"pazarlar" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأسواق
        
    • يوم أحد
        
    • أسواق
        
    • يسوقون
        
    • الاسواق
        
    • اسواق
        
    İş anlaşmalarım, ithalat-ihracat, ve yeni pazarlar sayesinde... yüksek mevkilerde çok dost edindim. Open Subtitles بواسطة التجارة , التوريد و الإستيراد الأسواق الناشئة تدبرت صداقات فى مناصب عالية
    Üretimde hammadde olarak,geri dönüşümlü... ...gereçlerin kullanılması için... ...yerel pazarlar ve teşvik tedbirleri yaratabiliriz. TED نستطيع إنشاء هذه الأسواق المحلية والحوافز للمواد المعاد تدويرها لاستخدامها كمواد خام للصناعة.
    Herkese iyi pazarlar. Haberlerle karşınızdayız. Open Subtitles يوم أحد سعيد للجميع ، مرة أخرى مع الأخبار اليومية
    Hepinize iyi pazarlar. Open Subtitles يوم أحد بهيج لكم جميعا
    Sömürgeciler ayak basmadan çok önce... ...Afrika'da pazarlar mevcuttu. TED كانت هناك أسواق في إفريقيا قبل أن يضع المستعمرون قدمهم في القارة.
    Ama ekonominin genelinde, hepimizin yararına olan yeni nesil pazarlar için kaldıraç görevi gören tesisler bulunmaktadır. TED ولكن يوجد في الاقتصاد، بنيات تحتية يمكن أن تستفيد من جيل جديد من الأسواق لما فيه مصلحتنا جميعا.
    Bu, hükümetin pazarlar için bir gazeteci rolünü üstleneceğini TED وبإرساء دور الحكومة كجهة داعمة لهذه الأسواق.
    Ticaret eski bir uğraş. pazarlar dört yollar kadar eski. TED التجارة أمر قديم. وكذلك الأسواق قديمة قدم مفترق الطرقات.
    Modern pazarlar, günümüzdeki durgunlukları yönetmeyi daha çok zorlaştırarak daha karmaşık hale getiriyor. TED الأسواق المعاصرة أشد تعقيدًا، مما يجعل الكساد المعاصر أيضًا عصيًا على التتبع.
    Bir başka ifadeyle, daha büyük pazarlar hayat kurtarır. TED لنقل ذلك بشكل مختلف ، الأسواق الكبيرة تنقذ الأرواح.
    Ancak ağlar, pazarlar her şeyin yerel olarak yetiştirildiği yerler. TED ولكن الشبكات, وهي الأسواق التي يُنتج فيها الغذاء محلياً
    Size de iyi pazarlar, efendim. Open Subtitles و يوم أحد سعيد لك سيدي
    İyi pazarlar, Mary Beth. Open Subtitles يوم أحد مبارك, (ماري بيث).
    İyi pazarlar. Open Subtitles يوم أحد مبارك.
    İyi pazarlar. Open Subtitles يوم أحد مبارك.
    Birkaç şey. Büyük pazarlar hususunda konuşmak istiyorum. TED أريد أن أتحدث عنها من منظور أسواق رأس المال.
    Ama ben değiştirmek, modernleştirmek, yeni pazarlar bulmak ve yeni içerikler getirmek istiyorum. Open Subtitles ولكن أريد أن أُجدد وأنوع هذه الصناعة أن أجد أسواق عمل جديدة أن أنظف قائمة مستلزماتنا
    Ayrıca AVM'ler, pazarlar, meydanlar gibi halka açık yerleri de taramalıyız. Open Subtitles يجب علينا أيضا التَدقيقُ بالأماكن العامة مثلُ المراكزِ بالهَواء الطلقِ أسواق المزارعين دُوُارُ النُصُبِ.
    Pazarlamacılar pazarlar, yatırımcılar yatırım yapar. Open Subtitles المسوقون، يسوقون. المخترعون، يخترعون. -بالمناسبة ،
    Kolezyum, Senato, Forum, tiyatrolar pazarlar, 100 mil öteden su getiren su kemerleri. Open Subtitles الكوليسيوم، مجلس الشيوخ المسارح، الاسواق و القنوات التى تنقل المياه على ما يربو مئه ميل
    El-Kaide büyümek için yeni pazarlar bulmaya devam ediyor. Open Subtitles وتستمر القاعدة في ايجاد اسواق تعرض عليها منتجاتها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more