O zamana kadar, Olduğunuz yerde kalın. Normal hıza düşün... | Open Subtitles | أبق حيث أنت وحسب ستعود للسرعة الطبيعية بعد قليل |
Olduğunuz yerde kalın. İhtiyar hala elimde. | Open Subtitles | إبقَ حيث أنت.انا ما زلَت احْصلُ على الرجل العجوزِ. |
Rahmet sizi neredeyseniz bulur, ama sizi Olduğunuz yerde bırakmaz. | TED | تجدكُم النعمة حيث أنتم تمامًا، ولكن تترككم حيث تجدكم. |
Olduğunuz yerde kalın çocuklar. Her şey çok güzel olacak. | Open Subtitles | . ابقوا مكانكم أيها الأولاد كل شيء سيكون رائع حقاً |
Hepininizin aynı anda üstüne gelmeyeceğinize dair ona söz verdim o yüzden Olduğunuz yerde kalın. | Open Subtitles | لقد وعدتها ألا أدعكم تقتربون منها ابقيا مكانكما فحسب |
Beni duyuyorsanız hareket etmeyin, Olduğunuz yerde kalın ve bana durumunuzu söyleyin. | Open Subtitles | إذا أنت يمكن أن تسمعني، لا يتحرّك. فقط إقامة حيث أنت وتخبرني إذا أنت بخير. |
Olduğunuz yerde durmanız daha iyi, efendim. Meteor darbeleri alıyoruz. | Open Subtitles | من الأفضل أن تبقى حيث أنت سيدي نحن نتلقى ضربات من النيزك |
Polis, Olduğunuz yerde kalın. | Open Subtitles | شون , علينا الخروج من هنا حالأ هنا شرطة .. ابقَ حيث أنت |
Pekala bayan, Olduğunuz yerde kalın. | Open Subtitles | حسنا ، رمية خاطئة، فقط أبقى حيث أنت. |
Olduğunuz yerde kalın Leydim , biz birasaaaaa... | Open Subtitles | فقط إنتظري حيث أنت يا صاحبة السمو و سنكون عندك خلال... |
Onlara; "Olduğunuz yerde kalın ve yollara dökülmeyin!" dediysek de paniği önleyemedik ve kaçış başladı. | Open Subtitles | بربكم أبقوا حيث أنتم لا تخرجوا للطرقات لكنهم جميعاً أصابهم الهلع و غادروا منازلهم |
Olduğunuz yerde kalın çocuklar. Su almak için duruyoruz. | Open Subtitles | إبقوا حيث أنتم يا رجال نحن فقط نتوقف للماء |
Güzel. Tamam, Olduğunuz yerde kalın. Hepinizi tek tek alacağız. | Open Subtitles | جيد حسنا، فلتبقوا حيث أنتم وسنخرجكم واحدا بعد الآخر |
Olduğunuz yerde kalın! O kolileri indirin. | Open Subtitles | جميعكم ,الزموا مكانكم ضعوا هذة الصناديق أرضاً |
Şimdi ya çizgiyi geçip o küçük mutlu hayatınıza dönersiniz ya da Olduğunuz yerde kalır, benimle bu yola çıkarsınız. | Open Subtitles | الأن اما تعبرون الخط وتذهبون في سبيلكم او تبقوا مكانكم وتأتون معي |
Silahlarınızı bırakın ve Olduğunuz yerde kalın. | Open Subtitles | ألقيا أسلحتكما أرضاً، وإبقيا في مكانكما! |
Sonra Olduğunuz yerde kalın. | Open Subtitles | و ابقيا مكانكما |
Olduğunuz yerde kalın kumandan. Bu bir tuzak. | Open Subtitles | ابقى حيث انت ايها القائد , انه فخ |
Güvenlik noktasını ihlal ettiniz. Olduğunuz yerde kalın. | Open Subtitles | لقد تجاوزت نقطة التفتيش الأمنية ابقى في مكانك |
Olduğunuz yerde kalın, Bayan Finching. | Open Subtitles | -إبقِ حيث أنتِ ، سيدة "فينشينغ ". |
Kaçmayın, durun Olduğunuz yerde! İhtirasın borcu ödendi. | Open Subtitles | لا تهربوا وابقوا في أماكنكم لقد تحقق حلمنا |
Olduğunuz yerde kalın! Hepiniz! Şu tarafa! | Open Subtitles | أبقوا كما أنتم ، جميعكم أسرع ، هناك ، أحضرهم |
Olduğunuz yerde kalın. O numarayı bir kere yuttum. | Open Subtitles | ابقيا حيث أنتما لقد وقعت في تلك الخدعة من قبل |
Silahlarınızı bırakın, yoksa Olduğunuz yerde ölürsünüz. | Open Subtitles | سلموا أسلحتكم , أو موتوا حيث تقفون |
Olduğunuz yerde kalın size zarar gelmeyecek | Open Subtitles | توقّفْ الآن و لا أحد سيؤذيك |
Olduğunuz yerde kalırsanız sizin için iyi olur. | Open Subtitles | سوف تكون هناك حق تعرف ما هو جيد بالنسبة لك. |
Hanım efendi, Olduğunuz yerde kalın. | Open Subtitles | سيّدتي، إبقي مكانِك. |