| Asla bulamayacağın bir parçanı kaybetmiş gibi. | Open Subtitles | الأمر كما لو أنكِ لن تتمكني من العثور على هذا الجزء من نفسك مرة أخرى |
| Bu o parçanı geri kazanmak için bir şans ve bana inanana kadar bunu söyleyip duracağım. | Open Subtitles | هذه فرصتك لاستعادة هذا الجزء من نفسك وسأظل أقول هذا حتى تصدقيني |
| Belki erkekleri dövüşürken görmek, uygun bir erkek bulmaktan uzak olan, beyin parçanı uyarıyordur. | Open Subtitles | لربما منظر الرجال يتصارعون... . يُثير الجزء من دماغكِ |
| Aslında bir parçanı yakaladım, anne. | Open Subtitles | صورت جزءا منك في الواقع يا أمي |
| "Senin bir parçanı dünyaya geri getireceğim... | Open Subtitles | سوف أعيد جزءا منك لهذا العالم |
| O halde, o parçanı onurlandır. | Open Subtitles | إذا كرمي هذا الجزء من نفسك |
| Eğer Felicity'i öldürürsen, aileni kaybetmeden önce var olan parçanı da öldürmüş olacaksın. | Open Subtitles | إن قتلتِ (فليستي)، فستقتلين ذلك الجزء من ذاتك الذي كان موجودًا قبلما تخسرين أسرتك. |
| - Öldür o parçanı! | Open Subtitles | - قتل ذلك الجزء من نفسك. |