Bu arada doktor, şu andan itibaren virüsün tek tedavisi senin kanında dolaşıyor. | Open Subtitles | و يا دكتور منذ الآن , دمك هو العلاج الوحيد للفيروس |
Futbol senin kanında var galiba. | Open Subtitles | انا استطيع ان اخبرك انه لابد ان كرة القدم في دمك |
O kaderdi. Haberler senin kanında var Mike. | Open Subtitles | لقد كان مصيرا تقديم الأخبار يجري في دمك مايك |
Bu da demek oluyor ki, cevap senin kanında. | Open Subtitles | مما يعني أن الاجابة تكمْنُ في دمكِ |
Gerçekten bu senin kanında var. | Open Subtitles | حقاً لديكِ هذا في دمكِ |
Bu senin kanında var. Sadece inanman lazım. | Open Subtitles | إنّ هذا في دمك عليك أن تؤمن به فحسب |
Bu karanlık işler senin kanında var. | Open Subtitles | هذه الأعمال القذرة هي في دمك , تسري تحت جلدك . |
Savaş açmak, şiddet ve nefret senin kanında var. | Open Subtitles | نشر العنف و الكراهية يجري في دمك |
Bu gittiğin yolun senin kanında olduğunu kanıtlıyor. | Open Subtitles | لأثبت لك أن هذا الطريق هو في دمك |
Tanrı aşkına yönetmek senin kanında var. | Open Subtitles | , لأجل المسيح . الإدارة هي في دمك |
Aferin ahbap. Doğuştan beri deniz senin kanında var. | Open Subtitles | أحسنت يا صاح ولدتَ و البحر في دمك |
Bil ya da bilme bu senin kanında var. | Open Subtitles | سواء كنت تعرفين ذلك أم لا، انه في دمك. |
Bu senin kanında var. Doğal bir yeteneksin. | Open Subtitles | إنه في دمك تصرف على طبيعتك |
Yani, koçluk senin kanında var. | Open Subtitles | أعني أن التدريب يسري في دمك |
Sen bir Malby'sin. Şoförlük senin kanında var tamam mı? | Open Subtitles | أنت من آل (مالبي) القيادة في دمك ، حسناً؟ |
Sen busun, Alexandra. Bu senin kanında var. | Open Subtitles | "إنه مابداخلكِ، (آليكساندرا) إنه في دمكِ" |
senin kanında karanlık var. | Open Subtitles | لديكِ ظلامٌ في دمكِ |
senin kanında var. | Open Subtitles | فهذا يجري في دمكِ. |
Mafya senin kanında var. Asla değişmeyeceksin. | Open Subtitles | المافيا) في دمكِ) لن تتغيرين |
Bu senin kanında var. | Open Subtitles | إنه في دمكِ |
Bu senin kanında var. | Open Subtitles | إنها فى دمكِ |