"olgun bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • ناضج
        
    • ناضجة
        
    • النضج
        
    • ناضحة
        
    • ناضجاً
        
    Böyle bir disiplin, bu medyadan olgun bir şekilde faydalanılması için şart. TED التي نحتاجها لإستخدام ناضج لهذه الوسيلة الإعلامية الإعلام ، وأفق الإعلام كما عهدناه
    Hepimiz, olgun bir yetişkin gibi zorluklarla baş etmeyi öğrenmek zorundayız. Open Subtitles كلاُ منا,في طريقه,يجب أن يتعلم كيف يتعامل مع المصاعب بإسلوب واعٍ و ناضج
    Bir dakikada tamam. Bu çok olgun bir davranıştı! Open Subtitles أعطيها دقيقه واحده أوه هذا تصرف ناضج جداً
    Annen olgun bir kadındı ve 22 yaş eskisi gibi değil. Open Subtitles أمك كانت ناضجة و سن 22 لم يكن كما كان سابقاً
    Ben olgun bir kadınım, çocuk değilim. Benim çocuklarım var. Open Subtitles أنا أمراءة ناضجة ولست فى سن المراهقه لكنى الأن مراهقة
    Ne kadar da olgun bir davranıştı. Open Subtitles حسنٌ, لقد كان هذا تصرفاً غايةً في النضج.
    Sizi temin ederim, tamamen olgun bir şekilde tanıklık yapacağım. Open Subtitles أودّ أن أؤكّد لكم، سأكون ناضجاً تماماً بذهول على المنصّة
    Eminim Richard gibi olgun bir adam görse, hiç rahatsız olmaz. Open Subtitles بالتأكيد يمكن لرجل ناضج مثل ريتشارد أن يشاهد فيلماً كهذا وألاّ يشعر بالاستياء.
    Augusten ile olan ilişkinin... olgun bir aşk olmadığını söylüyorum. Saçmalık! Open Subtitles اتكلم عن الحب عندما تكون اكبر, هو حب ناضج.
    O kadar çok kere oldu ki, annem çok olgun bir tepki geliş tirdi. Open Subtitles حدث مرات عديدة لدرجة أن امي طورت رد فعل ناضج
    Artı, bu kıyafet kıçını olgun bir karpuz gibi gösterecek. Open Subtitles بالاضافة، سيجعل مؤخرتك تبدو كبطيخ صغير ناضج
    Oldukça olgun bir gençle konuştuğunu unutuyorsun. Open Subtitles تنسى انك تتعامل مع رجل ناضج جدا من الشباب هنا.
    Bizim için ilişkimizi sonraki adıma olgun bir şekilde çıkarmak için bir fırsat. Open Subtitles إنّها فرصة لنا لننتقل بعلاقتنا إلى المرحلة القادمة على نحوٍ ناضج
    Ben olgun bir adamım, ve bu güven üzerine kurulu bir yetişkin ilişkisi. Open Subtitles انا رجل ناضج, وهذه علاقة ناضجة مبنية على الثقة
    Albay O'Neill'ın zihin durumu hakkında konuşamam, ama olgun bir ortakyaşam, istediğinde konukçuyu kontrol edebiliyorken, bu iş iki taraflı olmuyor. Open Subtitles لا يمكنني ان اخمن حالة الكولونيل اونيل العقلية و لكن بينما هناك متكافل ناضج يمكنه التحكم في المُضيف وقتما شاء لا يكون نفس الامر في الحالتين
    Herkes gibi sizinde olgun bir kadın gibi davranmanız gerekir. Open Subtitles يجب عليك أن تتصرفي كامرأة ناضجة مثل بقية الناس.
    Sen olgun bir kadınsın.Nedime olmak için 11 yaşında olman gerekiyor mu? Open Subtitles أنتي إمرأة ناضجة ، ألا يجب أن تكوني في الحادية عشر لتكوني كذلك؟
    Buraya ikimizle ilgili olgun bir konuşma yapabilme umuduyla gelmiştim. Open Subtitles أنا فعلا جاء هنا على أمل أن يكون محادثة ناضجة عنا.
    Duygusal, spritüel ve cinsel açılardan.Özellikle de cinsel açıdan.olgun bir kadın. Open Subtitles "عاطفيا" "روحيا" "جنسيا" خصوصا "جنسياً"َ هي ناضجة وراغبة لمحاولة أي شيء
    Bu şovun ihtiyacı, daha olgun bir yıldız. Open Subtitles ما يحتاجه هذا العرض هو نجمه , مع القليل من النضج
    Yaşıtım birine göre okulda giymek için çok olgun bir kıyafet. Open Subtitles من النضج جداً لشخص في عمري إرتدائها بالمدرسة.
    Kendi başıma yaşamak benim büyümeme ve olgun bir kişi olmama izin verir. Open Subtitles أن نعرف فلسفتك و هدفك من وراء العيش المستقل العيش المستقل يعطيني الفرصة كي أكون رجلا ً ناضجاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more