"roketleri" - Translation from Turkish to Arabic

    • الصواريخ
        
    • صواريخ
        
    • الصاروخ
        
    ve derecelendirebildiğim bir hobi hakkında konuşacağım ve çocuklarla beraber yıllardır çektiğim bazı fotoğrafları göstereceğim, umarım çocuklar roketleri severek büyüyecekler, ve sonunda Richard Branson veya Diamandis gibi olacaklar. TED سأتحدث معكم عن هواية قابلة للتضخم وأريكم بعض الصور التي إلتقطها عبر السنين مع أطفال مثل هؤلاء، أطفال نأمل أنهم سيكبرون ليحبوا الصواريخ وربما يصبحوا ريتشارد بارسون آخر أو دايمانديز
    Ama şu an için ben... Ben sadece roketleri bulmak istiyorum. Open Subtitles لكنني حالياً, أريد العثور على بعض الصواريخ فحسب
    Haydi! roketleri ateşlemeye hazırlanın! Gidelim! Open Subtitles هيا , أستعدوا لإطلاق الصواريخ الدافعه لنذهب
    Bunlar hava kuvvetleri jetleri. roketleri ve düşük seviye radarları var. Open Subtitles . هذه مقاتلات القوات الجوية يحملون صواريخ ، ردار للتحليق المنخفض
    Onlar mayınları önleyemezler. Ayrıca, militanların roketleri var. Open Subtitles هم لا يستطيعون تفادي الألغام الأرضية بالإضافة أن المليشيا تحمل صواريخ
    Mekik heyecan verici yerlere giderken destek roketleri atmosferde kül olup okyanusun dibini boyluyordu. Open Subtitles الصاروخ يذهب إلى أماكن مثيرة بينما الدوافع تحترق في الغلاف الجوي ثم تغرق في المحيط
    Nazi V-2 roketleri üzerinde çalışan bilim adamlarının saklandığı yeri bildiğini söylüyor. Open Subtitles إنه يعرف مكان أحد علماء الصواريخ المزدوجه النازيه
    Özellikle uyduları ve roketleri görmeyi seviyor. Open Subtitles يحب النظر إلى الصواريخ والأقمار الصناعية بشكل خاص
    Adamları sırt roketleri ve kablo silahlarıyla üst tarafa istiyorum. Open Subtitles اريد الرجال فى الجانب الاعلي بجانب مطلقي الصواريخ والمدافع
    Uzay Kampı'nda geri roketleri kullanarak ileri momentumu dengelemeyi öğrenmiştik. Open Subtitles بدورة الفضاء، تعلمنا عن مواجهة القوّة الدافعة الأماميّة بواسطة الصواريخ الإرجيعيّة.
    Helikopterleri, roketleri filan var. Open Subtitles لديه بعض المروحيات و بعض قاذفات الصواريخ و أشياء
    Dünyalıları yakına çek, roketleri ateşle ateş halkası oluştur. Open Subtitles نجعلهم يقتربون ثمّ نشعل الصواريخ حلقة من النار
    O roketleri ateşleyebilecek tek kişi sensin. Open Subtitles أنتِ الوحيدة التي يمكنها إشعال هذه الصواريخ
    Ona roketleri verirsen, havadaki kurtarma helikopterine ateş eder. Open Subtitles أعطه تلك الصواريخ وسيفّجر مروحية الإنقاذ في السماء.
    Dünyadaki ağır bütün roketleri kaldırma gücü olan bir motor. Open Subtitles مُحرك قادر على حمل كل الصواريخ الثقيلة في العالم
    Evrimsel bakış açısıyla Siz ve ben genetik yükü bir sonraki yörüngeye taşımak için dizayn edilmiş ve denize düşmeye mahkum besleme roketleri gibiyiz. TED من وجة نظر التطور، أنت وأنا مثل الصواريخ الدافعة صممت لترسل الحمولة الجينية إلى المستوى التالي في المدار وبعد ذلك تسقط في البحر.
    Bazı roketleri kaybettiğini kabul etmiştin. Open Subtitles لقد اعترف أنك فقدت بعض الصواريخ
    Engellilerin hıza gerek duyabileceği akıllarına gelmiyor, ama ben hızlı gitmeyi, roketleri seviyorum çünkü roketler sıcak, sert ve uzun olur. Open Subtitles هم يعتقدون أن الناس المقعدين عليهم أن لا يسرعوا, ذلك هراء... ...لأنني أحب السرعة و الصواريخ أيضاً... ...لأنها ساخنة...
    Alman nişan tüfekleri, Kassam roketleri, anti-tank silahları. Open Subtitles قناصات ألمانية , صواريخ قسام بعض المضادات للدبابات
    Bakın gerçekten, uzay roketleri hakkında çok fazla bilgim yok, ama olasılık hakkında az bir şey biliyorum. Open Subtitles لا , أنظر حقاً انا لا أعرف الكثير عن صواريخ الفضاء لكني أعرف شيئاً قليلاً حول الإحتمالات
    Sizce roketleri sivil hedeflere göndermek meşru bir hareket mi? Open Subtitles هل إطلاق صواريخ ضد أهداف مدنية مشروع برأيك؟
    Görevleri Amerika'ya ulaşacak roketleri geliştirmekken Korolev'in gözü, gezegenlere dikilmişti. Open Subtitles بينما كان ملخصهم أن يطوّروا الصاروخ الذي يمكنه أن يصل أمريكا كانت عيون كوريالوف تركز على الكواكب

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more