| Ayrıca benim uğraşacak daha büyük sorunlarım var. Bu kadın olayı gibi. | Open Subtitles | بجانب ذلك , لدي مشاكل أكبر لأتعامل معها , مثل كوني إمرأة |
| Bazen yersiz şiddet patlamalarına neden olabilen mahremiyet sorunlarım var. | Open Subtitles | لدي مشاكل ألفة والتي أحياناً ينتج عنها تصرفات عنيقة مفاجئة.. |
| Sammy, normalde bu tür bir durumda sana yardım ederdim ama benim de çok büyük sorunlarım var dostum. | Open Subtitles | سامي, وعادة ما كنت أستطيع مساعدتك في هذا النوع من الحالات, ولكن حصلت على أكبر مشاكل الرجل لي, الخاصة. |
| Tabi ki endişeleniyorum. Şu an uğraşmam gereken kendi sorunlarım var. | Open Subtitles | بالطبع انا حزين عليها ولكن الان لدي مشاكلي الخاصة لأهتم بها |
| - Bak, benim zaten kendi sorunlarım var. - Düşündüğünden daha kötü. | Open Subtitles | ـ أنظر, لدي مشاكلي الخاصة ـ أنها أسوأ مما تتصور |
| Sen kararını vermiş olabilirsin ama benim sorunlarım var. | Open Subtitles | ربما قد اتخذتَ قرارك، لكنني لازلت أعاني من بعض المشاكل |
| Açık şekilde gıcık bir insanım ve tüm cinslerle sorunlarım var. | Open Subtitles | يبدو علي بكل وضوح إنني شخصٌ مزعجٌ وعندي مشاكل مع الجنسين |
| Katliamdan iki yıl sonra, meme kanseri oldum ve bundan iki yıl sonra, akıl sağlığı sorunlarım başladı. | TED | بعد عامين من إطلاق النار، أصِبتُ بسرطان الصدر، و بعد عامين بعد ذلك، بدأت أعاني من مشاكل في الصحة العقلية. |
| Bazı sağlık sorunlarım nedeniyle ben de ilaç aldım, hastane hastane gezdim, hem de pek çok defalar. | TED | مع مشاكل الصحة الخاصة بي, أخذت أدوية علاجية و ذهبت إلى هذه المستشفى وإلى تلك مرات و مرات. |
| Bazı iş sorunlarım olduğunu biliyorsun. Yalnız kalmaya ihtiyacım var. | Open Subtitles | تعلمين أن لدىّ مشاكل فى العمل أحتاج للعُزلة, أحتاج لأن أكون وحدى |
| Yasal sorunlarım var. Avukatlarım medyayla konuşmamı istemiyor. | Open Subtitles | لدى مشاكل قانونية و محاميتى على عكسى تتحدث إلى الإعلام |
| Bir de ben sorunlarım var sanıyordum. | Open Subtitles | التي حاجة أوديب يا رجل ، ظننت أن لدي مشاكل |
| Ama benim de, kendime göre bazı sorunlarım var. | Open Subtitles | لديّ مشاكلي الخاصّة. في البيت مثلاً، مع أبريل. |
| Artık kendi sorunlarım ile kendim başetmeyi öğrenmem gerekmiyor mu? | Open Subtitles | ألا تظن انه حان الوقت للتعامل مع مشاكلي الخاصة؟ |
| Hayır, yo, yo. Beni buna sürükleme, benim kendi sorunlarım var. | Open Subtitles | لا ,لا ,لا تقحمني في هذا لدي مشاكلي الخاصة |
| Aslında umurumda değil. Benim de kendi sorunlarım var. | Open Subtitles | أتعرف ماذا, لا أكترث، لديّ مشاكلي الخاصة |
| Ne söyleyeceğinizi biliyorum. Lyi bir sürücü değilim. Bazı sorunlarım var... | Open Subtitles | أعرف ماذا ستقول أنا لست سائقاً عظيما أنا عندي بعض المشاكل مع |
| sorunlarım vardı ve bir süre tımarhaneye kapatıldım. | Open Subtitles | كان لدى بعض المشاكل والولاية قامت بوضع فى مصحة لبعض الوقت |
| Gerçek sorunlarım aklımı fazlasıyla meşgul ediyor çünkü. | Open Subtitles | المشاكل الحقيقية مغلق عليها فى فراغ رأسى |
| Kendimi bu kadar düşünmeyi bırakacağım. Senin sorunların benim de sorunlarım olacak. | Open Subtitles | سأتوقف عن التفكير فى نفسى كثيراً مشاكلك تكون مشاكلى |
| Babam gittiğinden beri öksüz kaldık ama şu an daha da büyük sorunlarım var. | Open Subtitles | نحن عملياً أيتام منذ أن رحل أبي لكن الآن حصلت على مشكلات أكبر. |
| Yarın sabahın köründe kalkmalıyım, Randy. Benimde halletmek zorunda olduğum kendi sorunlarım var. | Open Subtitles | علي الاستيقاظ عند بزوغ الفجر لدي مشكلاتي الخاصة التي علي معالجتها |
| Ben onun seksi olduğunu düşündüm, demek benim de sorunlarım var. | Open Subtitles | إعتقدتُ بأنّه كَانَ جنسيَ، لذا حَصلتُ على مشاكلِي الخاصةِ. |
| Hayır, Eddie'yi pizza ve silah taşımasından tutukladığımda tanıdım. Anladım, adamlarla sorunlarım var. | Open Subtitles | أعلم ما تفكر به، لدي مسائل مع الرجال شكراً على المعلومة |
| Şimdi daha yaşlıyım, sorunlarım daha derin.. | Open Subtitles | والآن أنا أكبر من ذي قبل ومشاكلي أعمق |
| Kendi sorunlarım var. | Open Subtitles | لدى قضاياى الخاصة- حسنا- |
| Gençken sorunlarım olduğunu biliyorum ama artık kimseyle yatmıyorum. | Open Subtitles | انظر ، كانت لدىّ متاعبي عندما كُنت شاباً لكني لم أعُد أحظى بعلاقات جنسية أخرى بعد الآن |
| Öyleyim. Benim de sorunlarım oldu, ama bunlar "bizim" sorunlarımız olmalıydı. | Open Subtitles | انا لدى جانبى من المشكلات التى من المفترض ان تكون مشكلاتنا |
| İstiyorum, ama konuşamayacağım sorunlarım var. | Open Subtitles | أريد , لكني حصلت على قضايا أنا لا أستطيع التحدّث عن |
| Bazı aile sorunlarım var. | Open Subtitles | لدي بعض الأمور العائلية علي فِعلُها. أنا آسفة. |
| Bazı sorunlarım var ama kendi kaçırılmama para yatıracak kadar değil. | Open Subtitles | ربما اعاني من مشكلة , لكن لن امول انا عملية اختطافي |