"tanıştığımı" - Translation from Turkish to Arabic

    • قابلت
        
    • التقيت
        
    • إلتقيتُ
        
    • قابلتُ
        
    • لقائي
        
    Bu tanıma uygun biriyle tanıştığımı hatırlamıyorum. düşüneyim belki hatırlarım. Open Subtitles لا أتذكر إنى قابلت أحدهم يطابق تلك الأوصاف كنت سأتذكر
    Hiç bu kadar çok ham potansiyeli olan bir ajanla tanıştığımı sanmıyorum. Open Subtitles لا أعتقد أننى قد قابلت عميلاً أبداً ذو مزيداً من المكمون القوي
    Ya sana öyle biriyle tanıştığımı... ama nişanlı olduğunu söylesem? Open Subtitles ماذا لو قلت لك إنني قابلت فتاة كتلك، لكنها مخطوبة؟
    Devam et. Onlara ilk eşimle nasıl tanıştığımı anlatabilirim. Open Subtitles يسعني ان اقول لها كيف التقيت زوجة الأولى
    Belki senin gibi değillerdir. Senin gibi biriyle tanıştığımı sanmıyorum. Open Subtitles ربما ليسوا مثلك, لا أعرف إذا كنت قد التقيت بأحد مثلك
    Birkaç şeyden bahsetmiş olabilirim belki. Nazik, komik ve iyi görünümlü bir adamla tanıştığımı falan. Open Subtitles ،لربّما ذكرتُ أمراً أو أمرين، أنّي إلتقيتُ .رجلاً لطيفاً ومُضحكاً، جميل المنظر
    Karımla nasıl tanıştığımı açıklamak için babamı tarif etmem gerekir. Open Subtitles لكي أُوضّحَ كَيفْ قابلتُ زوجتَي أنا يَجِبُ أَنْ أَصِفَ أبي.
    Bu koşullarda sağlık sektöründe çalışan ahlak dışı kişilerle tanıştığımı kabul ediyorum. TED وأنا أعترف أنني قد قابلت أشخاصاً بغضاء يعملون في القطاعات الصحية في هذه الأحوال.
    Evleneceğim kızla tanıştığımı söyledim. Onun kim olduğunu bilmiyorum. Open Subtitles لقد قلت أنني قابلت الفتاة التي سأتزوجها لم أعرف من هي
    Oh, Onu tanıyan birisiyle tanıştığımı söyleyip numarayı ondan aldığım yalanını uydururum. Open Subtitles أوه , سأخبرها أني قابلت رجلا يعرفها وقد أعطاني رقمها
    Ama yarın da bugün biriyle tanıştığımı hatırlamayacağım. Open Subtitles و لكني غداً لن أتذكر أنني قابلت أي أحد اليوم
    Aileme kiminle tanıştığımı anlatmak için can atıyorum. Open Subtitles لا أطيق الأنتظار لإخبار عائلتى عن من قابلت
    Aileme kimle tanıştığımı söylemek için bekleyemedim. Open Subtitles لا أطيق الأنتظار لإخبار عائلتى عن من قابلت
    Başka biriyle tanıştığımı ve düşüneceğimi söyledim. Open Subtitles قلت أنّي قابلت شخص آخر ويجب أن أفكر بالأمر
    Ve şimdi eve gidip ona Seattle'ın en iyi heceleyen kişisiyle tanıştığımı söyleyeceğim. Open Subtitles وسأذهب للمنزل الآن لأخبره أنني قابلت أفضل متهجأ في سياتل
    Onun kim olduğunu, nerede tanıştığımı neden otel odamda ölü olduğunu bilmiyorum. Open Subtitles لا من هي ولا اين التقيت بها ولا لماذا هي ميتة في غرفتي
    Ama gerçek aşkla tanıştığımı nasıl bilebilirim? Open Subtitles ولكن كيف سأعرف بأني قد التقيت بالرجل المناسب؟
    Sizinle tanıştığımı duyunca kıskançlık krizine girecek. Open Subtitles هو سيكون غيورا للغاية حينما يعلم أني التقيت بك
    Ve o zaman benimkine benzer bir ruhla tanıştığımı biliyordum. Open Subtitles وعلمت وقتها أننى كنت قد التقيت بروح المشابهة
    Daha önce bu isimde biriyle tanıştığımı hatırlamıyorum. Open Subtitles أنا لا أذكر أبداً إنني إلتقيتُ أحداً بهذا الإسم..
    Gelmiş geçmiş en tehlikeli karanlık büyücü ile tanıştığımı mı? Open Subtitles أنـّني قابلتُ للتوّ أخطر ساحر ظلام على مر العصور ؟
    - Zorbist'le tanıştığımı hatırlamıyorum. Open Subtitles حسنًا، لا أتذكر لقائي ب (زوبرست).

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more