| Pazartesi günü ne bulduklarını anlatayım: Bir çanınız olduğunu varsayın. Çana, çekiçle vuruyorsunuz. | TED | إليكم ما اكتشفوه يوم الإثنين: تخيل أن لديك جرسا، وبدأت تضرب الجرس بمطرقة. |
| Biz de bir Pazartesi gününe küçük bir cerrahi müdahale ayarladık. | TED | حددنا موعدا لإجراء عملية جراحية صغيرة بعد أسابيع في يوم الإثنين. |
| Senden CAT taramasına girmen için Pazartesi sabahı yeniden gelmeni istiyorum. | Open Subtitles | أنا أود أن تأتي صباح يوم الإثنين لنجري لك مسح ضوئي |
| Bildiğiniz gibi Pazartesi burada bir Senato Alt komite duruşması var. | Open Subtitles | كما تعرف، هناك لجنة إستماع مجلس الشيوخ الفرعية، هنا يوم الأثنين |
| Ama eğer gerçekten yapmak istiyorsanız Pazartesi günü beni arayın ve konuşalım. | Open Subtitles | لكن إذا كنت حقا مهتما بهذا حادثنى يوم الأثنين و سوف نتحدث |
| Pazartesi ve Perşembe günleri ölmeyi öğreniyorum. | TED | في أيام الاثنين و الخميس، أتعلم كيف أموت. |
| Pazartesi'den Cuma'ya 09:00-17:00, öğle 12:00-13:00. | Open Subtitles | من الاثنين إلى الجمعة من الساعه 09: 00 حتي 05: |
| Pazartesi tekrar işe geleceğim ve o senin teklif ettiğin davayı alacağım. | Open Subtitles | سَأَرْجعُ إلى العملِ يوم الإثنين وسأبدأ بتسلم القضايا المجانية التى أوصيتنى بها |
| Dean, söyledim sana, şeye kadar geri dönmem gerekli... - Pazartesi. | Open Subtitles | دين , أخبرتك من قبل علي العودة قبل صباح يوم الإثنين |
| ..bütün hafta boyunca çalışıyorum, Pazartesi ise, seni görmeye geliyorum. | Open Subtitles | . . ماعدا يوم الإثنين، وأنا سأتي لرُؤيتك يوم الإثنين |
| Bunu haftanın her günü yapıyorum. Pazartesi hariç. O gün tatil günüm. | Open Subtitles | انا افعل ذلك كل يوم ما عدا يوم الإثنين فهو عطلتي الأسبوعية |
| Tamam, o zaman, Pazartesi ilk iş müşterilermi arayacağım ve, | Open Subtitles | حسناً أول شيء يوم الإثنين صباحاً سأقوم بالإتصال بعملائي وأقول |
| Tüm işlerini yanına al ve Pazartesi sabah altıda masamda olsun. | Open Subtitles | لتأخذ عملك معك وأريده مُنجزاً على مكتبي بالسادسة صباح يوم الإثنين. |
| Ödemelerin son günü Pazartesi ya da ondan önce değildi. | Open Subtitles | لم تُسدد كل المبالغ يوم الإثنين أو الإثنين الذي سبقه |
| Pazartesi Sosyoloji sınavım var, Carsamba'ya da Ekonomi ödevim var. | Open Subtitles | لديّ إختبار يوم الإثنين المقبل، وأطروحة يجب تسليمها الأربعاء المقبل. |
| Pazartesi günü güvenlik raporunda o morarmış gözü nasıl açıklayacaksın? | Open Subtitles | كيف ستفسّر تلك العين السوداء في ملخّص الأمان يوم الأثنين |
| Garip görünüyor. Pazartesi, salı çarşamba ne yapıyorsunuz? O kadar gün. | Open Subtitles | ..هذا يبدو غريبا , إذا ماذا تفعلين يوم الأثنين, الثلاثاء, الأربعاء |
| Pazartesi günü bir cinayet işlemek çok ciddi bir hata. | Open Subtitles | لكى ترتكب جريمة فى يوم الأثنين هذه غلطة رهيبة جدا |
| Yarın olmazsa araya hafta sonu giriyor ama Pazartesi belirlenmiş olur. | Open Subtitles | وأذا لم يحدث، سنضطر الى الأنتظار الى نهاية الأسبوع لكن على يوم الأثنين سوف نعرف |
| Her Pazartesi ve Cuma akşamları evinizi denetlemeye geleceğim. | Open Subtitles | وسأحضر لزيارتك مساء أيام الاثنين والجمعة لمعاينته |
| Pazartesi'nden Cuma'ya 7'den 4'e. | Open Subtitles | من السابعة وحتى الرابعة. أيام الاثنين إلى الجمعة. |