| Tüm hareketleri tekrar refleks olana kadar çalıştım. | Open Subtitles | لقد درست هذه الأشارات حتى يصبحو رد فعل طبيعى مرة أخرى |
| Adam golfçu olunca otomatik refleks oluyor Abigal. | Open Subtitles | نعـم انه رد فعل طبيعي وخاصة اذا كان هناك لاعب جولف بيننا آبيجيل |
| refleks değerlendirme ve atış isabeti sınavı var. | Open Subtitles | الكثير من تقييم رد الفعل و التدريب الدقيق ، تعرفين |
| Bu bir refleks. | Open Subtitles | حسناً ، انتِ تفعلي على أي حال إنه ردة فعل |
| Bu arada bu karı tükürür. refleks gibi bir şey. | Open Subtitles | و بالمناسبة قد تجد منها بعض ردود الأفعال اللاارادية |
| Gördüğünüz gibi çocuklar, arkadaşlık istemsiz bir refleks gibidir birden oluverir, siz müdahele edemezsiniz. | Open Subtitles | هل رأيتم يا أطفال .. الصداقة هي انعكاس لا إرادي إنه يحدث فقط .. |
| Açıkça, bu son günlerde yaşadıkların yüzünden verdiğin bir refleks. | Open Subtitles | أعذرني؟ هذا من الواضح ردّ فعل بدون تفكير لما مررت به الأيام القليلة الماضية |
| ÖIümü öyle hızlı olduğundan, sinirsel refleks hareketlenmeye yol açıyor. | Open Subtitles | منذ موتها المفاجئ لذلك , ويتسبب الحركة قبل المنعكس العصبي. |
| Ekstensör plantar refleks. Bu da beyinde olası bir lezyona işarettir. | Open Subtitles | العضلة الأخمصية المنعكسة تشير إلى تلف محتمل في الدماغ |
| Ama hasarlı elinde... her an istem dışı bir refleks görülebilir. | Open Subtitles | ولكن هنا على اليد المتضررة يمكن أن تأخذ رد فعل تلقائي في أي وقت |
| - Yapmam, efendim. Üzgünüm. - Tuzlu suya ilkel bir refleks verdi. | Open Subtitles | لن أفعل يا سيدى ، أنا آسف إنه رد فعل بدائى ضد الماء المالح |
| Pekala, eline refleks testi yapalım. | Open Subtitles | حسناً , لنقم بعمل اختبار رد فعل على يديه . زعيم |
| gerçekten. hiç bir şeyim kalmadı teklif edecek saf refleks dışında, saf refleks ve kimilerinin hayır bugün ölmeyeceğim diye haykırdığı hayatta kalma güdüsü dışında | Open Subtitles | حقاً. لم يكن لدىّ شىء باق أفعله ما عدا رد الفعل النقى |
| Hiçbir şeyim kalmamıştı saf bir refleks dışında. | Open Subtitles | لم يكن لدىّ شىء باق أفعله ما عدا رد الفعل النقى |
| Bireyin, kaslarının kontrolünü yitirdiği nöromusküler bir durum, refleks gibi. | Open Subtitles | الحالة العصبية العضلية عندما يفقد الشخص التحكم في احدى عضلاته مثل رد الفعل |
| Sadece bir refleks. Merak etme. | Open Subtitles | يا الهي أنها فقط ردة فعل عصبية |
| Dolaşım yok, refleks yok, seçenek yok. | Open Subtitles | لا دورة دومية ,لا ردة فعل لا خيار |
| Bak, sadece refleks olduğunu söyleyebilirsin. | Open Subtitles | أرأيتي؟ ربما ستقولين انه فقط ردة فعل |
| Yapmamız gereken birkaç refleks testi daha var. | Open Subtitles | لأنه علينا القيام ببعض تجارب ردود الأفعال للعضلات الحركية |
| refleks meselesi. | Open Subtitles | الأمر برمته يكمن فى ردود الأفعال |
| refleks veya sinirdendir. | Open Subtitles | لا, كان انعكاس لا إرادي.. مجرد عصب |
| refleks diyecektim. | Open Subtitles | - .كنتُ سأقول ردّ فعل انعكاسيّ - |
| İşte refleks var.. Ben yok demedim. Anormal dedim. | Open Subtitles | المنعكس موجود - لم أقل غير موجود، قلت إنه غير طبيعي - |
| refleks hareketler, iradeden bağımsızdır, periferik ve santral sinir sistemleri arasında geçiş yapan arayollarda meydana gelir. | Open Subtitles | الحركات المنعكسة هى تلك التي تعمل بشكل مستقل من الإرادة لكن تسير على طول الممرات التي تعبر ما بين الجهاز العصبي الخارجي والجهاز العصبي المركزي |
| Şu aşamada, yeteneklerin sadece refleks sonucu ortaya çıkıyor. | Open Subtitles | , في الوقت الحالي قوتك تنمو كرد فعل |
| Umarım bunu yatakta söylememiştir, çünkü herkes buna kötü refleks gösterir. | Open Subtitles | أتمنّى ليس بينما أنتم على السرير سبب كهذا ينعكس بشكل سيئ على أيّ شخص |
| Evet. Muhtemelen istemsiz bir refleks veya başka birşey. | Open Subtitles | أجل، الأغلب أنّها ردّة فعل لا إراديّة أو ما شابه. |