"seyahati" - Translation from Turkish to Arabic

    • الرحلة
        
    • السفر
        
    • برحلة
        
    • بعثة
        
    • لرحلة
        
    • للسفر
        
    • الرحله
        
    • رحلة
        
    • سفرة
        
    Böylece tam olarak iki hafta önce kesinlikle hayatımın en olağanüstü seyahati olan, Ağabeylerle 6 hafta geçirdikten sonra geri döndüm. TED منذ حوالي أسبوعين عدت بعد قضاء ستة أسابيع مع الأخوان المسنين الأمر الذي كان بشكل واضح الرحلة الأكثر إثارة في حياتي
    Sonra mutfağınıza giderdiniz, ve bahsetmek istediğiniz dördüncü konu o bir yıllık garip seyahatiniz ve bu seyahati hatırlamanıza yardımcı olacak arkadaşlarınız olurdu. TED وستذهب إلى مطبخك والموضوع الرابع الذي تريد التحدث عنه هو الرحلة الغريبة التي قمت بها لمدة سنة ولديك بعض الأصدقاء لمساعدتك لتذكر هذا
    Neredeyse yarısı gelmemiştir, çünkü seyahati karşılayacak paraları yoktur. TED لا يحضر نصف العدد الكامل بسبب عدم قدرتهن على تحمل تكاليف الرحلة.
    Bu yüzden zaman çizgileri arası seyahati göstermem için zorladı. Open Subtitles و لهذا أجبرني على تعلميه طريقة السفر بين خطوط الأحداث
    Öncelikli amacı uzay seyahati olmayan bir organizasyon için çalışıyorum. Open Subtitles أنا أعمل لدى منظمة هدفها الرئيسي ليس السفر في الفضاء.
    Kendimi bir iş seyahati için yeterince topladım. Open Subtitles حاولت أن أستجمع قواي وأجزم للذهاب برحلة العمل هذه
    Bayan bu bir kanıt toplama seyahati değil. Open Subtitles سيدتى انظرى، هذا ليس نوع من بعثة التقصّي الحقائق.
    Sonunda bu seyahati, tüm dünyaya ve bir buçuk yıla genişlettim ve bu benim ilk kitabımın temelini oluşturdu ve bu da beni bugün buraya getiren şeydi. TED انتهى بي الأمر بتمديد تلك الرحلة لمدة عام ونصف حول العالم، والتي أصبحت الأساس لكتابي الأول، الذي قادني إلى هنا اليوم.
    Bu, hayatımın en önemli seyahati oldu; öyle bir seyahat ki, hâlâ devam ediyorum. TED فلقد كانت الرحلة الأكثر أهمية في حياتي لأكون صادقة، رحلة لا أزال متعلقة بها
    Mesela bütün masrafların ödendiği bir Roma seyahati, ulaşım, kahvaltı dahil, ama sabah içeceğiniz kahveyi kapsamıyor. TED ماذا إن كانت الرحلة لروما، وكل المصاريف مدفوعة، المواصلات ، الإفطار. لكنها لا تشمل القهوة في الصباح.
    Ve bu seyahati boyunca, olağanüstü şeyler gördü. Bitkilerin, hayvanların ve insanların muazzam çeşitliliği. TED وخلال فترة تلك الرحلة. رأى أشياء لافتة للنظر. تنوّع فريد للنباتات والحيوانات، والبشر.
    15 sene önce bi grup mühendise sorulan soru şuydu : "Paris'e yapılan seyahati nasıl daha iyi bir hale getirebiliriz?" TED وقد طرح على مجموعة مهندسين قبل 15 عاما سؤال .. هو كيف يمكن جعل الرحلة إلى باريس أفضل ؟
    Bu seyahati çok iyi planlamışsınız, Bay Crane. Open Subtitles بالتأكيد خططت لهذه الرحلة بشكل جيد سيد كراين
    Hava kararır kararmaz gideceksiniz. Gece seyahati daha güvenli olur, gündüz dinlenirsiniz. Open Subtitles سوف ترحل حينما يأتى الظلام سيكون أسهل السفر ليلآ, وترتاح بالنهار.
    Nayman sana niye seks ve seyahati sever misin diye sordu? Open Subtitles لماذا نايمان سالك إن كنتي تحبين السفر وممارسة الجنس ؟
    Siz, dunya varliklari; isik hiziyla seyahati kesfetmekten cok uzaksiniz. Open Subtitles لان مخلوقاتكم على بعد دهور من أكتشاف سر السفر عبر الضوء
    Tüm masrafları karşılayacağımız bir Meksika seyahati kazanabilirsiniz. Open Subtitles نود أن نقدم لك فرصة للفوز برحلة مدفوعة التكاليف إلى المكسيك
    Bundan böyle yolculuğumuzun adı, Alec McEwen seyahati. Open Subtitles من الآن فصاعداً، إنها بعثة (أليك ماكيوين).
    Senin için bir Avrupa seyahati planlıyorum. Open Subtitles لاحقاً .. اني اخطط لك لرحلة إلى اوروبا ستكون جميلة
    Japonya seyahati hazırlıkların iyi gidiyor mu? Open Subtitles هل تحضيراتك للسفر إلى اليابان تسير على مايرام ؟
    Önce, New York seyahati, şimdi de bu. İnanabiliyor musun? Open Subtitles أولاً، الرحله إلى نيويورك، والأن هذا أيمكنكَ تصديق هذا ؟
    Gelseydi dünya öyle bir boka dönerdi ki altın alacağıma uzay seyahati alırdım. Open Subtitles وإن حصل ذلك فالعالم يتّجه لكارثة قد أشتري رحلة إلى الفضاء وليس الذهب
    Rur orada kötü bir ruh seyahati yaptı banyoda, ve o tuvaleti başka bir boyuta portal düşünüyor. Open Subtitles نوع روحِ إمتِلاك a سفرة shroomer سيئة في هناك، وهي تُفكّرُ المرحاضَ البوابة إلى البُعدِ الآخرِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more