"olduğunu söyleyen" - Translation from Turkish to Arabic

    • يقول أن
        
    • يدعي أنه
        
    • مفادها أن
        
    • يدّعي أنه
        
    • يقول بأنه
        
    • تقول أنّ
        
    • يخبرنا أن
        
    • يخبره بحقيقته
        
    • من قال أن
        
    • يقول بأنّه
        
    • قبلًا أنّك
        
    • الذي قال
        
    • الذين يقولون
        
    • الذي قلت
        
    • أنت من قال
        
    Savaştan sonra Muhammed, zaferin Allah'a ait olduğunu söyleyen bir vahiy aldı. Open Subtitles بعد المعركة تلقى محمد وحيا من ربه يقول أن النصر من عند الله
    Dedektif Lasky olduğunu söyleyen bir adam geldi elinde senin robot resmin vardı ve sorular sordu. Open Subtitles شخص يدعي أنه يدعى المحقق لاسكي جاء برسم يدوي
    Bana bu otelde bir rezervasyonum olduğunu söyleyen bir kartpostal aldım. Open Subtitles وصلتني هذه البطاقة البريدية والتي مفادها أن لدي حجز بهذا الفندق
    Vampir olduğunu söyleyen birinden bir sürü mesaj almış. Open Subtitles ماذا؟ صندوق الرسائل ممتلئ من شخص يدّعي أنه مصاص دماء
    Ve 3. hatta polis olduğunu söyleyen biri var. Open Subtitles والآن لدينا شخص على الخط الثالث يقول بأنه شرطي
    Hey, elimde Diane Huxley adında, CTU için bilgisi olduğunu söyleyen bir kadın var. Open Subtitles لديّ هنا إمرأة تدعى دايان هجكسلى تقول أنّ لديها معلومات لوحدة مكافحة الإرهاب
    Herkesin birer günahkar olduğunu söyleyen, çok okunan bir kitap var. Open Subtitles هناك كتاب يقرأه الجميع يخبرنا أن كلنا مذنبين
    Gerçekte ne olduğunu söyleyen tek ben olduğumdan benden nefret ediyor. Open Subtitles إنه يكرهني لأني الوحيد الذي يخبره بحقيقته
    Unutma, önemli olanın yalnızca bu dünya olduğunu söyleyen sendin ve haklıydın da. Open Subtitles تذكر، أنت من قال أن هذا هو العالم الوحيد الذي يهم وكنت مُحق
    Dışarıda beklettiğim, mutlu olması için gerekli tek şeyin düzenli seks ve patates olduğunu söyleyen bir İrlandalı'm var. Open Subtitles ثمّة إيرلندي بانتظاري. الذي يقول أن كل ما يحتاجه ليغدو سعيدًا هو إقامة العلاقات باستمرار وبعض البطاطا.
    Sonra ben her şeyin alt üst olduğunu söyleyen nereden geldiği belli olmayan o e-postayı aldım. Open Subtitles وبعدها أستلمتُ بريد إلكتروني مجهول يقول أن كُل شيء سيكون بعيداً عن الأنظار.
    İçimizde, kanın kutsama olduğunu, sevginin de nefret olduğunu söyleyen bir hain var. Open Subtitles هناك أفعى بحديقتنا، الشخص الذي يقول أن الدماء مباركة والكراهية حب،
    Evet, İsa olduğunu söyleyen ve kaybolmuş 2 Alman turist arasında sandviç oldum. Open Subtitles أجل جلست بين رجل يدعي أنه عيسى وبين سائحين ألمانيين ضائعين تماماً.
    Şeytan olduğunu söyleyen biri varsa, o işi ciddiye almalısın. Open Subtitles أي شخص يدعي أنه الشيطـان، عليك أن تأخذ كلامه على محمل الجدّ.
    Bu otelde rezervasyonum olduğunu söyleyen bir posta kartı var. Open Subtitles وصلتني هذه البطاقة البريدية والتي مفادها أن لدي حجز بهذا الفندق
    Grubumda Şeytan olduğunu söyleyen biri var. Open Subtitles هنـاك مريض في مجموعتي حـاليـا يدّعي أنه الشيطـان.
    Mesajdan olduğunu söyleyen bir adam var. Open Subtitles ثمة رجلٌ هنا يقول بأنه المسؤول عن الرسالة
    Hey, elimde Diane Huxley adında, CTU için bilgisi olduğunu söyleyen bir kadın var. Open Subtitles من فضلك , لديّ إمرأة هنا , تُدعى دايان هجكسلى تقول أنّ لديها معلومات للوحدة
    Herkesin birer günahkar olduğunu söyleyen, çok okunan bir kitap var. Open Subtitles هناك كتاب يقرأه الجميع يخبرنا أن كلنا مذنبين
    Gerçekte ne olduğunu söyleyen tek ben olduğumdan benden nefret ediyor. Open Subtitles إنه يكرهني لأني الوحيد الذي يخبره بحقيقته
    Ninjaların gey olduğunu söyleyen sendin. Bunu neden bir problem hâline getirmeye çalışıyorsun ki? Open Subtitles أنت من قال أن النينجا مثلي الجنس لماذا تريد أن تجعل هذا مشكلة؟
    Aslında lanetli olduğunu söyleyen pek fazla kimse yok ama yaşlı bir kadın vardı, Mary Brown, o-- Open Subtitles حسنا ليس هناك العديد من الناس الذي يقول بأنّه مطارد... ... لكنكانهناكهذهالإمرأةالعجوز , ماري براون، الذي...
    Ne kadar iyi bir fotoğrafçı olduğunu söyleyen olmuş muydu? Open Subtitles أأخبرك أحد قبلًا أنّك مصورة ممتازة؟
    Geleceği görmenin imkansız olduğunu söyleyen sendin. Open Subtitles أنت الشخص الذي قال أنه من المستحيل أن نرى المستقبل
    Hipnotize olduğunu söyleyen insanlar yalnızca rol yapıyorlar. Open Subtitles الناس الذين يقولون بأنّهم نوّموا كانت فقط مماشاة.
    Daha fazla kültüre ihtiyacımız olduğunu söyleyen sendin. Open Subtitles أنت الذي قلت أننا بحاجة إلى مزيد من االثقافة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more