Eğer burada olduğumu başkasına söylersen peşine takılacağım ilk kişi sen olursun. | Open Subtitles | إن أخبرت أي أحد آخر أني أتيت، ستكون أول واحد ممّن سأطاردهم. |
Ama bunu söylediğimi birine söylersen, üssünü bulur havaya uçururum. | Open Subtitles | لكن لو أخبرت أحد أني قلت هذا سأجد مقرك وسأدمره |
Böyle söylersen, sen de izin vermezsin yılanın etrafınfda sinsice dolanıp hayatını mahvetmesine. | Open Subtitles | لقد قلتها بنفسك ولا يجب أن تترك الأفعى تزحف في الجوار وتخرب حياتك |
Eğer nasıl becerdiğini söylersen pozisyonlarını alacağız. | Open Subtitles | سنشتري ما لديك فقط إذا أخبرتنا كيفية تلاعبك بنا |
Ve seninle yarım bile yatabildiğini söylersen, yalancısın demektir. | Open Subtitles | وإن قلتي بأنه ضاجعك حتى بالنصف فأنتي كاذبة |
İnsanların çılgına döneceğini düşündüğünü biliyorum, ama insanlara gerçeği söylersen, belki seni şaşırtırlar. | Open Subtitles | أعرف أنكِ تعتقدين أن الناس سيفزعون ولكن إذا أخبرتِ الجميع الحقيقة ربما سيفاجئونكِ |
Eğer bana söylersen, ben de duyarım, ve sonra cevap benim de içimde olur! | Open Subtitles | اذا اخبرتني ساسمعه وبعد ذلك الجواب سيكون بداخلي |
Karma o kadar aptal ki, onlara gerçeği söylersen, karavanlarına binip buradan gidecekler. Bu benim problemim değil. | Open Subtitles | لو أخبرتهم بالحقيقة فسوف يصعدون في شاحنتهم ويعودون إلى منزلهم |
Tamam bak ne diyeceğim. Eğer faraşın nerede olduğunu söylersen bunu sana veririm. | Open Subtitles | سأعطيكِ هذا الآن اذا أخبرتيني أين نحتفظ بالمجرفة ؟ |
söylersen ne olur biliyor musun? | Open Subtitles | حسنا , هل تدرين ما الذي سيحدث إذا أخبرت أحدا؟ |
Sana vurduğumu birine söylersen, aileni bu şehirden sürerim. | Open Subtitles | اذا أخبرت احدا اني ضربتك سأطرد عائلتك نهائيا من البلدة |
Eğer birine söylersen, eğer polisi ararsan, sen ve kibar arkadaşın... | Open Subtitles | إذا أخبرت أحد بما حدث أوإذاأخبرتالشرطة.. أنتوصديقكالمحترم.. |
Bu şekilde söylersen, sadece ben cevap verebilirim. | Open Subtitles | لو قلتها بهذه الطريقة ، أنا فقط أستطيع إجابتك |
- Eğer bize adını söylersen. | Open Subtitles | إذا أخبرتنا عن إسمك هل يمكنني أن أشاهد رجل الثلج معكم؟ إذا أخبرتنا عن إسمك |
Ben bulmadan önce sen söylersen kızmayabilirim. | Open Subtitles | لو قلتي لي قبل ان أكتشف ذالك ربما لم انزعج |
Eğer o aileye şansı olduğunu söylersen, yapacağın tek şey umutlarını yükseltmek olur. Ohhh! | Open Subtitles | وإن أخبرتِ عائلته غير ذلك، فأنت ترفعين من آمالهم وحسب |
Eğer bana biriyle, kırıştırdığını söylersen o zaman kızgın olurum. | Open Subtitles | لو اخبرتني بانك تضاجعين شخص ما عند ذلك ساكون غاضبا 982 01: 03: 01,532 |
Ciddiyim, bunu söylersen bir daha sana hiçbir konuda asla güvenmem. | Open Subtitles | أنا جادة إن أخبرتهم لن أثق بكي ثانية بعد الآن |
Anahtarın kim olduğunu söylersen bana, gitmene izin veririm. | Open Subtitles | إذا أخبرتيني من يكون المفتاح سأتركك تذهبين |
Bunun da tesadüf olduğunu söylersen yüzünün ortasına yumruğu geçiririm! | Open Subtitles | ، إذا قلت لى صدفة . سأوجه قبضتى فى وجهكِ |
Eğer ona her sene daha genç göründüğünü söylersen, ...bağışı ikiye katlıyor. | Open Subtitles | , لو أنكِ أخبرتها أنها تبدو أصغر كل عام فسوف تضاعف التبرع |
Sana iyi davrandığımı birine söylersen, sonun bunun gibi olur. | Open Subtitles | اذا اخبرت احد انني كنت لطيفة معك سأفجرك كهذا الرجل |
Eğer kızın nerede olduğunu söylersen sana bazı cevaplar verebilirim. | Open Subtitles | أستطيع أن أحصل لك على أجوبة إذا أخبرتني بمكان الفتاة. |
Ve... Yok yok, sen söyle! Sen söylersen daha komik olur. | Open Subtitles | كلا ، قلها انت ، إنها أكثر إضحاكا عندما تقولها انت.. |
O lafı bir daha söylersen hiçbir yere gidemezsin. | Open Subtitles | مهلاً, مهلاً. قُل هذا مجدداً ولن تذهب إلى حفلة الرقص |
Belirli bir sebep söylersen, o zaman bu konuda düşünürüm. | Open Subtitles | إذا أخبرتنى عن سبب معين عندها يمكن أن أفكر بالأمر |