Demetrius, sana Ona ihtiyacımız yok söylüyorum. | Open Subtitles | ديميتريس ، أنا أقول لك نحن لسنا بحاجة إليه |
O tüm olayın dışında kalmak istiyor bizse Ona ihtiyacımız olmadığına hâlâ idrak edemiyoruz. | Open Subtitles | يريد أن يمكث معه لذا نحن لا نوقن لسنا بحاجة إليه |
Ona ihtiyacımız var, onu tutacağız tersini söyleyenlerin canı cehenneme. | Open Subtitles | نحن نحتاجه وسنحتفظ به واللعنة على من يقول عكس ذلك |
Hadi, dostum. Gidip biraz güreş izleyelim. Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | هيا يا رجل، لنذهب لمشاهدة المصارعة، لا نحتاجها |
Yarınki çekimden önce Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لا، نحن لسنا بحاجة له كل عابث لاطلاق النار غدا. |
Daha önce görev başındayken sarhoş olmamıştı. Ona ihtiyacımız var, Yüzbaşı. | Open Subtitles | هو لم يسًكر أبدًا في العمل فيما مضى نحتاج إليه, كابتن |
- Koyduğumun sürtüğü! - Tony, dur. Ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | ـ أيتها السافلة ـ لا تفعل ذلك، نحن بحاجة إليها |
Savaş bitti ve artık Ona ihtiyacımız yok diyorlar. Ne yapmamı istersin? | Open Subtitles | الحرب انتهت وهم ليسوا بحاجة لها أود أن أعرف منك ماذا أفعل ؟ |
Yıllar sonra, ben gidiyordum ve artık Ona ihtiyacımız kalmamıştı. | Open Subtitles | بعد عدة سنوات، كنت مغادرة ولم نكن بحاجة إليه بعد الآن |
- Evet ve Ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نعم، وسواء أعجبنا الأمر أمْ لا، فإننا بحاجة إليه. |
İyi yırttık. Şu anda Ona ihtiyacımız yok. Diğer balıkları kızartmalıyız. | Open Subtitles | لسنا بحاجة إليه الآن،لدينا سكة أخرى لنقليها |
Hayır, bu sadece işleri zorlaştırırdı ve yaptıklarına rağmen hâlâ Ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | كلّا، فهذا سيعقّد الأمور، وبرغم كلّ ما أثمه إلّا أنّنا ما زلنا نحتاجه. |
Yalan söyleyecek değilim, Bulldog bize çok iyi reytingler sağlıyordu. Ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | بولدوغ لديه نسبة مستمعين عالية نحن نحتاجه هنا مجددا |
Umarım odur. Ona ihtiyacımız var. Yeşil eleman bu sefer oldukça güçlüydü. | Open Subtitles | أتمنى ذلك, نحتاجه بشدة المغامر الأخضر كان قوياً |
Ne isim, ne tarih, ne de vergi beyanı. David, bir müşteri listesi olduğunu düşünüyor, eğer varsa Ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | يظن ديفيد أن هناك قائمة بالعملاء ولو كانت موجودة حقًا فإننا نحتاجها |
- Evet. Beyin takımını getirdiğine sevindim. Ona ihtiyacımız olabilir. | Open Subtitles | جيد أنك أحضرت غرفة التفكير ربما نحتاجها , هل قدمت الكفالة ؟ |
Hayır.Kimse ölmez.Ona ihtiyacımız olduğu sürece ruhu yaşamaya devam edecek. | Open Subtitles | .كلا، لم يمت أحد ،لطالما إننا بحاجة له .روحه سوف تعيش معنا |
Daha önce görev başında hiç içmemişti. Ona ihtiyacımız var Kaptan. | Open Subtitles | هو لم يسًكر أبدًا في العمل فيما مضى نحتاج إليه, كابتن |
Tio'yu arayıp Ona ihtiyacımız olduğunu söylemeliyiz. | Open Subtitles | علينا الإتصال بـتيو و نخبرها بأنّنا بحاجة إليها الآن. |
Eğer eyalet şampiyonluğunu istiyorsak Ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | و إذا رغبنا فى أداء عروض جيدة ، فنحن بحاجة لها |
Şimdi de tüfeği tut. Artık Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | أمسك البندقية الآن لن نحتاج إليها بعد الآن |
Elimizde sadece o var, Jhon. Sadece bu kadar var. Ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | إنها كل ما لدينا يا جون إنها كل ما لدينا ، نحتاج لها |
Aynı kuşatma gecesinde Thea'nın olduğu gibi Ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | ذلك مثلما فعل ثيا ليلة الحصار، نحن بحاجة اليه. |
I burada hartman gerekir ve ı şimdi burada Ona ihtiyacımız, bak. | Open Subtitles | أنظر، أنا بحاجة هارتمان هنا، وأنا بحاجته الآن |
Berbat etme, şu anda Ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | لا تفسد الأمر نحتاج اليه حاليا |
Ona ihtiyacımız yok. | Open Subtitles | لسنا بحاجتها يمكننا جعلهم يتخلون عن بعضهم بأنفسنا |
Elinizde bir güç taşı olduğunu biliyoruz. Ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | نحن نعرف انك تمتلك الحجر نحن في حاجة إليه |
Hakkını vermen lazım, eğer kapıyı açarsa, bir bakıma Ona ihtiyacımız var. | Open Subtitles | عليكِ الإعتراف، فمادام يستطيع فتح الباب فبالتأكيد سنحتاجه |