"sistemin bir" - Translation from Turkish to Arabic

    • النظام
        
    İşlemciyi çok uğraştırır. sistemin bir kısmı devre dışı kalır. Open Subtitles سيلتهم دورات كثيرة من برنامج الكمبيوتر سنخسر قسما من النظام
    Babanın işlettiği stüdyoda çalışırdı. Bilirsin işte, sistemin bir parçasıydı. Open Subtitles كان يعمل في الاستوديو الذي يديره أبوك جزء من النظام
    O asker bana şunu öğretti, o da Bassam'ın içinde olduğu aynı nefret dolu sistemin bir parçasıydı. TED هذا الجندي، بسام علمني أنه كان مجرد نتاج من نفس النظام الكريه مثله.
    Birincisi, sistemin bir çeşit dengesizlik içinde olmalı. Yani sistem ölü olamaz, demek isteniyor. TED أولاً يجب على النظام أن يكون غير مستقر. مما يعني أن على النظام ألا يكون ميتاً في واقع الأمر.
    Tedarik zinciri. Her şey ürünün son kullanıcıya ulaştığından, sistemin bir parçası olduğundan ve kullanıldığından emin olmak için. TED وكل شيء يساعد على تأكيد أن هذا المنتج يصل للمستخدم النهائي ويتم استدعائها كجزء من النظام واستخداماته
    Çünkü çeşitliliğin sizinle alakası olmadığını düşünebilirsiniz, fakat hepimiz bu sistemin bir parçasıyız ve bizler çözümün bir parçası olabiliriz. TED لأنك قد تعتقد أن التنوع لا علاقة له بك، ولكننا جميعاً جزء من هذا النظام ويمكننا جميعا أن نكون جزءا من ذلك الحل.
    Artık dünyada bir yerim var. sistemin bir parçasıyım. Çalışan bir kızım. Open Subtitles أنا لدي مكان في العالم الآن أنا جزء من النظام, أنا فتاة عاملة
    Fakat yaşadığı trajedi ile Mark'ın tüm dünyası karardı ve tüm sistemin bir yalan olduğunu inanmaya başladı. Open Subtitles ومن ثم حدثت المأساة وقلبت عالم مارك الى الظلام وكان مستعدا بأن يصدق ان النظام كله كان اكذوبة
    Sen ben ve bu köyde sistemin bir Parçasıyız. Open Subtitles أنا وأنت وهذه القرية كلنا جزء من هذا النظام
    Eğer bu da o sistemin bir bölümüyse, koyunların tam altından yürüyüp geçebiliriz. Open Subtitles لو كانت جزء من نفس النظام يمكننا السير من تحت الخراف
    Bu sistemin bir uzay geçidine sahip olmasının rastlantı olduğunu düşünmüyorum. Open Subtitles لا أعتقد أنه من قبيل المصادفة أن هذا النظام له بوابة فضائية
    Bunun adı hastalık sen de bu tür sorunlarla ilgilenen sistemin bir parçasısın, ben değilim. Open Subtitles يبدو انه امر فظيع ولكنك جزء من النظام اللذي يختص في هذه الحالة وليس انا
    O beş saniye içerisinde bu sistemde, ne yaptıklarını bilen insanlar için sızabilir ve koca ana sistemin bir kopyasını yaratabilir. Open Subtitles في الخمس ثواني في هذا النظام شخص يعرف بعض الاشياء يمكن ان يخترق الحماية المركزية ويأخذ نسخة منها
    Özgür irade, bu karmaşık sistemin, bir seçimle karşılaştığında oluşan süreçtir. Open Subtitles الإرادة الحرة هي ببساطة مانسمي بها تلك العملية التي تحدث عندما يواجه هذا النظام المعقد خياراً
    Benim söylediğim şeylere inanma nedenin yok ama bende sistemin bir parçasıydım ve hayranı olduğum söylenemez. Open Subtitles لا تملك سبباً لتصدّق كلّ ما أقوله، لكنّني كنتُ في النظام ولستُ من محبيه.
    O seni ve bu direnişi, yok etmek isteyen sistemin bir parçası. Open Subtitles إنها جزء من النظام الذى يريد تدميرك و تدمير هذه الحركة
    Ve hepimiz, her birimiz... sistemin bir kölesiyiz. Open Subtitles و كلنا , كل واحد منا .هو سجين لهذا النظام
    Bu gece burada gördükleriniz size bu ağı sadece bir türe kısıtlamamanızı ve diğer akıllı ve bilinçli türlerin de bu sistemin bir parçası olması ...gerektiğini söylüyor. TED وما تشاهدونه الليلة يخبركم بأنه لا يفترض أن نخص هذه الشبكة بنوع واحد، بأنه ينبغي أيضا على الأنواع الأخرى الذكية والمدركة لما حولها أن تكون جزء من النظام.
    Onları, bir şekilde sistemin içine dahil etmen gerekir ama, her sistemin bir yöneticisi vardır. Open Subtitles عليك أن تجبرهم على شراء حصة في النظام ... ولكن كل نظام له منظم
    Onları kurtarana dek, sistemin bir parçası olarak kalacaklar... Open Subtitles وحتى نفعل هؤلاء الأشخاص جزء من النظام...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more