"oyununda" - Translation from Turkish to Arabic

    • لعبة
        
    • مسرحية
        
    • لعبته
        
    • لعبتك
        
    • بلعبة
        
    • لعبتها
        
    • مسرحيتك
        
    • لعبتهم
        
    • بمسرحية
        
    • لعبية
        
    Ben büyürken, video oyununda benden sergilemem beklenen maksimum beceri, bir oyun kolu ve ateşleme düğmesi ve basitçe el-göz koordinasyonuydu. TED عندما تربيت، كانت أقصى مهارة مطلوبة مني في لعبة فيديو هي تنسيق بسيط بين اليد والعين، قبضة التحكم وزر إطلاق النار.
    Benim oğlan video oyunları hastasıdır Pong oyununda ben de fena değildim. Open Subtitles ابني بارع في العاب الفيديو وانا لم اكن سيئا في لعبة البونغ
    Casusluk oyununda,... insanların, kendi insanlarına ihanet etmesi için çok uğraşırsınız. Open Subtitles في لعبة الجاسوسية تقضي الكثير من الوقت لتجعل الناس يخونون رؤساؤهم
    Doğum (Hz.İsa'nın doğumu) oyununda bir rolü vardı. Hikayeyi hatırlıyor musunuz? TED لقد كان يمثل في مسرحية الميلاد. هل تذكرون القصة؟ لا، لقد كانت كبيرة.
    Bu namussuzu kendi oyununda alt etmenin bir yolu olmalı. Open Subtitles يجب ان تكون هناك طريقة لهزيمة هذا الملعون في لعبته
    Şekil ve renk değiştiren ahtapot saklambaç oyununda tek galiptir. Open Subtitles الأخطبوط متغير اللون ومتغير المظهر هو سيد لعبة الغميضة المطلق
    Böylece liberal ve muhafazakarların basit bir kumar oyununda karar mekanizmalarını görebilecek. Open Subtitles كيف أدمغة الليبراليين و المحافظين عالجت اتخاذ قرارات في لعبة قمار بسيطة.
    Dün gece büyük bir kart oyununda krupiyelik yapacaktı, eve dönmedi. Open Subtitles لقد كان يدير لعبة بطاقات كبيرة ليلة امس لكنه لم يعُد
    Cinsiyet ve yaş da bu tamir mekanizmasını etkilemektedir, bu yüzden daha çok testesterona sahip genç erkekler kas geliştirme oyununda bir adım öndedir. TED يؤثر الجنس و العمر على آلية الترميم هذه، لذلك فإن الشباب ذوي معدل تستوستيرون أعلى، لديهم أفضليّة في لعبة بناء العضلات.
    Başka bir bilgisayar oyununda yaşamaktadır ve tamamen farklı gerçekleri görmektedirler. TED إنهم يعيشون في لعبة فيديو مختلفة، ويرون مجموعة من الحقائق مختلفة تمامًا.
    Yine birkaç hafta önce, DeepMind'ın AlphaGo robotu Go oyununda dünya birincisini yendi, bu sahip olduğumuz en zor oyun. TED ومن ثم منذ بضعة أسابيع، هزم ديب ميند التابع لألفاجو أفضل بشري في جو، والتى تعد أصعب لعبة لدينا.
    Şimdi, şekil oyunu oynayacağız ve şekil oyununda bütün yıldızlar buraya bütün kamyonlar ise buraya tamam mı? TED سنلعب الآن لعبة الأشكال، وفي هذه اللعبة، توضع النجوم هنا وتوضع الشاحنات هنا، حسنًا؟
    Az önce bir poker oyununda 15 şilin kazandım. Ganimetime baksana. Open Subtitles ربحت لتوى 15شلن فى لعبة بوكر سيغطى هذا نفقاتى
    Sanki bir halat çekme oyununda falan, ortadaki adam gibiyim sizin aranızda. Open Subtitles انه مثل أني وسيط في لعبة شد الحبل بينكم يا رفاق.
    Belli ki evlilik oyununda daha yenisiniz. Open Subtitles أترى، على ما يبدو أنك جديد في لعبة الزواج
    Tanık programı oyununda, fazla seçeneğin olmuyor. Open Subtitles ليس لديك الكثير من الخيارات في لعبة التنقل
    Bir Godard filminde ya da Shakespeare oyununda olsaymış... Open Subtitles ربما صرخ كما في فيلم لغودار أو مسرحية لشكسبير
    zaten daha kötüye gidemez. O bir tiyatro oyununda! Open Subtitles ولكن لا يمكن أن تكون أسوء من ذلك فهو يمثل في مسرحية
    Onun oyununda ölüp gitmemize izin veremem. Open Subtitles ألا نتمكن من المخاطرة بسقوطك في لعبته هناك ؟
    Ben senin küçük oyununda yokum. Yarından itibaren zorunlu koro çalışması! Open Subtitles لن ألعب لعبتك التافهة اعتباراً من الغد، تمارين جوقة إجبارية
    Köstebek ezme oyununda kalamaz mısınız? Open Subtitles ألا يمكنكما المكوث بلعبة ضرب حيوان الخلد؟
    Jessi'yi çıkartmak için onu oyununda yenmem gerekiyordu. Open Subtitles لجعل جيسي تغادر , احتاج لضربها في لعبتها
    oyununda sana yardım etmeyi gerçekten çok istiyorum. Open Subtitles أرغب كثيراً بمساعدتك في العمل على مسرحيتك
    Sadece onların oyununda başka bir piyondan ibaret olmak istemiyorum, anlıyor musun? Open Subtitles أنا فقط لا أريد أن أكون مجرد قطعة أخرى في لعبتهم
    Broadway'de bir Karamazov Kardeşler oyununda olacağınıza dair söylentiler var. Open Subtitles توجد أنباء تقول إنكى ستشاركين بمسرحية "الإخوه كارامازوف" بمسرح "برودواى"
    Bak, birgün Riviera'daki Hold'em oyununda büyük kazandı ve gidip ertesi gün bunu aldı. Open Subtitles أسمعي , لقد ربح مكسباً كبيراً ذات يوم في لعبية ...الهولديم " في الريفيرا و " خرج وأشتراها في اليوم التالي

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more