"omzumda" - Translation from Turkish to Arabic

    • كتفي
        
    • كتفى
        
    • كتفِي
        
    • بكتفي
        
    • أكتافي
        
    • وكتفي
        
    Bakın, o hemşire önlük giymemi istedi ama omzumda ben vardı... Open Subtitles كانت تلك الممرضة قد طلبت منّي أن أرتدي عباءة ولكن كنت أشكو من شامة على كتفي
    Posta çantasını bunca yıldır hep sağ omzumda taşıdığım için leğen kemiğimde dengesizlik oluştuğunu söylüyorlar ama ben onların dediklerine katılmıyorum. Open Subtitles يقولون بإنه عدم اتزان في الحوض بسبب حمل أكياس البريد على كتفي الأيمن طوال هذه الفترة لكنّي لا أتفق معهم
    Jiminy Cricket'in omzumda oturup ban ne yapıp yapmamam gerektiğini söylemesini istemiyorum. Open Subtitles أنا لَستُ بِحاجةٍ إلى كريكتِ جامني لجُلُوس على كتفي
    omzumda bir delik var ve de ağrıyor bu yüzden birşeyler iç ve kapa çeneni. Open Subtitles إن هناك ثقبا فى كتفى وهو يؤلم لذا فلتتناول شرابا وتصمت
    Bu küçük deneme sayesinde omzumda üç yıldızla emekli olacağım. Open Subtitles هذا التدريبِ الصَغيرِ سَييجعلني أَتقاعدُ مَع نجمة ثالثة على كتفِي.
    Temiz hava almalıydım, omzumda bir el hissettim, beni dışarıya çıkardı. Open Subtitles احتجت لبعض الهواء النقي كان هناك يد على كتفي
    Gözleri ayrık bir papağan vardı omzumda. Open Subtitles و كان عليَّ ارتداء عصابة على عيني و أضع ببغاء محشو على كتفي
    Bugün, neredeyse omzumda ağlıyorsun. Open Subtitles البارحةَ كنتِ تكرهينني واليومَ تبكينَ على كتفي قليلاً
    Birkaç gün sonra, sol omzumda kemerin kestiği yerin morardığını gördüm. Open Subtitles وكنت، كنت قرحة في غضون ساعة ولبضعة أيام بعد ذلك . كدم كتفي الأيسر من حيث ضبط النفس تشديد.
    Canını sıkan bir şey varsa her daim omzumda ağlayabilirsin. Ya da vücudumun diğer kısımlarında. Open Subtitles أوتعلمين، إن كان ثمة ما يضايقك لديكِ كتفي على الدوام لتبكين عليه، أو أي جزء اَخر
    Bebek bakıcılığından tutunda şöförlüğünüze kadar yemeğinizi yapmaktan, omzumda ağlamanıza kadar, Open Subtitles إن أردتِ مني مجالسة أو أخذ أولادكِ أو صنع عشاء لكِ، أو أقدم لكِ كتفي لتبكي عليها، فأنا موجودة
    Posta çantasını bunca yıldır hep sağ omzumda taşıdığım için leğen kemiğimde dengesizlik oluştuğunu söylüyorlar ama ben onların dediklerine katılmıyorum. Open Subtitles يقولون بإنه عدم اتزان في الحوض بسبب حمل أكياس البريد على كتفي الأيمن طوال هذه الفترة لكنّي لا أتفق معهم
    Bir dizim toprakta, kralin kilici omzumda sözleri dinliyorum. Open Subtitles الركبة في الغبار، سيف الملك على كتفي أنصت لكلماته
    Bir tanesi omzumda bir tanesi omzumda değil sonuncu da hiç omzumda değil. Open Subtitles واحداً على كتفي,وآخراً ليس على كتفي وواحداً آخراً بالتأكيد ليس على كتفي
    omzumda ağladığın ve aletimi kıçına sokmadığım için memnunum. Open Subtitles أنا سعيد أنك بكيتَ على كتفي وأنني لم أضع قضيبي في مؤخرتك
    Göbeği açık tişörtüm rüzgârda savrulurken onun da omzumda olması nasıl havalı durur ama. Open Subtitles إلى أي درجة سيكون رائعًا وهو يجلس على كتفي بينما قميصي تحركه الرياح؟
    Ben koridordayken ışıklar gittinde hatırladığım son şey omzumda keskin bir ağrı olduğuydu. Open Subtitles والأضواء إنطفأت آخر ما أتذكر هو ألم حاد في كتفي
    Sonra gelip benim omzumda ağlasın ve tahminen yarım yıl sonra da tamamen benim olsun. Open Subtitles ،وسأجهز كتفى لتبكى عليه وبعدها بنصف عام سأعطيه لها
    Belki de omzumda bir çip vardır, Jethro ama ne zaman Mossad'la uğraşsak, kötü şeyler oluyor. Open Subtitles ربما يكون لدى رقاقه على كتفى,جيثرو ولكن كل مره نتعامل فيها مع الموساد شئ سئ يحدث
    Adamın biri otobüste omzumda uyuya kaldı ve salyaları omzuma aktı. Open Subtitles أي رجل على الحافلةِ نَامَ عليّ وروّلَ على كتفِي.
    Birkaç gün önce omzumda bir kurşunla gökten düştüm. Open Subtitles قبل ثلاثة أيام سقطت من السماء مع رصاصةً بكتفي
    omzumda sıyrıklarım var. Ve zincirler... Open Subtitles الأشرطة حول أكتافي وهذه السلاسل
    Kafamda bir kesik, omzumda da biraz incilme var. Open Subtitles لقد جُرح رأسي وكتفي قد ضُرب بعنف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more