Seni dava etmeliyim ... k.çımdaki her yatak ağrısı için 10,000. | Open Subtitles | ينبغي أن أقاضيك . . بعشرة آلاف مقابل كل بثرة على مؤخرتي |
Bir avukat bulup, George'un kendi yerine tuttuğunu değil, Seni dava edeceğim. | Open Subtitles | تقوم باستبدالى سوف أجد محامى غير المحاميه التى أحضرها جورج لأستبداله و سوف أقاضيك |
Tecavüz bu. Seni dava edeceğim, seni öyle kötü dava edeceğim ki! | Open Subtitles | هذا إنتهاك للحرمة سوف أقاضي مؤخرتك، سأقاضيك. |
Seni dava edeceğim ve elindeki her şeyi alacağım. | Open Subtitles | أنا سأقاضيك على كل شئ قمت به, أنا أقسم بالله |
Fakat birisinin evine girmediğim için işimden olursam Seni dava edebileceğime eminim. | Open Subtitles | لكنني متأكد أنه بإمكاني مقاضاتك لطردي بسبب رفضي اقتحام منزل سيدة |
Çocuk yardımı için Seni dava eden ben değildim. | Open Subtitles | لم أكن الشخص الذي رفع دعوى ضدك حول رعاية الطفلة. |
Yazıldığı gibi repliklerini söyleyeceksin yoksa Seni dava ederiz. | Open Subtitles | و ستقول الحوار كما هو مكتوب أو سنقاضيك |
Eminim öyledir. Fakat Seni dava etmesin diye ona yalan söyledin. | Open Subtitles | أنا واثق، لكنك كذبت عليه أردته أن يقاضيك |
Seni dava etmek yerine, bizzat geldim. | Open Subtitles | إنّني أتيت شخصياً ولن أقاضيك على ذلك. |
Rahatlayabilirsin Seni dava etmeyeceğim. | Open Subtitles | حسنا، يمكنكا أن ترتاح، ' لن أقاضيك |
Seni dava etmediğim için şanslısın. | Open Subtitles | أنت محظوظ إنني لم أقاضيك |
Babası tamirhaneyi alır ve Seni dava eder. | Open Subtitles | سوف أجرب هذا سوف أقاضيك |
Seni dava etmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أقاضيك |
Seni dava edeceğim ve elindeki her şeyi alacağım. | Open Subtitles | أنا سأقاضيك على كل شئ قمت به, أنا أقسم بالله |
Ve ben de ona, ne dedim biliyor musun? Dedim ki : "Bir avukat tutup Seni dava ederek tüm paranı alacağım ve sonra da ben senin paranı keseceğim." | Open Subtitles | قلت له سأوكل محامياً و سأقاضيك و آخذ جميع نقودك ثم أحرمك |
- Hastaneyi değil, Seni dava ederim. | Open Subtitles | إذا أدخلت امرأة أخرى وأنجبت طفلها قبلي سأقاضيك |
Logomuzu giyerek TV'de cirit attığın için Seni dava edip, sersefil bırakabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا مقاضاتك إلى أبعد ما تتخيل بسبب ظهورك في التلفاز |
Dinle dostum, teknik olarak adım zaten bir marka durumunda... yani o içkiye adımı verdiğin için Seni dava edebilirim. | Open Subtitles | اسمع، ياصاح اسمي تقنياً ماركة مسجلة إذاً يمكنني مقاضاتك على تسمية ذلك الشراب باسمي |
Çocuk yardımı için Seni dava eden ben değildim. | Open Subtitles | لم أكن الشخص الذي رفع دعوى ضدك حول رعاية الطفلة. |
Yine de Seni dava ederiz muhtemelen. | Open Subtitles | ولربما سنقاضيك بأي حال |
İftira ve duygusal strese sebep olmaktan Seni dava ediyor. | Open Subtitles | ...إنه يقاضيك ...للتشهيرِ توجيه ضربة متعمّدة لمضايقته وجدانياً |
Seni dava edeceğim, göreceksin, hepinizi hemde. | Open Subtitles | سوف اقضيك, سترى. سأقاضيكم جميعاً. |