Tanık kendisine gösterilen 6 kişiden birini seçmesi gerektiğini varsayabilir, değil mi? | Open Subtitles | بالضبط فإن شاهد العيان كان عليه أن يختار أحد هؤلاء الستة أشخاص |
Bana bir yazı editörünün, bir konuşma etkinliğinin açılışı için bir fotoğrafçıyı seçmesi | TED | أعتقد أنه لأمر مضحك قليلًا أن يختار محرر في جريدة مصورًا لافتتاح حدث خطابي. |
Sonra dört sayıdan birini seçmesi gerekecek ve işlem onu geçerli hamlelerle satranç tahtasında tutamadığın ana kadar tekrarlanıyor. | TED | وبعدها يختار أحد الأرقام الأربعة، وتتكرر العملية حتى لا يمكنك إبقاءه داخل اللوحة بتنقلات مشروعة. |
Birkaç oyuncu The Tron'daki Uncle Vanya'dan ayrılmış, bugün yeni bir Sonya seçmesi yapılacak. | Open Subtitles | بعض الممثلات طردن لأداء مسرحية العم " فانيا " أو " فات ذا تورن " ويحتاجون تجربة أداء لـ " سونيا " الجديدة اليوم |
Demek istediğim, şu anda o kadar çok dizi var ki, Roy'un herhangi bir dizi seçmesi mümkün değil. | TED | أعني، أن هناك العديد من العروض التلفزيونية على الساحة، تصعّب على روي أمر اختياره للعروض. |
Ya ayinden sonra ölene kadar acı çekmeyi seçmesi böylece daha sihirli bir dünyaya inanmamızı sağlamak istemesi? | Open Subtitles | وأنها بعد الطقس اختارت أن تستمر للنهاية لذا، حتى نؤمن بعوالم الخيال |
Ama seçtiğim kadının da beni seçmesi gerekiyor. | Open Subtitles | ولكن هذه المرأه عليها أن تختارني أيضاً |
Böyle bir olanağı varken o adamı seçmesi. | Open Subtitles | لتختار ذلك الزنجي عندما كانت لديها تلك الفرصة |
Bir kart numarasıyla başladık. seçmesi için kartları dizdik. | TED | لذلك بدأنا بخدعة الورق، فرقنا الورق ليختار منه ورقه. |
Bir kadına oğluna kıyafet seçmesi için yardım ediyordum. Neden mi? | Open Subtitles | كنتُ في متجر أساعد سيّدة في انتقاء حلّة لابنها، أوَتعرف السبب؟ |
Eline öğrenci kızların fotoğrafı verilen ve içlerinden en sevimlisini seçmesi istenen normal bir erkek aralarından en çekicisini seçmeyecektir. | Open Subtitles | لو اعطيت رجلاً عادياً مجموعة من الصور لتلميذات وطلبت منه أن يختار أكثرهن حبوراً بالنسبة له |
Babanın, sana bir din seçmesi gereken kişi olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن أباك هو الشخص المناسب الذي يختار لك ديناً |
Doğum günümde pastamı başkasının seçmesi adil değil. | Open Subtitles | أن تدع شخصا آخر يختار الكعك في حفلة عيد ميلادي |
Ona en çok ihtiyaç duyulan bir anda yurdunu terk etmeyi seçmesi ne tuhaf. | Open Subtitles | يا له من أمر غريب أن يختار ترك موطنه في الوقت التي احتاجت إليه |
Anlarsın ya. Yani sadece güvercinleri seçmesi için adam tuttu. | Open Subtitles | أقصد ، لقد وظفَ شخص لـ يختار الحَمام كان هناك العديد من الناس هناك |
Hangisini seçmesi gerek: Dinini ve inancını mı yoksa karısını mı? | Open Subtitles | :ماذا يجب عليه أن يختار دينهُ و إيمانه أو زوجته؟ |
- Entourage 2 seçmesi falan yok. | Open Subtitles | ؟ لا يوجد تجربة أداء لفيلم انتوراج2 |
Film seçmesi. | Open Subtitles | إنّها تجربة أداء لفيلم |
Ablanızı eş olarak seçmesi durumunda doğabilecek kötülüklere dikkatini çektim. | Open Subtitles | فقد اشرت إليه ببعض سلبيات اختياره لشقيقتك كعروس متوقعة |
Emmet gibi bir aktörün sahte bir ilişki yaşamak için aktristler seçmesi. | Open Subtitles | فنان من العيار ايميت يمكن أن يكون اختياره من الممثلات لديك قصة حب وهمية مع. |
Sara'nın Birlik'e katılmaktansa ölümü seçmesi bir ilk değil. | Open Subtitles | لقد كانت ليست المرة الأولى اختارت سارة الموت على الحياة في الدوري. |
Herkesin önünde yalan söylemek için beni seçmesi. | Open Subtitles | ان تختارني لأقف أمام الجميع وأكذب |
Onun için endişeleniyorum Mike. Branşını seçmesi için iki günü var ve hiç gerçekçi değil. | Open Subtitles | أنا قلقة بشأنها يا مايك أمامها يومين لتختار التخصص |
Hayır. Babamın seçmesi uzun sürüyor da. | Open Subtitles | لا أبي يأخد وقتاً طويلاً ليختار |
Sizin ve ailenizin... kalmasını istediğiniz hatıraları seçmesi gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاجك انت وأفراد عائلتك لمساعدتي فى انتقاء الذكريات التى تريدون الإبقاء عليها |