| Kaybettiğim an sana söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | كان يجب أن أخبرك في اللحظة التي لم أجده فيها. |
| Sana gerçeği söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | كان يجب أن أقول لك الحقيقة |
| Bunu söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | كان عليّ قول هذا |
| Hayır, üzgünüm. Sana döndüğünde söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | كلّا، آسفة، تعيّن أن أخبرك مؤخرًا حين عدتَ. |
| Ve senden özür dilemek istiyorum çünkü biliyorsun işte, sana işleri mahvettiğimi söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | و أريد أن أعتذر لك ، أعتقد كان يجب أن أخبرك بأني كنت أسيء في كل شيء |
| Sana telefonda söylemem gerekirdi ama kendin gelip gör istedim. | Open Subtitles | كان يجب أن أخبرك عبر الهاتف و لكني أردتك أن ترى بنفسك |
| Daha önce söylemem gerekirdi aslında. | Open Subtitles | كان يجب أن أخبرك به من قبل وهذا لا ينصفك |
| Sean'a bir şeyler söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | كان يجب أن أقول شيئاً ل (شون). |
| Bunu söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | كان عليّ قول هذا |
| New Orleans'a ilk geldiğimde korkmuş, hamile ve uzun zaman yalnız başıma kaldığımı sana söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | تعيّن أن أخبرك بأنّي حين جئت لـ (نيو أورلينز) لأوَّل مرّة كنت مرتعبة وحبلى ولبثت في وحدة لوقت طويل. |
| Daha önce söylemem gerekirdi biliyorum, ama o kadar kolay bir şey değil bu. | Open Subtitles | وجب أن أخبرك سابقاً ولكنه ليس خبراً ساراً |
| Başka biriyle yaşadığımı sana söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | كان يجب أن أخبركِ أني كنت أعيش مع امرأة أخرى |
| Aslında bunu uzun zaman önce söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | هناك شيء كان يجب أن أقوله منذ وقت طويل مضى |
| - Evet, aldığımı söylemem gerekirdi. - Ha şunu bileydin. | Open Subtitles | أجل، كان يجدر بي إخبارك أني أخذته - أجل، كان عليك هذا |
| Tamam, sana söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | حسنا, كان من المفترض ان اقول لكى. |
| Bir şey söylemem gerekirdi, oldu mu? | Open Subtitles | ولكن كان يجدر بي قول شيئاً حسناً؟ |
| Sana daha önce söylemem gerekirdi. Telefonda yapmak istemedim ve... | Open Subtitles | كان علي أن أخبرك من قبل لكني لم أرد إخبارك بالهاتف |
| Evet, bunun için cidden üzgünüm, sana bir şeyler söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | أجل، أنا في غاية الأسف لهذا كان علي أن أقول شيئاً |
| Silah işini söylemem gerekirdi, istersen vazgeçebilirsin. | Open Subtitles | أجل ، كان علي إخبارك عن الأسلحة ؟ لكن سأنزلك لو أردتِ |
| Bunu çok uzun zaman önce söylemem gerekirdi. | Open Subtitles | أمراً كان عليّ إخبارك به قبل فترة طويلة جداً |
| Daha önce söylemem gerekirdi. Aptallık ettim. | Open Subtitles | كان علي قوله من زمان ولكنني كنت غبي |