"sırılsıklam" - Translation from Turkish to Arabic

    • مبتلة
        
    • مبللة
        
    • مبتل
        
    • غارقة
        
    • بجنون
        
    • مبلل
        
    • تبللت
        
    • مبللاً
        
    • غارق
        
    • أغرقت
        
    • رطب
        
    • بلّل
        
    • تبلل
        
    • مبلولة
        
    • عرقاً
        
    sırılsıklam oldum, ama paltoyu çıkarırsam üşürüm. Open Subtitles أنا مبتلة.. لكني سأشعر بالبرودة لو خلعت معطفي
    sırılsıklam olmuşsun, Sarah. Üşüteceksin. Open Subtitles أنتٍ مبللة بالكــامل، يوماً ما سـوف تلقــين حذفــك من شدة البرد
    sırılsıklam da ıslandı. Üzerine örtecek bir şeyler getirsene! Open Subtitles ،إنه مبتل حتى النخاع هل لديك شيء لنغطيه به؟
    Hayır, doğru diyorum. Her uçuşta muhakkak idrarla sırılsıklam olmuş bir battaniye çıkıyor. Open Subtitles كلا هذا صحيح، في كل رحلة، هنالك دائمًا بطانية غارقة بالبول.
    Ama her şeyden öte sırılsıklam aşık olmalısın, sence bunu yapabilecek misin? Open Subtitles ولكن فوق كل هذا ,يجب ان تكوني مستعده بجنون لتتمي كل هذا بالحب هل تعتقدي انكِ تستطيعي ترتيب هذا ؟
    sırılsıklam olmuşsun, hadi içeri gel, zatüree olacaksın Open Subtitles إنك مبلل للغاية هيا تَعال. سَتَلقى نَحبَك
    Otobüse giderken yağmur daha da hızlandı doğal olarak sırılsıklam oldum. Open Subtitles وفي طريقي إلى مكان توقف الباص بدأت تمطر بغزارة أكثر و تبللت بالطبع
    Donuyorsun ve giysilerin sırılsıklam. Open Subtitles لماذا ، أنت ترتعش ولونك أزرق ملابسك مبتلة للغاية
    Geçen hafta geldi ve yağmur yağıyordu o da sırılsıklam olmuştu. Open Subtitles ..جاءت في الأسبوع الماضي كانت تمطر في ذلك اليوم و كانت مبتلة تماماُ
    Merhaba, tatlım... sırılsıklam olmuş. Burada ne yapıyorsun, tatlım? Open Subtitles أنها مبتلة بهذا اللباس الخفيف ماذا تفعلين بالخارج ؟
    Biliyorum. Okudum. Her gece terden sırılsıklam uyanıyorsun... Open Subtitles أعلم قرأته تستيقظين كل ليلة وملآتك مبللة بالعرق
    Yalan söylüyor anne.Diş fırçam sırılsıklam ıslak.Kontrol edbilirsin. Open Subtitles إنها تكذب يا أمي ، فرشاة أسناني مبللة ، يمكنك تفحصها
    İkinizin tanıştığı zamanı hatırlıyorum da sırılsıklam eve gelip kendini yatağa atmıştı. Open Subtitles أتذكر عندما تقابلتم أول مرة جاء وهو مبتل من المطر ورمى نفسه على السرير
    Vay canına, sırılsıklam olmuşsun resmen. Terlemeyi kes mi? Nasıl kesecekmişim söylesene? Open Subtitles ـ عجباه، إنّك مبتل ـ "توقف عن التعرق"، كيف ليّ فعل ذلك؟
    Eve sırılsıklam gittiğimi hatırlıyorum. Open Subtitles أتذكر أني عدتُ للبيت غارقة بالوحل غارقة؟
    Bence bir gün yeni birisiyle tanışacaksın ve ona sırılsıklam âşık olacaksın. Open Subtitles أظنّك ذات يومٍ ستقابل فتاةً جديدةً وستغرم بها بجنون
    sırılsıklam oldum. Yanımda yiyecek yok. Hiçbir şey yok. Open Subtitles أنا مبلل وليس لدى أى طعام, أو أى شىء
    Neyse hallettik. Ama sırılsıklam oldum. Open Subtitles أخيرناً إنتهينا لقد تبللت كثيراً
    Bu uyku tulumu sırılsıklam. Bizi yakalatacaksın. Open Subtitles كيس النوم مبللاً سيتم القبض علينا جميعاً
    Çünkü sana sırılsıklam... Open Subtitles لأنني غارق في حبك من رأسي لأخمص قدمي.
    Ama terden sırılsıklam oluyorsam, sanırım bu pek romantik olmayabilir, ha? Open Subtitles لكن أعتقد أني إذا أغرقت المكان بالعرق لن يكون هذا رومانسياً
    Meyve suyu şişesi kırılmış. Çantanın içi sırılsıklam olmuş. Open Subtitles علبة عصير فتحت في الداخل كل شيء رطب في الداخل
    Bilim insanları sıvı metanın yüzeyi sırılsıklam ettiğini düşünüyor. Open Subtitles يعتقد العلماء أن الميثان السائل قد بلّل السطح
    Ve önceki geceden beri seni takip eden adamım onu çıkartayım derken sırılsıklam olmuş. Open Subtitles ورجلي، من كان يتبعكِ من قبل هذه الليلة، تبلل كثراً حين كان يُخرجه.
    Ancak bu korkunç olaydan sonra, sırılsıklam olduğunuzu fark ettiniz. Open Subtitles وفقط بعد ان انتهيت من هذا العمل الفظيع, ادركت انك اصبحت مبلولة بالماء
    İstasyonun yeri değişmiş. Kayboldum. Terden sırılsıklam oldum. Open Subtitles منطقة المحطة تغيرت لقد تهت و تصببت عرقاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more