"parkların" - Translation from Turkish to Arabic

    • الحدائق
        
    Size söyleyebileceğim tek şey bütün parkların bir sonraki bildiriye kadar kapalı kalacağı. Open Subtitles كل ما أستطيع ان اخبركم هو ان كل الحدائق ستقفل حتى آشعار آخر
    Karanlıkta parkların güvenli olmadığını bilmiyor galiba. Open Subtitles أعتقد أنها لا تعرف أن الحدائق ليست آمنة في الليل.
    Şu anlık tek göreviniz mevcut parkların bakımını üstlenmek. Open Subtitles في الوقت الحالي عملكم سوف يكون قائم فقط في صيانه الحدائق
    Killi toprakla çevrelenen bazı Güney Kaliforniya kumsalları var ayrıca bölgedeki bazı parkların etrafında killi toprak bulunuyor. Open Subtitles هناك تربة طينية تحيط ببعض شواطئ كاليفورنيا الجنوبية و ايضا تربة طينية حول بعض الحدائق في المنطقة
    parkların kapanmasıyla hepimiz iyice deliye dönmüştük. Open Subtitles مع اغلاق الحدائق نحن صرنا مجانين
    "Chance, parkların ihalesini alamıyorsun." Open Subtitles تشانس، أنت لم تحصل على عقد الحدائق
    1914 sadece parkların zamanı değil, aynı zamanda otomobillerin zamanıydı. Model T üretim hattından çıkıyordu. Stephen Mather bu olayın Amerikan kültürünün önemli bir parçası olacağını anladı. TED لذلك لم يكن عام 1914 وقت الحدائق فحسب، بل كان أيضًا وقت السيارات، كان الطراز "تي" يتدحرج على الخط، وفهم ستيفن ماثر بأن هذا سيكون جزءًا مهمًا من الثقافة الأمريكية.
    Araştırmacılar parkların olduğu ve olmadığı muhitlere baktığında sosyoekonomik faktörleri de belirledikten sonra, parkların olduğu muhitlerin daha yüksek bir sosyal güvene sahip olduğunu ve politik olarak kendilerini daha iyi savunabildiklerini bulmuşlar. TED وعندما نظر الباحثون إلى الأحياء التي تحتوي على حدائق مقابل الأحياء دون الحدائق بعد ضبط العوامل الاجتماعية والاقتصادية وجدوا أن الأحياء التي تحتوي على حدائق لديها مستويات أعلى من الثقة الاجتماعية وكانت أكثر قدرة على الدفاع عن نفسها سياسياً.
    Çok yakında da parkların çimlerini biçeceksin. Open Subtitles أظن بأنط ستجز الحدائق قريباً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more