Beni yok etmek istiyor, bu yüzden arkadaşlarımın peşine düştü. | Open Subtitles | إنها تريد تدميري لذلك قامت بالذهاب خلف أصدقائي للقيام بذلك |
Evet ama neden bir şeytan ruhsuz birinin peşine düşsün ki? | Open Subtitles | أجل, لكن لما قد يسعى شيطانٌ خلف رجل من دون روح؟ |
Birinin, ailendeki aptal birinin peşine takılması hoşuna gider mi? | Open Subtitles | كيف تحب ان يسعى شخصاً وراء شخص غبي من عائلتك؟ |
Eğer bir iz bulurlarsa, tamamen benim hayalim olan bir adamın peşine düşecekler. | Open Subtitles | لو أقتفوا اية حسابات فسينتهى بهم الحال الى مطاردة وهم من نسج خيالى |
Akademi ödüllü aktör Jerry Smith, bir kriz geçirdikten sonra polisler, yavaş hızda bir takipte aktörün peşine düştü. | Open Subtitles | الفائز بالجائزة الأكاديمية، الممثل جيري سميث تطارده الشرطة في ملاحقة تتسم بالبطئ بعد تعرضه لما يبدو أنه إنهيار عصبي. |
Patronum beni senin peşine yolladı çünkü tanıdık yüzün işleri hızlandıracağını düşünüyor. | Open Subtitles | رئيسي أرسلني خلفك لأنّه يظن أنّ وجها مألوفا سيساعد على تسريع الأشياء. |
Söyle. Bana katılmasını istiyorum ama o kötü adamların peşine düşüyor. | Open Subtitles | أريده أن ينضم إلي، لكنه لا يستمر دائماً بملاحقة الرجال السيئين |
Hayır, onun istediği, onun peşine düşmen. Öl ya da öldür. | Open Subtitles | لا، بل هو يريدك أن تسعى خلفه إمّا تقتل أو تُقتل |
Ben de sana birinin peşine düşeceksen yıksan iyi edersin demiştim. | Open Subtitles | وانا اخبرتك اذا ذهبت خلف احدهم من الافضل ان تطيح بهم |
Ben de sana birinin peşine düşeceksen yıksan iyi edersin demiştim. | Open Subtitles | وانا اخبرتك اذا ذهبت خلف احدهم من الافضل ان تطيح بهم |
- Onun şey olduğunu sanmıyorsun ya. - Adam Bayan Bellane'in arkadaşı ve Cost o kekin peşine karnı acıktığı için düşmemişti. | Open Subtitles | انه صديق السيدة بيلانى, ان كوست لم يسعى خلف الكيكة لأنه جائع, |
Haydi peşine takılalım şunun. Bay neşeli, tam yol ileri. | Open Subtitles | لننطلق خلف الهدف مستر ميرى إبدأ سرعة الهجوم |
Hiç, bu işleri bırakıp, hayallerinin peşine düşmeyi düşünmedin mi? | Open Subtitles | هل فكرت بأن تتخلي عن كل شئ وتسعي وراء حلمك؟ |
Önce başkanlığa aday olanların peşine düşüyor, sonra binaları yakmaya başlıyor. | Open Subtitles | بداية سعى وراء مرشحين العُمودية وثاني ما نعرفه هو حرق المباني |
Sürüm telef olurken, kanun kaçaklarının peşine düşemem. | Open Subtitles | لا يمكنني مطاردة الفارين من العدالة قطيعي يفنى |
Bizi yanlışlıkla tam anlamıyla paha biçilmez bir nesnenin peşine taktığını mı? | Open Subtitles | انه بدون قصد وضعنا فى ملاحقة غرض الذى حرفيا لا يُقَدر بثمن؟ |
Boone, Chanel benim en iyi arkadaşım ve eğer onu ve Kappa Ev'ini rezil edersen senin peşine düşerim, anlıyor musun? | Open Subtitles | بون ، شانيل صديقتى الأفضل وإذا قُمت بإختيار أن تجلب العار على منزل كابا سأسعى خلفك ، هل فهمت هذا ؟ |
Organizasyonun peşine mi düşeceksiniz? | Open Subtitles | ماذا ستفعل الان؟ هل ستستمر بملاحقة المنظمة؟ |
peşine düşecek başka bir herif buldu ve onun peşine düştü. | Open Subtitles | وجدت شخصاً آخر تطارده، وهي تسعى خلفه الآن |
Senin sayende, yaşamını senin gibi adamların peşine düşerek geçiren biri oldum. | Open Subtitles | بفضلك انت اصبحت شخصا يمضي باقي حياته يلاحق اشخاصا مثلك حتى النهاية |
Bu yüzden de şüphelinin peşine düştüm ve çağrı yaptım. | Open Subtitles | لذلك انا ذهبت لمطاردة المشتبه به وقمت بالتبليغ عن الامر. |
İnsanlar çok hırslı bir şekilde para peşine düştükleri zaman olan şey, onların hayatın gerçek temel zevklerini unutuyor olması. | TED | والذي يحدث عندما يطارد الناس المال بنهم، هو أنهم ينسون المتع الأساسية الحقيقية للحياة. |
Vampirlerin peşine düşmekten bahsediyorlardı. | Open Subtitles | إنهم يتحدثوا عن الذهاب إلى أثر مصاصي دماء |
Büyük asal sayıların peşine düşmekle ilgili, çok sevdiğim bir şey varsa o da onları araştıran gelmiş geçmiş büyük matematik dehalarıdır. | TED | ومن الأمور حول البحث عن الإعداد الأولية الضخمة هو أنا أحب كثيراً بعض العقول الرياضية الكبيرة الذي قضى وقته كله للبحث. |
Saatte 150 km hızla giderken polisleri aptal yerine koyarak peşine taktın. | Open Subtitles | أخذت ثلاثة عناصر من القانون تطارد شبحاَ بسرعة 100 ميل في الساعة |
Ne idüğü belirsiz bir fantezi futbolcunun peşine düşmeye değen neydi? | Open Subtitles | هل تُريد أن تقول لنا لما تلاحق شخص لا يُذكر ؟ |
Otobüsdeyken, parmaklarınla kulaklarını tıka yoksa güzel bir sesin peşine takılır, kaybolursun. | Open Subtitles | على متن الحافلة، ضع أصابعك في أذنيك أو سوف تتبع صوت جميلة وتضيع |