"taşındığında" - Translation from Turkish to Arabic

    • انتقلت
        
    • انتقل
        
    • تنتقل
        
    • إنتقلت
        
    • إنتقل
        
    • أنتقلت
        
    • انتقلتي
        
    Annem benim evime taşındığında bu makineyi aldım ve saklamak üzere stüdyomda tuttum. TED وعندما انتقلت والدتي إلى منزلي، حفظت هذه الماكينة وخزنتها في الاستوديو للحفاظ عليها.
    Benim hikayem aslında ben daha dört yaşındayken ailem doğduğum yer olan Georgia eyaletinin Savanah şehrinde yeni bir semte taşındığında başladı. TED بدأت قصتي حقيقة .. عندما كنت في الرابعة من عمري عندما انتقلت مع عائلتي الى حي جديد في مدينتي .. سافانها في جورجيا
    Bu da Cotton'ın Seattle'dan buraya taşındığında siyasete atıldığı parti. Open Subtitles إنها حزب سياسي لكوتون بدأت عندما انتقل إلى هنا من سياتل
    Bir süre önce New York'a taşındığında konuştuk sanırım Dora'yla olmak için. Open Subtitles تحدثت اليه قبل فترة عندما انتقل الى نيويورك ليقطن مع دورا كما اعتقد اتصل بي وسألني سؤالاً
    taşındığında, artık hayatının bir parçası olmamı istemediğini düşünüp çok korkmuştum. Open Subtitles انا خائفة انك عندما تنتقل لن تجعلنى فى حياتك
    Annesi yanına taşındığında, 22 yaşına gelmişti bile. Open Subtitles فأمه إنتقلت للعيش معه وهو في الـ22 من عمره
    Apartmanda kira kontrolü var..., yani kendisi taşındığında, ...anahtarını bir sonraki kiracıya sattı. Open Subtitles هذه الشقة مرتبطة بالإيجار لذا عندما إنتقل منها لقد باع مفتاحهُ للمستأجر التالي
    İnşaat şirketim New York'a taşındığında, kiralar çok yüksekti o yüzden biz de sadece bir yıllık leasing yaptık. Open Subtitles عندما أنتقلت شركة الإنشاءات خاصتي إلى نيويورك ، أصبح الإيجار بمنأى عن الأنظار لذا قد أخذنا إيجار لمدة سنة واحدة
    Bize ilk taşındığında üstesinden gelemeyeceğimi düşünmüştüm. Open Subtitles عندما انتقلت معنا لأول مرة، ظننت أننا سنمر بالكثير
    Evet. Hayır, hayır. Sen buraya taşındığında, sen ve ben birinci sınıftaydık. Open Subtitles , كلا , كلا , كلا , عندما انتقلت الى هنا . انا و انت كنا في الصف الاول , هكذا تقابلنا
    Brentwood'a taşındığında, eve girebilmemiz için ön kapının önündeki küpeçiçeğinde bir anahtar duruyordu. Open Subtitles و عندما انتقلت لـ برنتوود كان مفتاح المنزل على شجيرة الــ فيوشا التي كانت تتعلق على الباب الأمامي
    Buraya taşındığında 12 yaşımdaydım! Open Subtitles كنت في الثانية عشرة من عمري عندما انتقلت للعيش هنا.
    Biliyorum ki ailem çiftliğimizden, ormandaki o milis kampına taşındığında ben çok yaramazdım. Open Subtitles أعلم أنني كنت مُتعِباً عندما انتقل أهلي من منزل المزرعة إلى معسكر الميليشيا في الغابة
    Travis oraya taşındığında 15 yaşında olduğunu söylemişti. Open Subtitles حسنا، قال ترافيس أنه كان فى 15 عندما انتقل
    Amerika'ya taşındığında Tibet'e Özgürlük eylemine katılmış birkaç ay önce genç bir eylemci ile tanışmış. Open Subtitles لقد التحق في حركة التبت الحرة عندما انتقل إلى الولايات المتحدة، والتقى بشابة ناشطة
    Buraya taşındığında, benim buzdolabım onun buzdolabı olacak. Open Subtitles عندما تنتقل الى هنا ثلاجتى ستكون هي ثلاجتها
    Görünüşe göre, siz erkekler yanınıza bir kadın taşındığında bir şeylerin değişmesini pek sevmiyorsunuz. Open Subtitles على مايبدوا ان الرجال لا يحبون ان يغيروا اى شىء عندما تنتقل فتاة للعيش معهم
    Özellikle sekiz kere taşındığında. - Neden taşındınız? Open Subtitles خصوصا عندما تنتقل لثماني مرات لماذا إنتقلتي؟
    Norma yanımıza taşındığında, şansıma inanamadım. Open Subtitles ولم أصدق كم كنت محظوظة عندما إنتقلت نورما كذلك
    Lux taşındığında şu aptal maymun özel hayatımızı karıştırmaya başladığında bütün bunlara katlandım. Open Subtitles عندما إنتقلت لاكس عند ذلك ، القرد الأبكم ، بيز ، بدأ يعبث بحياتنا الشخصية والإجتماعية
    Yıllar sonra yeni bir ev sahibi taşındığında onun kalıntılarını çıkarttılar. Open Subtitles بعد عدة سنوات، عندما إنتقل مالك جديد للمنزل قام بنبش بقاياها
    Nicholas Trent buraya ilk taşındığında sokakta ve tepede sürekli çocukların oynadığını söylemişti. Open Subtitles إذن ، نيكولاس ترينت قد أخبرنا بذلك عندما إنتقل لهُنا للمرة الأولى أنه كان هُناك أطفال دوماً يلعبون فى الشارع وعلى التل
    Bizim eve taşındığında bütün dünyamın senin etrafında dönmediğini... hiç fark etmedin sanırım. Open Subtitles لا أعتقد بأن خطر على بالك ...بأنه عندما أنتقلت الى منزلنا بأني لم أكن مهمتة بك...
    Bak Jess, sen bu eve taşındığında biz de bazı şeyleri kabullenmiştik. Open Subtitles هذا الرجل مجنون. عندما انتقلتي هنا جيس انظري كلنا تأقلمنا معكِ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more