Hayır, sanmıyorum. tanıdık geliyor. | Open Subtitles | إنها تبدو مألوفة أليس كذلك, ألا تشعر بذلك. |
Hayır, sanmıyorum. tanıdık geliyor. | Open Subtitles | إنها تبدو مألوفة أليس كذلك, ألا تشعر بذلك. |
Bunlar bana tanıdık geliyor, o kadar. Déjà vu gibi bir şey. | Open Subtitles | هذا يبدو مألوفاً لي، وكل ذلك إنه كنوع من ظاهرة الرؤية المُسبقة |
Biliyor musun Damien, bu adam çok tanıdık geliyor. | Open Subtitles | أتعلم داميان، هذا الشخص يبدو مألوفا جدا. |
Ve bu bakış açısını değiştirmekle alakalı bahsettiğim şey, size tanıdık geliyor olmalı, çünkü bunu her gün yapıyoruz. | TED | وهذا الشيء حول تغيير منظوركم يجب أن يبدو مألوفًا لديكم، لأننا نقوم بذلك كل يوم. |
Tanrım! Şoför tanıdık geliyor. Bizden biri mi? | Open Subtitles | إلهي، هذا السائق يبدو مألوف لي هل هو واحد منا ؟ |
Yüzünüz tanıdık geliyor. Daha önce taksime bindiniz mi hiç? | Open Subtitles | تبدو مألوفة لي هل ركبتى معى في سيارتى الأجرة؟ |
Bu sana tanıdık geliyor mu? | Open Subtitles | ألا تبدو مألوفة لك؟ نعم ، انه الجهاز من معمل أتلانتس |
Bu kadını daha önce gördüm. Neden bu kadar tanıdık geliyor? | Open Subtitles | لقد رأيت هذه المرأة من قبل، لمَ تبدو مألوفة هكذا؟ |
Bu kadın bana tanıdık geliyor, Den. Ürkütücü derecede tanıdık. | Open Subtitles | تبدو مألوفة لي هذه المرأة , مألوفة جداً , اليس كذلك ؟ |
Peki bu belirsizlik tanıdık geliyor mu? | TED | ومجددا، أليس ذلك الشك يبدو مألوفاً الآن؟ |
- Evet, tabii ki. İsim tanıdık geliyor. Oldukça tanınan biri. | Open Subtitles | أوه , نعم بالطبع , الاسم يبدو مألوفاً انها امرأة مشهورة نوعاً ما |
Kimi zaman tanıdık geliyor, ama tam olarak tanıyamıyorum. | Open Subtitles | يبدو مألوفاً فى بعض الوقت لكنى لا أتعرف عليه حقاً |
- tanıdık geliyor. - Adrian Conrad adındaki bir adam tarafından idare ediliyor. | Open Subtitles | هذا يبدو مألوفا إنها يديرها رجل يدعى إدريان كونراد |
Sana tanıdık geliyor mu? | Open Subtitles | نحن نبحث عن هذا الرجل هل يبدو مألوفا لك على الإطلاق؟ |
-Ama tanıdık geliyor. | Open Subtitles | -لستُ مُتيقنًا . لكنه يبدو مألوفًا لديك. |
Bir dakika. Şu adam tanıdık geliyor. | Open Subtitles | مهلا قليلا، هذا الشخص يبدو مألوفًا |
Yani, biraz tanıdık geliyor ama Çeşmeler var, büyük meydanlar var ve her biri farklı dünyalara açılan çeşmeler. | Open Subtitles | هذا يبدو مألوف ، لكن يوجد به ينابيع و ألغاز و الينابيع كلها تنقل إلى عوالم مختلفة |
Hepsi tanıdık geliyor. Ama... Bir sürü piyasaya girip çıktım. | Open Subtitles | ,كل شيء يبدوا مألوفاً لكن , ذهبت للعديد من الأسواق |
Ben... Çoğu kez kafa yormak zorunda kalıyorum. Bu mefhum tanıdık geliyor mu? | Open Subtitles | علي التفكير في بعض الأحيان هل أنت على دراية بهذا المفهوم؟ |
Geldik mi? Burayı biliyorum. Çok tanıdık geliyor. | Open Subtitles | يبدو بأننا قد وصلنا أعرف ذلك لأنه يبدوا مألوفا جدا |
Bronwen'in babası niçin çok tanıdık geliyor? | Open Subtitles | لماذا يبدو ابو براون مألوفا لي ؟ |
İşte bu yüzden ruhlarımız birbirine tanıdık geliyor. | Open Subtitles | ولهذا أرواحنا تتعرّف على بعضها البعض نوعاً ما |
Şu sana tanıdık geliyor mu? | Open Subtitles | هل يبدوا مألوف لك ؟ |
tanıdık geliyor. | Open Subtitles | هذا يبدوا مالوفاً |
Bu size tanıdık geliyor mu acaba? | Open Subtitles | أيبدو هذا مألوفاً لكِ على الإطلاق؟ كلاّ، أنا آسفة. |
Evet, bu isim bana çok tanıdık geliyor. | Open Subtitles | نعم، تَعْرفُ، يَبْدو مألوفَ لي أيضاً. |
Adın tanıdık geliyor. | Open Subtitles | أسمك يذكرني بشيء. |