"sevdiğinde" - Translation from Turkish to Arabic

    • يحبّ
        
    • عندما تحب
        
    • يحبُ
        
    • عندما يحب
        
    • عندما تحبين
        
    • يُغرم
        
    Olay aşk olunca herkes sevdiğinde korumak için yalan ve sırlara başvurur. Open Subtitles فحين يتعلّق الأمر بالمشاعر، يستعين الجميع بالأسرار والكذب لحماية من يحبّ.
    Birini gerçekten sevdiğinde kanıta ihtiyacın olmadığını sanıyordum. Open Subtitles اعتقدتُ أنّ المرء حين يحبّ بصدق لا يحتاج لأيّ إثبات
    FB: Bir kız, kız kardeşini sevdiğinde saat sabah beşte sen daha uyurken o arar. TED عندما تحب أختٌ أختها، الساعة الخامسة صباحاً، أنت نائمة وهي تتصل بك.
    JM: Bir kız, kız kardeşini sevdiğinde bir yayıncı onun hikâyelerini yayınlamak istediğinde çığlıklar atarak sevinir. TED عندما تحب أختٌ أختها، تهتف وتصرخ عندما يوافق وكيل نشر أن يرسل قصصك.
    Yetişkinler birbirini çok ama çok sevdiğinde, sevgilerini birbirine göstermek isterler. Open Subtitles عندما يحبُ البالغون بعضهم كثيراً يريدون إظهار ذلك الحب والتعبير عنه
    Şey iki insan birbirini gerçekten sevdiğinde aynı ailenin parçası olmak ister. Open Subtitles حسنا عندما يحب شخصين بعضهم يريدون أن يصبحوا جزء من نفس العائلة
    Ama esasen, birisini benim seni sevdiğim kadar sevdiğinde onunla evlenmek, yapılacak tek şeydir. Open Subtitles لكن في الأساس عندما تحبين شخصاً كما أحبك الزواج هو آخر خطوة يمكن القيام بها
    Birini gerçekten sevdiğinde, kanıta ihtiyaç duymazsın. Open Subtitles أوَتعلمين... عندما يُغرم المرء فعلاً لا يحتاج إلى دليل
    Birini sevdiğinde bunu içinde tutmamalısın. Söyle gitsin. Open Subtitles عندما يحبّ المرء يجب ألّا يكتم ذلك بل يبوح به
    Çünkü birini sevdiğinde riskler gözünde çok önemsiz görünür. Open Subtitles لأنّ ما يتلقّاه المرء حين يحبّ يفوق المجازفة بكثير
    FB: Bir kız, kız kardeşini sevdiğinde sanatsal, romantik ve manevi başarılarını kutlar. TED عندما تحب أختٌ أختها، تحتفل بانتصاراتك الفنية والعاطفية والروحية.
    FB: Bir kız, kız kardeşini sevdiğinde onun okumasını dinleyip şöyle düşünürsün -- JM: Cennet nasıl Tanrı'ya aitse edebiyatta ona ait. TED عندما تحب أختٌ أختها، تستمعين إلى قرائتها، وتفكرين كما تكون الجنة بالنسبة للآلهة كالشعر بالنسبة للمحبوب.
    Birini sevdiğinde, böyle gitmesine izin mi vermeliyim? Open Subtitles عندما تحب أحداً أستتركه يموت بهذا الشكل؟
    Demem o ki Zoey erkek bir kadını sevdiğinde başka bir şey düşünemez olur. Open Subtitles عندما يحبُ رجلٌ إمرأة{\pos(190,210)} لا يستطيعُ التفكير في شيء آخر.
    # Erkek, bir kadını sevdiğinde Open Subtitles â™ھ عندما يحبُ رجلٌ إمرأةâ™ھ
    # Erkek, bir kadını sevdiğinde Open Subtitles â™ھ عندما يحبُ رجل إمرأة â™ھ
    Yani, demek istediğim iki yetişkin birbirini çok sevdiğinde bazen sevgilerini... Open Subtitles أعني .. عندما يحب اثنان بعضهم بشدة في بعض الأحيان يظهرون ذلك ..
    Bir erkek ve kadın birbirlerini sizin kadar sevdiğinde hasar tamir edilemez boyutta olamaz. Open Subtitles الضرر لا يمكن أن يكون متعذر الإصلاح. عندما يحب الرجل والمرأة مثل حبكما.
    Birini sevdiğinde de yapman gereken bu değil mi zaten? Open Subtitles .. وأليس هذا ما يفترض بكِ فعله عندما تحبين شخصاً ما؟
    Birini sevdiğinde onu olduğu gibi kabullenmelisin. Open Subtitles حسناً، عندما تحبين شخصاً ما يجب عليك تقبلهم كما هم
    Birini gerçekten sevdiğinde kanıta ihtiyacın olmaz. Open Subtitles عندما يُغرم المرء لا يحتاج إلى دليل

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more