Zavallı adamın üzerine hapşırdığım anda ölecek olmasını saymıyorum bile. | Open Subtitles | ولست بحاجة لذكر إنه إذا عطشت في وجه هذا المسكين فإنه سيسقط ميتاً |
Ve bu sabah mahkemede öldürdüğü iki memuru saymıyorum. | Open Subtitles | ،ولا داعي لذكر ضابطي المحكمة اللذان قتلهما صباحًا |
Artık hiçbir şeyi garanti saymıyorum. | Open Subtitles | أنا لن أحسب أي شيء على أنه مصدر مؤكّد بعد الآن |
Arada sırada olan damlamaları saymıyorum. Acı çekiyor olurdun. | Open Subtitles | لم أحسب القطرات - ستكون بألم شديد - |
Henüz doğmamış olanları saymıyorum bile. | Open Subtitles | ناهيكِ عن أولائك الذين لم يولدوا بعد |
Bu arada, Japon erişte paketlerini yemekten saymıyorum. | TED | لا أعتبر هذه العبوّات الصغيرة من الرامن (حساء المعكرونة) طعامًا. |
Teyzem Margaret'i saymıyorum. Onu hiç görmedim. | Open Subtitles | انا لا احسب حساب خالتى مارجريت,فانا لم اراها مطلقا, ولا انوى ذلك |
Daha şimdiden 5 randevuyu gelecek haftaya kaydırmak zorunda kaldım. Ayrıca, yaptığım fazla mesaileri saymıyorum bile. | Open Subtitles | بدون الحاجة لذكر الوقت الإضافي بِأَنِّي يَضِعُ في. |
Ortak sponsorları ve girişimcileri saymıyorum bile... | Open Subtitles | و لا داعي لذكر الرعاة المشاركين و منظمو الحفلات |
Başkentte üst düzey güvenlik sistemlerine sahip bir otel gelip giden 300 ziyaretçiyi saymıyorum bile. | Open Subtitles | إنه فندق في العاصمة، به نظام أمني متقدم ولاداعي لذكر 300 نزيل يدخلون ويخرجون |
Soruşturma dedektifinin kızını... seri içinde saymıyorum bile. | Open Subtitles | ليس لذكر القاتل المتسلسل تربص و ملاحقة أبنة رئيس المحققين |
Seni tanıdığım ilk günden beri yaptığın tek iş haddini aşmak, kanser şüphelilerine kazık attığın gün başlattığın, yaptığın diğer şeyleri hiç saymıyorum bile. | Open Subtitles | منذ أن قابلتك كل ما قمت به هو التعدي على الخطوط الذي بدأ بتحطيم مرضى السرطان ولا داعي لذكر كل شيء آخر قد فعلته من حينها |
Depresyonu saymıyorum bile. Ofis verimliliği hızla yükselir. | Open Subtitles | لا داعي لذكر تقليل الكآبة زيادة العمل |
Biliyorum ama kesin olmadan bir şey saymıyorum. | Open Subtitles | أعلم، لكنني لا أحسب الـ"تشيكنز"، |
Hapiste kaldığım süreyi saymıyorum tabii. | Open Subtitles | لم أحسب أوقات ذهابي للسجن |
saymıyorum. | Open Subtitles | أنا لست أحسب |
Ayrıca üzerinden geçtiğimiz şeyleri saymıyorum bile. | Open Subtitles | ناهيكِ عن ما تمري به |
Fransız Guiana'yı ülkeden saymıyorum. | Open Subtitles | و لا أعتبر "جويانا الفرنسيه" بلداً |
İlkini saymıyorum, sekiz yıl önce. | Open Subtitles | انا لا احسب اول مرة منذ 8 سنوات مضت |