط
    O lanet okyanus, Pasifik'in yanında yüzme havuzu gibi kalıyor. Open Subtitles ذلك المحيط الملعون ذو الثغرات . بالمقارنة إلى المحيط الهادى
    okyanus çılgınlığı olabilir, ama bu okyanus kabalığı için bir mazeret değil. Open Subtitles .. ربما لديه جنون المجيط لكن ليس هنالك عذر لــ فظاظة المحيط
    Derin derin uçurumlar içinden yedinci okyanus şampiyonu Amalgamous geliyor inanılmaz gücüyle. Open Subtitles من أعمق أعماق المحيط السابع لــ املقميس يظهر البطل الذي لايمكن تصوره
    Ki bu soru beni okyanus bilimiyle birlikte ikinci tutkum olan uzay teknolojisine yönlendiriyor. TED وهذا ما يقودني إلى الجانب الذي أعشقه علم المحيطات ذاك الذي يكمن خارج نطاق التقنيات
    En yüksek dağ zirvelerindeyken de en derin okyanus çukurlarında olduğu kadar rahattır. Open Subtitles إنهُ في موطنه سواء أكان على قمة أطول جبل أو اعمق أخاديد البحر.
    okyanus, iletişimsiz bir şekilde kaybolmak isteyeceğin bir yer değildir. Open Subtitles المُحيط ليس مكاناً تودّ أن تكون ضائعاً فيه بدون إتصال.
    okyanus ve hava akımları yıl boyunca dramatik değişikliklere neden olur. Open Subtitles الحركات الهائلة للمحيط وتيّارات الهواء تُحدث تغيّرات كبيرة على مدار العام
    Tam aksine ördekler dünyanın her tarafına dağıldı. Araştırmacılar, okyanus akıntılarını daha iyi anlayabilmek için oyuncakların izledikleri yol haritalarını çıkardılar. TED بل حصل العكس تماما، إذ طاف البطّ حول العالم بأسره، فاستخدم الباحثون مسارها لرسم تخطيطٍ أفضل حول التيارات المحيطية.
    Burası küçük bir okyanus adası.Geçenlerde,giden bir gemi saldırıya uğramış ve yağmalanmış. Open Subtitles هذه مجموعةِ الجُزر الصغيرةِ في بلادُ المحيطَ. مؤخراً، كان المسافرَ يهاجم ويسلب
    Özellikle açık okyanus girdapları dediğimiz yerlerde çok fazlalar. TED إنهم يتواجدون بوفرة خاصةً في ما يسمى بالمناطق المفتوحة للمحيطات.
    Sanırım, pek çok insan sermaye piyasalarıni bir okyanus gibi düşünüyor. TED أعتقد أن العديد من الأشخاص يشبهون الأسواق المالية نوعاً ما بالمحيط.
    Nedense okyanus beni susatır. Open Subtitles أنا لا أَعْرفُ ما هو حول المحيطِ ذلك يَجْعلُني عطشان جداً.
    Eğer bu bir okyanus gezegeniyse ve biz sadece küçük bir azınlıksak bu insanoğlunun düşündüğü bir çok şeye müdahele ediyor. TED اذا كان هذا كوكب محيط ولدينا فقط أقلية صغيرة من هذا الكوكب، انه فقط يتعارض مع الكثير من ما تعتقده الانسانية.
    Bir okyanus dolusu ergen buraya ders almaya geliyor... ancak asla yüzme öğrenmiyor... zil çaldığındaysa Kızıl Deniz gibi ayrılıyorlar. TED محيطات من المراهقين يأتون لتلقي الدروس ولكن لم يتعلموا أبدا كيفية العوم, جزء كالبحر الأحمر عندما يدق الجرس.
    Milyonlarca yıl boyunca, hayvanlar okyanus ve nehirlere hapsolmuştu. Open Subtitles لملايين السنين، وقد اقتصرت الحيوانات على الأنهار والمحيطات.
    Cevaplanamayan bazı "balıksı" detaylar, ...ve bir "okyanus" kadar ihtimaller... Open Subtitles و كشفنا العديد من الأسرار النتنة و محيطاً من الإحتمالات
    Bahamalar'daki "okyanus Atlası"na gelen ziyaretçiler yakınlardaki petrol rafinerisinden bir sızıntıya işaret ettiler. TED ألقى زوار"أوشن أطلس" في الباهاماس الضوء على تسرب من مصفاة بترولية قريبة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more