"sağol" - Translation from Turkish to Arabic

    • شكراً
        
    • شكرا
        
    • شكرًا
        
    • أشكرك
        
    • شكر
        
    • أشكركِ
        
    • اشكرك
        
    • شكراَ
        
    • شُكراً
        
    • شكرآ
        
    • شكراُ
        
    • بفضل
        
    • أقدّر
        
    • وشكراً
        
    • شٌكراً
        
    - Beni haklı çıkarttığın için Sağol. - Çipler nerede? Open Subtitles ـ شكراً على إثباتك وجهة نظري ـ أين رقاقات التوجيه؟
    Düşündüğün için Sağol ama işlerimden burnunu çekersen daha mutlu olurum. Open Subtitles شكراً لإهتمامكِ, لكنني سأقدر لك إبتعادكِ عن التدخل في شؤوني الخاصة
    Sorduğun için Sağol. Aradığım bir şey. Bir ay önce gökyüzünden düşmüş olmalı. Open Subtitles شكراً لسؤالك ، هناك شئٌ آخر كنت أبحث عنه لقدسقطمن السماءمنذ قرابةالشهر،لكنه ليسقنبلة.
    Beni de çağırdığın için Sağol, Ama gitsem iyi olacak sanırım. Open Subtitles شكرا لدعوتى للعب هنا لكن يجب أن أعود إلى البيت الان
    - Al şunu. - Sağol, şimdi tam porsiyon oldu. Open Subtitles لقد حصلت على الشيء الخطأ خذ هذا , شكرا لك
    O diğer kuzenim, ama bundan bahsettiğin için Sağol, seni salak. Open Subtitles هذا ابن عمي الآخر لكن شكراً لذكرك هذا الموضوع يا أحمق
    O diğer kuzenim, ama bundan bahsettiğin için Sağol, seni salak. Open Subtitles هذا ابن عمي الآخر لكن شكراً لذكرك هذا الموضوع يا أحمق
    İkinci gün, anlamı daha büyük olurdu ama çaban için Sağol. Open Subtitles قد يعني هذا لي الكثير في اليوم الثاني لكن شكراً لكِ
    Bunu yaptığın için Sağol. Benim için ne ifade ettiğini bilemezsin. Open Subtitles شكراً لفعلك هذا، لا تملك أيّ فكرة عما يعنيه الأمر لي
    Dinle, çok Sağol adamım. Babamın senin için söylediği her şey doğruymuş. Open Subtitles إسمع، شكراً جزيلا لك يا رجل، كلّ ما قاله والدي عنك صحيح.
    Sanki yeni izlemeye başlamışız gibi özet geçtiğin için Sağol. Open Subtitles أجل، شكراً لأنّك تتحدّثين إلينا وكأنّنا بدأنا المشاهدة الآن فقط
    Şüpheli bir şeyler görmüş mü diye soruyordum ama görmemiş. Şimdi gidebilirsin, Sağol. Open Subtitles كنتُ أسألها إن رأت أمراً مريباً ولكنّها لم ترَ، لذا يمكنكِ الانصراف، شكراً
    Sağol Ted, ama Pan Am sol koltukta gerçek pilotları istiyor. Open Subtitles شكراً تيد ولكن بان آم تريد طيارين حقيقيين في مقعد القيادة
    Benim için sorun yok daha kötüsü de olabilirdi Wow. Sağol Peggy. Open Subtitles ،لا بأس بكِ .كان يمكن أن تكوني أسوء شكراً لكِ يا بيجي
    - Formunuzu görebilir miyim efendim? - Sağol dostum gerçekten çok iyisin. Open Subtitles نعم يا سيدي، دعني أرى شكلك شكرا يا رجل، أقدّر هذا حقا
    Sağol ama, bu adamlarlayken fit kalmak iyi bir yol değil Open Subtitles شكرا ولكن بالارجح انها ليست افضل طريقه لاتكيف مع هؤلاء الاشخاص
    Beni bu belaya bulaştırdığın için Sağol. Yıllardır bu kadar eğlenmiştim. Open Subtitles شكرا لإشراكي في هذه الفوضى لم أحظ بمرح كهذا منذ سنوات
    üstüne atladım.. çıplak ellerle öldürdüm hem de gerçekten mi, Sağol Open Subtitles و قفز الأسد على و كنت أعزلا أنت شجاع ،، شكرا
    Beni düşündüğün için Sağol. Ama kendi işimi kendim hallederim. Open Subtitles شكرا لك لإهتمامك بي ولكنني بخير وأعمل على شؤوني الخاصة
    Sağol, bu arada eğer limde olsaydı birçok şey yapmana izin verirdim. Open Subtitles شكرًا.للعلم فقط لو كان الأمر يعود لي لتركتك تقومين بالكثير من الأشياء
    Sağol ama seni alakadar etmez. napmaya çalıştığını biliyorum. Open Subtitles أشكرك لأداء واجبك ولكنى أعرف ماالذى تهدف له
    Gardiyan! Sağol, dostum. Bir telefon görüşmesi yapabilir miyim? Open Subtitles أيها الحارس ,شكر لك هل أستطيع أن أقوم بمكالمه هاتفيه
    Sağol, canım, şunu söylemeliyim ki, buradaki halk çok kibar ve misafirperver. Open Subtitles أشكركِ عزيزتي ودعيني أقول فحسب كنتم لطيفين و ودودين جميعاً يا قوم
    Sağol Tony. İyi iş. Ona bir şey söylediniz mi? Open Subtitles اشكرك يا طونى احسنت صنعا ، هل اخبرتها بشئ ؟
    - Kuralları unutma. Kask takma alanı. - Sağol. Open Subtitles إنها القواعد،منطقة عمال بالمصنع شكراَ
    Sağol, ben iyiyim. Dinle, sorunun ne bilmiyorum. Open Subtitles شُكراً ، لا بأس ، إسمعي لاأعرفما خطبكِ..
    Duydun mu? "İplemiyor!" dedi Sağol. Open Subtitles ـ أحصل عليها؟ الطيران اللعين ـ شكرآ لك, أنا هنا طوال الاسبوع
    - Tom'dan küçük bir hediye, efendim. - Sağol, Nimmo. Open Subtitles هدية صغيرة من "توم" , يا سيدى "شكراُ لك "نيمو
    Gönüllü olduğun için Sağol, Çavuş. Open Subtitles بفضل الرقيب. هل وقعت للتو طوعا.
    Evet, seni anladım, Sağol, ama istemem. Open Subtitles نعم اعرف ما الذي تعنيه وشكراً ولكن لا شكرً
    Sağol. Kahvaltıda benimle buluştuğun için de teşekkürler. Open Subtitles شٌكراً , وشٌكراً ايضا لمٌقابلتي علي الفطور

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more