"tartışmaları" - Translation from Turkish to Arabic

    • النقاش
        
    • الجدالات
        
    • الجدل
        
    • المناقشات
        
    • النقاشات
        
    • مجادلات
        
    • المناقشة
        
    • يتناقشان
        
    Genellikle de siyah insanlar. Bu politik tartışmaları geçelim. Open Subtitles لننسى النقاش السياسي ، من أين حصلت على مادة الـسمتكس
    Sorun, onun bu tartışmaları ciddiye alması ve benim 704 sayfanın 8.'sinde olmam. Open Subtitles المشكلة هي . انها تاخد النقاش بجدية وانا في الصفحة الثامنة من 704 صفحات
    Çocukların tartışmaları çözümleme yollarından başında "önce demek" gelir. Open Subtitles واحدة من أهم الطرق التي يحل بها الأطفال الجدالات هي بطلبها.
    Diyor ki; "Filozoflar rasyonel tartışmaları çok sever." TED و قال أنت تعرف أن الفلاسفة يحبون الجدل المنطقي
    Ardından da yaşıyor musun, öldün mü tartışmaları. Open Subtitles و حتى لو وصلت , سيكون هناك الكثير من الجدال و المناقشات الطويلة على طريقة قتلك
    Ve sanıyoruz ki bu durum yaşlıların hararetli duygusal çatışmaları ve tartışmaları gençlere göre neden daha rahat çözebildiklerini açıklıyor. TED فظننا أن هذا قد يساعد في تفسير سبب قدرة كبار السن بالمقارنة مع الشباب على حل الخلافات و النقاشات المشحونة عاطفيا.
    Belki de bu, faydasız tartışmaları önlemenin yoludur. Open Subtitles ربما هذه الطريقة لتفادي مجادلات غير مفيدة.
    Bu tür tartışmaları her zaman kazanırım. Open Subtitles ذلك عندما أريد أن أن أكسب تلك المناقشة
    Paylaşım, Foil'in başarılı olup olmayacağını gösterecek tartışmaları başlatmıştır. Open Subtitles ومنصبه أثارت النقاش العام حول ما إذا كان احباط ستنجح أو تفشل.
    daha önceki aylarda... o birlikleri Irak gönderdi tartışmaları vardı... özel tutuldu... Open Subtitles في الأشهر التي سبقت غزو العراق... النقاش حول عدد القوات العراق سيرسل... كان مدعوما من القطاع الخاص...
    Ama itiraf edeyim son günlerdeki tartışmaları gereksiz ve son derece hırçın buluyorum. Open Subtitles ولا أجد فائدة من استمرار النقاش الاخير
    Entelektüel tartışmaları sever. Open Subtitles و تُحب النقاش الفكري
    Çocukların tartışmaları çözümleme yollarından başında "önce demek" gelir. Open Subtitles واحدة من أهم الطرق التي يحل بها الأطفال الجدالات هي بطلبها.
    Günlük yaşamımda yardımcı olması için ikinci derece denklemler çözmüyorum, ama tartışmaları anlamak ve diğer insanlara anlayış göstermek için matematiksel düşünceyi kullanıyorum. TED لا أقوم بحل المعادلات التربيعية لتساعدني في حياتي اليومية، لكنِّي أستخدم التفكير الرياضي ليساعدني على فهم الجدالات وعلى التعاطف مع الأشخاص الآخرين
    Tabii ki, öte yandan bu tip kazalar çok önemli bilim ve mühendislik çalışmalarının önemiyle ilgili tartışmaları ateşliyor. ama bunların üstesinden gelmek kolay TED الآن بالطبع، بطريقة ما تعيد هذه الحوادث إشعال الجدل حول قيمة العلم والهندسة على الحافة.
    Aslında, polen zerrelerinin suda salınmasının atomun gerçekliği hakkındaki öfkeli tartışmaları sonsuza kadar sonuçlandırabileceğini farketti. Open Subtitles لقد أدرك في الحقيقة أن اهتزاز حبوب اللقاح في الماء يمكن أن يحسم إلى الأبد الجدل العنيف حول حقيقة وجود الذرات
    Carter, bu tarz tartışmaları yüzlerce defa yaptım. Hepsi de aynı duvara tosladı. Open Subtitles كارتر, لقد قمنا بمئات من هذه المناقشات و كل واحدة منها تصطدم بنفس الحائط
    Fairview doğum merkezinde, değişen vücudun büyüsü hakkındaki tartışmaları duymayı... umduğunuz belli sohbetler vardır. Open Subtitles في مركز فيرفيو للولادة هناك محادثات متوقع ان تسمعها المناقشات عن سحر تغير الجسد
    Burada konuştuğumuz radikal tartışmaları dinlemelerini bekleyemeyiz elbette. Open Subtitles نحن بالكاد نتوقعهم يستمعون إلى النقاشات المهمة على المائدة.
    - Burdaki tartışmaları kazanmak istiyorsan, en azından bir doktoraya sahip olmalısın. Open Subtitles ان كنت تتوقع ان تربح أي من النقاشات هنا فإنك ستكون بحاجة على الأقل لشهادة في الدكتوراة
    Bu belki de faydasız tartışmaları önlemenin yoludur. Open Subtitles ربما هذه الطريقة لتفادي مجادلات غير مفيدة.
    Genel anlamda tüm tartışmaları. Aslında tüm ilişkiyi. Open Subtitles المناقشة عموماً أو كل شيء حقيقة
    Ve her zaman tartışırlarmış ve tabiki zeki ve yakışıklı prens, bu tartışmaları kazanırmış çünkü gulyaban,i aptalın biriymiş. Open Subtitles وكانوا يتناقشان طوال الوقت، بالطبع، الأمير الوسيم الذكي كان يفوز بهذه النقاشات لأن الغول كان غبياً.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more