"olduğunun farkındasın" - Translation from Turkish to Arabic

• تدرك أن
• تعلم أنك
• علم بأن
• تدركين أن
• أنتِ تدركين أنّ
• أتعلمين ان
• تدرك أنك
• تدرك ما هي الامور
• تُدرك أنّ
• تُدركي أن

Burada alkol tüketiminde sınırlama olduğunun farkındasın, değil mi?
تدرك أن هناك قيود على أستهلاك الكحول بهذة المحطة

Başka bir kadınla seks yapmanın sana iyi geleceği önerisinin dünyanın en ahmakça şeyi olduğunun farkındasın, değil mi?
أنت تدرك أن إقتراح ممارسة الجنس مع نساء أخريات كان شيء غبي بشكل لا يمكن نسيانه

Şerif değil şef olduğunun farkındasın, değil mi?
تعلم أنك الرئيس ولست الشرطي, صحيح؟

Buranın gezegendeki en güvenli askeri tesis olduğunun farkındasın, değil mi?
أنت على علم بأن هذه أأمن منشأة عسكرية على وجه الأرض

Bunun benim için çok önemli olduğunun farkındasın, değil mi?
وأنتِ تدركين أن هذا الأمر مهم جداً بالنسبة لي.

Bunun hayatında dokunduğun en değerli obje olduğunun farkındasın değil mi?
انك تدرك أن هذا اثمن شئ من صنع الانسان لمسته

Sabbatino biraderlerin burada olduğunun farkındasın değil mi? İkisinin de.
أنت تدرك أن الأخوين ساباتينو كلاهما هنا؟ أعرف.

- Çocuk pornosunun yasadışı olduğunun farkındasın, değil mi?
هل تدرك أن أفلام الأطفال الإباحية محظورة قانوناً؟ الفيلم بأكمله زائف.

Bunun bir iktidar mücadelesi olduğunun farkındasın değil mi evlat ?
تدرك أن ذلك صراع على فرض السيطرة يا بنيّ

Bunun imkansız olduğunun farkındasın.
يجب أن تدرك أن ما تفكّر فيه غير ممكن

Paranın sahte olduğunun farkındasın, değil mi?
لكنك تدرك أن المال مزيف صحيح ؟

Kuzey Dakota'da olduğunun farkındasın, değil mi?
تعلم أنك في شمال داكوتا أليس كذلك؟

Özel olduğunun farkındasın.
كنت تعلم أنك مميز

Burasının aktif bir yangın yeri olduğunun farkındasın, değil mi?
انت على علم بأن هذا هو مسرح حريق ما زال تحت التحقيق أليس كذلك ؟

Bu odada başkalarının da olduğunun farkındasın değil mi?
شكراً لك أنت على علم بأن هناك أشخاص آخرون بالغرفة , أليس كذلك ؟

Çizgi romanların da Amerikan edebiyatının bir parçası olduğunun farkındasın, değil mi?
هل تدركين أن الكتب المصوّرة جزء من الأدب الأمريكي ؟

Yaptığın seçimin kalıcı olduğunun farkındasın.
أنتِ تدركين أنّ القرار الذي اتخذتيه سيكون للأبد

Sadece bugünlük bir unvan olduğunun farkındasın, değil mi?
أتعلمين ان هذه تسمية لهذا اليوم فقط صحيح ؟

- Bir seçeneğin olduğunun farkındasın.
تدرك أنك تمتلك خياراً وماذا يكون؟

Amsterdam'da neyin yasal olduğunun farkındasın, değil mi?
أنت تدرك ما هي الامور القانونية في أمستردام .. اليس كذلك؟

Şu anda yaptığın kahvaltının, 12 saat dağda operasyonda olacak insanların yaptıkları kahvaltıyla eş değer olduğunun farkındasın, değil mi?
تُدرك أنّ فطوراً بهذا الحجم يُعدّ لأشخاصٍ على وشك العمل في حقلٍ لـ 12 ساعة.

Yaptığın seçimin kalıcı olduğunun farkındasın.
أنت تُدركي أن القرار الذي تتخذيه الـأن، دائم.