Senin gibi bir adam için böyle durumlar mesleğin cilveleri olsa gerek. | Open Subtitles | أفترض بأن رجل مثلك يعتبر الكفالة خطر مهني |
Merak ediyorum da, Senin gibi bir adam Lehder gibi bir adamın işlerine burnunu sokuyor. | Open Subtitles | كنت أتساءل كيف رجل مثلك يدخل في العمل مع رجل كـلايترز |
Korku ve nefretle dolu, zayıf, dinsiz bir adam Senin gibi bir adam öldürdü. | Open Subtitles | رجل ضعيف ممتلئ كراهية هو من فعلها رجل مثلك لا يزال باستطاعته استعمال المدية يا دوغ |
Fakat Senin gibi bir adam, bunun gibi büyük bir evle ne yapıyor? | Open Subtitles | لكن ما يفعل شخص مثلك بمنزل كبير كهذا, على أية حال؟ |
Bu, Senin gibi bir adam için fazla karmaşık bir durum. | Open Subtitles | إنها مطلقة يا رجل وهذا كثير على شخص مثلك |
Benim gibi bir Senin gibi bir adam bulduğu için şanslıymış. | Open Subtitles | فقبيحة مثلى لم يكن لها أمل بالحصول على شاب مثلك |
Kazanmanın getirdiği tatmin, Senin gibi bir adam için yeterli olacaktır. | Open Subtitles | أنا واثق أن الرضا النابع من الفوز كافي لرجل مثلك. |
Senin gibi bir adam oyunun dışında kalamaz. | Open Subtitles | شخصٌ مثلك لا يمكن أن يكون خارج اللعبة |
Senin gibi bir adam. Aynı saç, aynı elbise, aynı ayakkabılar. Etrafta gezinen. | Open Subtitles | رجل مثلك نفس الشعر نفس البدلة نفس الاحذية يتجول مهما ترى غريباً |
- Senin gibi bir adam karşısında, istifa edersem durumu düzelteceğimi düşündüm. | Open Subtitles | مع رجل مثلك إن إستقلت. فأن هذا يحسن الأمور بيننا |
Kafa ütülüyor gibi olmak istemiyorum ama Senin gibi bir adam bu saatte böyle bir restoranda tek başına ne arar? | Open Subtitles | لا أقصد أن أكون فضولية و لكن ماذا يفعل رجل مثلك في هذه الساعة فاقداً وعيه في مطعم؟ |
Neden Senin gibi bir adam o kadar hisseyi satın alıyor ki? | Open Subtitles | اخبرنى لماذا رجل مثلك يريد شراء كل هذه الاسهم |
Senin gibi bir adam bir meşrubat şirketi için nereden para alır ki? | Open Subtitles | من أين حصل رجل مثلك على المال لشركة مشروبات؟ |
Senin gibi bir adam playofflarda işimize yarayabilir. | Open Subtitles | يمكننا العمل مع رجل مثلك خلال المبارة الفاصلة |
Birkaç ay önce Senin gibi bir adam çok işime yarardı, Major. | Open Subtitles | كنتُ لأستفاد من رجل مثلك منذُ بضعة أشهر أيها الرائد. |
Paul, Senin gibi bir adam, benim gibi bir adamla farklı şartlar altında tanışsaydı... | Open Subtitles | بول ، لو أن شخص مثلك وشخص مثلي قد تقابلا تحت ظروف و أوضاع مختلفه |
Senin gibi bir adam yoldan çekilirse, bir çok kişi bunu fark eder ve bu da iyi bir şey değildir. | Open Subtitles | شخص مثلك يخرج في الشارع، ويلاحظه الكثير من الناس وكانت قصة سيئة أيضاً |
Senin gibi bir adam, beni kendi gemimden atacaksa, lanetler olsun bana. Ateş mi edeceksin? | Open Subtitles | ساشعر بالعار إن تركت شخص مثلك يُزيحنى عن سفينتى |
Ayrıca, Senin gibi bir adam, isteseydi, istediği bir zaman onun icabına bakabilirdi değil mi? | Open Subtitles | إلى جانب أن شاب مثلك .. لو أراد أن يفعلها لأستطاع أن يفعلها في أي وقت شاء .. |
Vegas, futbol, Senin gibi bir adam. | Open Subtitles | فيغاس,الدوري الوطني لكرة القدم شاب مثلك |
Senin gibi bir adam için tanıdık bir hâl, değil mi baba? | Open Subtitles | إنها ورطة عائلية لرجل مثلك, أليس كذلك؟ أب؟ |
Tabii tabii... Senin gibi bir adam... | Open Subtitles | أجل، أجل شخصٌ مثلك.. |