Sherry ile olan ilişkin hakkında bir sürü soru olacak. | Open Subtitles | أعتقد سيكون هناك الكثير من الأسئلة حول علاقتك بـ شيري |
Sherry ile olan ilişkin hakkında bir sürü soru olacak. | Open Subtitles | أعتقد سيكون هناك الكثير من الأسئلة حول علاقتك بـ شيري |
Bunun anlamı, anne ve babanla olan ilişkin başarısız mı? | Open Subtitles | هل ذلك يعني أنّ علاقتك مع والديك لم تكن ناجحة؟ |
Senin yabancılarla olan ilişkin mi, benim seninle olan ilişkim mi? | Open Subtitles | أتقصد علاقاتك مع الغرباء أم علاقتك معي؟ |
Luci ile olan ilişkin hayatındaki başka insanlarla olan anılarını canlandırıyor mu? | Open Subtitles | هل علاقتكِ مع لوسي إحضار الذكريات من أي شخص آخر في حياتك؟ |
Çocuklarla olan ilişkin, kadınlarla olan ilişkine rakip olabilir. | Open Subtitles | طريقتك مع الطفل تبارى فقط مع طريقتك مع النساء |
Kızım ile olan ilişkin hakkında epeyce düşündüm. | Open Subtitles | كنت أفكر كثيرا في علاقتك مــع إبنتــي الوحيدة |
Bayan Bristow'la olan ilişkin hakkında konuşmak istiyordum. | Open Subtitles | أردت التحدث معك بخصوص علاقتك مع الآنسة بريستو. |
Gerçek şu ki Oliver'la olan ilişkin hiçbir zaman bitmeyecek. | Open Subtitles | ،لأن الحقيقة، أن علاقتك وأوليفر لن تنتهي أبداً |
Ayrıca, senin onunla olan ilişkin hakkında dürüst olmaya isteksiz olduğunu da söyleyebilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أميّز أيضاً أنك لا تقول الصراحة حول علاقتك الحقيقية به |
Serena ile olan ilişkin gizlice buluşmanızı açıklayabilir ama Blair'in beni hayatından çıkarması bu durumda hiç mantıklı olmuyor. | Open Subtitles | علاقتك بـ" سيرينا " قد تفسر التسلل بالارجاء لكنها غير منطقية لواقع ان " بلير " اخرجتنى من حياتها |
Dinle, Adam'la olan ilişkin nedeniyle bu davadan uzak kalsan iyi olacak. | Open Subtitles | أظن أنه بسبب علاقتك مع آدم ربما عليك أن تتكلمي معه |
Meredith'i seviyoruz, ama onunla olan ilişkin... adil görünmüyor. | Open Subtitles | ولكن علاقتك بها تبدو غير عادلة لا أفهم , ماذا تقولين ؟ |
Eğer söylemek istediğin bunların Olivia ile olan ilişkin yüzünden olduğu ise... | Open Subtitles | ما تقوله الآن اني الملامة على علاقتك بأوليفيا.. |
Babamla olan ilişkin tekrar rayına oturduğu için memnunum. | Open Subtitles | اوه، أنا سعيدة أن علاقتك مع والدي قد عادت لطريق الصحيح |
Gwen Stevens"la olan ilişkin nedir? | Open Subtitles | ما هي علاقتك مع جوين ستيفنز؟ ؟ |
- O konuda gizli saklı yok. Annesi kız kardeşim. - Onunla olan ilişkin. | Open Subtitles | لا يوجد أسرار إنها أختي علاقتك بها |
Kadınlarla olan ilişkin gerçekten tuhaf bir hal almaya başladı Art. | Open Subtitles | علاقاتك مع النساء صارت أكثر وأكثر غرابة، يا (ارت) |
Kocanla olan ilişkin hakkında kötü konuşmak istemem ama bu sabah geldiğinde bana neler olduğunu anlattığını söylemek istiyorum. | Open Subtitles | لا أريدُ بأن أسببَ طعنًا بين علاقتكِ معَ زوجكِ لكن أودُ بأن أوضحَ لكِ أن عندما أتيت بهذا الصباح، |
Kelimelerle olan ilişkin, beynin küften ya da polenlerden ya da fıstıktan dolayı her gün anafilaktik şoka girme riskiyle yaşamak, bu gerçekten yürek ister dostum. | Open Subtitles | طريقتك مع الكلمات عقلك شجاعتك لمواجهة كل يوم |
Roz ile olan ilişkin. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا هذا حول علاقتكَ مَع روز. |
Ama bir insan kızla olan ilişkin için hepimizi kandırdın. | Open Subtitles | لكنك خدعتنا بعلاقتك مع تلك الفتاة البشرية |