"orta doğu" - Translation from Turkish to Arabic

    • الشرق الأوسط
        
    • الشرق الاوسط
        
    • بالشرق الأوسط
        
    • الشرق الأوسطِ
        
    • والشرق الأوسط
        
    • في الشرق
        
    • شرق أوسطيّة
        
    • الشرق أوسطي
        
    • شرق أوسطي
        
    • شرق أوسطية
        
    • الشّرق الأوسط
        
    • الشّرق الأدنى
        
    Petrol geliri kalmayınca yıkılan hükümetleri ile Orta Doğu'yu hayal edin. TED تخيلوا الشرق الأوسط من دون مداخيل النفط، لكن مع حكومات منهارة.
    Petrol sanayisinde ise, Afrika, Amerika'nın petrol rezervinin %18 ini sağlarken, Orta Doğu yalnızca %16 lık bir paya sahip. TED للبحث في صناعة النفط، وأفريقيا توفر 18 في المئة من نفط الولايات المتحدة، مع الشرق الأوسط 16 في المئة فقط.
    Orta Doğu'daki bazı kadınlar, kendilerini kariyerinde destekleyen biriyle evlenecek kadar şanslıdır. TED بعض النساء في الشرق الأوسط محظوظات لأنهن تزوجن شخصاً داعماً لمسيرتهن المهنية.
    Bir cümlede bundan 4000 yıl önce, bir adam ve ailesi Orta Doğu'ya gelmişler, ve o zamandan beri dünya bir daha aynı olmamış. TED بالمختصر هي قصة من 4000 عام مضت .. عن رجل وعائلته عبر جُل منطقة الشرق الاوسط ومنذ ذلك الحين تغير العالم على نحو تام
    Başkan sahte kanıtlara dayanarak Orta Doğu'yu istila etmek üzere. Open Subtitles الرئيس على وشك أن يغزو الشرق الأوسط بسبب دليل مزيف
    Belki ailesi Orta Doğu barışı için çalışmalara o zaman başlamıştır. Open Subtitles ربما كان يعمل في بعض أشكال خطة السلام في الشرق الأوسط
    Ancak İsrail, Orta Doğu'da olması gereken demokrasiyi uygulayan tek ülke. Open Subtitles لكن إسرائيل الأقرب إلى الديمقراطية التى ليست عندنا في الشرق الأوسط
    Pentagon, Çin, bütün Afrika ülkeleri ve Orta Doğu'da sistemler ihlal edilmiş. Open Subtitles خرقت الأنظمة في وزارة الدفاع الأمريكيةِ، الصين، كُل أمة أفريقية الشرق الأوسط
    Birden çok kaynağın söylediğine göre kullanılan bomba düzeneği Orta Doğu kökenli değilmiş. Open Subtitles أكثر من مصدر للمعلومة تقول ان الجهاز المستخدم لم يكن في الشرق الأوسط
    Bana Orta Doğu da ihtiyaç vardı, bu yüzden oraya gittim. Open Subtitles لقد اجتاجوني لعمل في الشرق الأوسط وهذا المكان الذي ذهبت غليه
    Ben bizim Orta Doğu uzmanımızdır, ve bu onun ilk saha operasyonu. Open Subtitles بن هو خبير الشرق الأوسط خاصتنا وهذه أول عملية له في الميدان
    İnsanlık için Orta Doğu'daki barıştan daha önemli bir şey olmadığını da biliyorum. Open Subtitles أعلم أيضاً أنه ليس هناك شيء أهم للبشرية من السلام في الشرق الأوسط
    Navid, Orta Doğu barış zirvesinde Bandari'li yetkililer için tercüme yapmış... Open Subtitles ترجم نافييد لكبار الشخصيات البانداريه في قمة السلام في الشرق الأوسط
    İnanıyorum ki Orta Doğu'daki çatışmaya son vermenin ve barışı getirmenin özünde bizim bugün o topraklarda bulunan pasif liderlere daha fazla dikkat vererek pasif direnişi fonksiyonel bir davranış dönüştürmemiz yatıyor. TED وأعتقد أن في صميم إنهاء الصراع في الشرق الأوسط وإحلال السلام بالنسبة لنا يكمن في تحويل اللاعنف إلى سلوك موظّف من خلال إعطاء اهتمام أكثر بكثير إلى قادة اللاعنف على الأرض اليوم.
    Bu 1975 yılından bu yana Orta Doğu'ya yatırılmayan 59 milyar dolar demek. TED هذا يعني 59 بليون دولار منذ 1975 لم يرسلوها إلى الشرق الأوسط ثمنا للبترول.
    Ama bugün, inanıyorum ki, bu şey, Orta Doğu siyasetinde önemli bir rol oynuyor. TED لكن اليوم، الأمر أنه، على ما أعتقد، لاعب رئيسي في سياسة الشرق الأوسط.
    Orta Doğu'da, bu yol boyunca, tam olarak bu şekilde yüzlerce topluluk var. TED ان هناك المئات من هذه المجتمعات عبر الشرق الاوسط .. على هذا الدرب
    Büromuzun Orta Doğu'daki birkaç ülkeyle süregelen bir ilişkisi var. Open Subtitles شركتنا لديها علاقة قوية مع دول عدة في الشرق الاوسط
    Bu adam, ünlü bir Orta Doğu Kralıymış. Aynı ona benziyor değil mi? Open Subtitles هذا الرجل كان ملكأ بالشرق الأوسط نظراته مثله تماما،أليس كذلك؟
    Ve Orta Doğu politikalarından uzak olmaları. Open Subtitles والابتعاد عن سياسة الشرق الأوسطِ. لذا إثنين خارج ثلاثة لَيس سيئا
    Yıllar boyunca, biz -Arap dünyasında ve Orta Doğu'da- otoriter rejimler altında yaşadık. TED لقد عشنا على مدى عقود من الزمن في ظل أنظمة استبدادية في العالم العربي والشرق الأوسط.
    Burada hiç Orta Doğu müessesesi yok. Open Subtitles ليست لديهم أيّة مطاعم شرق أوسطيّة بهذا المكان، لذا، أتعرف؟
    Çevik kuvvet birikmeye devam ediyor, normalde huzurlu olan bu Orta Doğu... topluluğundan hınçlarını çıkaran kızgın vatandaşlar da öyle. Open Subtitles لازال الحرس الوطني يتوافد إلى هنا وكذلك المواطنين الغاضبين الذين يصبون غضبهم على المجتمع الشرق أوسطي المسالم
    Bizi, kendilerinin para ve silahıyla tutulmuş kardeşinin diktatörlüğünde yozlaşmış bir Orta Doğu rejimine sürüklüyorlar. Open Subtitles يحاولون إدارتنا لأمرٍ اَخر فاسد نظام شرق أوسطي مع أخيك كدكتاتوري يبقى تحت سلطة الأمريكيين بالسلاح والمال
    Tabak, tepsi olarak da betimlendi, von Eschenbach ve Orta Doğu etkisi altındaki diğer tarihçilerce, gökten düşen... Open Subtitles بعض الأساطير تصفها بصحن أو طبق ..(أو كما يصفها (فون إيشنباخ وسجلات شرق أوسطية أخرى ..بجوهرة
    Savaş Orta Doğu'ya yöneldi. Open Subtitles نعرف أنّ المعركة انتهت في الشّرق الأوسط
    Orta Doğu biriminde yükselişini hepimiz gördük. Open Subtitles أتعلم، لقد رأينا جميعاً بزوغك في قسم الشّرق الأدنى.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more